İçinde ak olan 4 harfli 79 kelime var. İçerisinde AK bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında ak olan kelimeler listesine ya da Sonu ak ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi

Harf Sayısına Göre Kelimeler


Kelime bulma makinesi

Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.



Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)

ŞAKA

  1. [isim] Güldürmek, eğlendirmek amacıyla karşısındakini kırmadan yapılan hareket veya söylenen söz, latife
    • "İmamın şakasına ben de şaka ile mukabele ettim." (Reşat Nuri Güntekin)
    • "Rica ederim gülmeyiniz, iş pek naziktir, şaka götürmez." (Hüseyin Rahmi Gürpınar)
    • "Bizim oralılar şakacıdırlar, şaka kaldırırlar." (Memduh Şevket Esendal)
    • "İlk defa görüştüğümüz hâlde benimle şaka yaptı." (Ömer Seyfettin)

FRAK

Kelime Kökeni : Fransızca

  1. [isim] Resmî törenlerde giyilen uzun etekli, eteğinin arkası beline kadar yırtmaçlı, siyah erkek ceketi ve takımı
    • "Babam Cumhuriyet Bayramı törenlerine frak ve silindir giyerek katılırdı." (Çetin Altan)

CAKA

  1. [isim] Gösteriş, çalım, kabadayılık, fiyaka
    • "Onların dördünde de bir kral havası, bir padişah cakası vardır." (Haldun Taner)
    • "Askerliğin palavra ile olmadığını anladı ama hâlâ caka satıyor." (Halide Edip Adıvar)
    • "Baktım ki caka yapıyor, vesikayı el âleme göstere göstere eviriyor, çeviriyor." (Peyami Safa)
    • "Dünyaları yakarım diyen, o cakasından geçilmeyen genç adamdan geriye bir enkaz kalmıştı." (Ahmet Ümit)

AFAK

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Ufuklar
    • "Garbın afakını sarmışsa çelik zırhlı duvar, / Benim iman dolu göğsüm gibi serhaddim var." (Mehmet Akif Ersoy)

BAKS

Kelime Kökeni : İngilizce

  1. [isim] Gemiye hayvan yüklerken kullanılan sandık

AKSA
...
ŞAKİ

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Haydut, eşkıya

BAKİ

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [sıfat] Sürekli
    • "Dünyada zaten ne bakiydi?" (Ömer Seyfettin)
    • "Baki kalan bu kubbede bir hoş seda imiş." (Baki)
  2. Bir şeyden artan (miktar)
  3. Öteki
    • "Kale kapısından yalnız birini açık bırakarak bakilerini örmeye başlamışlardı." (Orhan Seyfi Orhon)

AKIM

  1. [isim] Akma işi
  2. Hava, su vb. akışkan maddelerin veya elektrik yüklerinin belli bir yönde akışı, yer değiştirmesi, cereyan
    • "Hava akımı."
    • "Gecenin hummalı sessizliği kulaklarında yüksek voltajlı bir elektrik akımı gibi vınlıyordu." (Atilla İlhan)
  3. Sanatta, siyasette, düşünce hayatında ortaya çıkan yeni bir görüş, yöntem, hareket, cereyan tarz
    • "Gerçekçilik akımı."
  4. Debi

AKMA

  1. [isim] Akmak işi
  2. Reçine, çam sakızı, akındırık

VAKS

Kelime Kökeni : Almanca

  1. [isim] Bal mumunun sanayide mat yüzeyleri parlak ve kaygan duruma getiren türü

AKSE

Kelime Kökeni : Fransızca

  1. [isim] Hastalık nöbeti, kriz
    • "Hafif bir kalp aksesi geçirdi."

FAKS

Kelime Kökeni : Fransızca

  1. [isim] Belgegeçer

UÇAK

  1. [isim] Kanatlarının altına havanın yaptığı basınç yardımıyla yükselip ilerleyebilen motorlu hava taşıtı, tayyare

ÇAKI

  1. [isim] Açılıp kapanan bir veya birkaç ağızlı küçük cep bıçağı
    • "İki çocuk tahta saplı bir çakı ile kollarını çizdiler." (Ömer Seyfettin)
    • "Övünmek saymazsanız, çakı gibi topçu subayı oluyordum." (Refik Erduran)
  2. Denizçakısı

SAKE

Kelime Kökeni : İngilizce

  1. [isim] Pirinçten yapılan bir tür Japon rakısı

UŞAK

  1. [isim] Çocuk
    • "Doksan yaşına kadar yaşamış, yokluk yüzü görmemiş, oğul uşak toplansa koca bir mahalle olacak kadar bereketlenmiş." (Memduh Şevket Esendal)
  2. Herhangi bir bölgenin halkından olan erkek
    • "Kim bilir, bu Anadolu uşaklarının her birinde ne cevherler vardır." (Cahit Sıtkı Tarancı)
  3. Erkek hizmetçi
    • "... kapının eşiğinde fraklı, beyaz eldivenli bir uşak duruyordu." (Yakup Kadri Karaosmanoğlu)
  4. Tayfa
    • "Bir haykırma duyuldu. Uşakları koşturdum. Simit attırdım denize ama deniz geri vermedi." (Zeyyat Selimoğlu)

LAKA

Kelime Kökeni : İtalyanca

  1. [isim] Lak

FAKR

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Yoksulluk, fukaralık

MAKİ

Kelime Kökeni : Fransızca

  1. [isim] Akdeniz dolaylarında yaygın, yaygın bodur ağaç ve çalılardan oluşan bitki örtüsü

Kelime Anlamları Kaynağı : Türk Dil Kurumu Güncel Türkçe Sözlüğü