İçinde adam olan 21 kelime var. İçerisinde ADAM bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında adam olan kelimeler listesine ya da Sonu adam ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi
Harf Sayısına Göre Kelimeler
MAKADAMLAMAK
ASILMIŞADAM, MAKADAMLAMA
ADAMAKILLI, ADAMCASINA, ADAMCILLIK, ADAMSIZLIK
ADAMCAĞIZ
ADAMKÖKÜ
ADAMCIK, ADAMCIL, ADAMLIK, ADAMOTU, ADAMSIZ, MAKADAM
ADAMAK, ADAMCA
ADAMA, ADAMI, MADAM
ADAM
A A D M Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler
4 Harfli Kelimeler
ADAM, DAMA
3 Harfli Kelimeler
ADA, AMA, DAM
2 Harfli Kelimeler
AD, AM, MA
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- MAKADAMLAMAK
-
-
[-i]
Makadamla kaplamak
-
[-i]
Makadamla kaplamak
- MAKADAMLAMA
-
-
[isim]
Makadamlamak işi
-
[isim]
Makadamlamak işi
- ASILMIŞADAM
-
-
[isim]
Salepgillerden, çiçekleri asılmış bir insana benzeyen ve köklerinden salep çıkarılan bir bitki
-
[isim]
Salepgillerden, çiçekleri asılmış bir insana benzeyen ve köklerinden salep çıkarılan bir bitki
- ADAMCASINA
-
-
[zarf]
Adamca
-
[zarf]
Adamca
- ADAMSIZLIK
-
-
[isim]
Adamsız olma durumu
-
[isim]
Adamsız olma durumu
- ADAMCILLIK
-
-
[isim]
Adamcıl olma durumu
-
[isim]
Adamcıl olma durumu
- ADAMAKILLI
-
-
[zarf]
Gereğinden çok, iyice
- "Dün akşam benden yediği zılgıttan adamakıllı afallamış görünüyordu." (Reşat Nuri Güntekin)
-
[zarf]
Gereğinden çok, iyice
- ADAMCAĞIZ
-
-
[isim]
Kendisine karşı sevgi veya acıma duyulan erkek
- "Öyle laf ettim ki adamcağız gezdirmeye mecbur kaldı." (Sait Faik Abasıyanık)
-
[isim]
Kendisine karşı sevgi veya acıma duyulan erkek
- ADAMKÖKÜ
-
-
[isim]
Adamotu
-
[isim]
Adamotu
- ADAMCIK
-
-
Kendisine acınılan kimse
- "Bir tarafa dayanıp durdum. Adamcık benimle hiç meşgul olmuyor göründü." (Memduh Şevket Esendal)
-
Yerilen, küçümsenen kimse
-
Kendisine acınılan kimse
- ADAMCIL
-
-
[sıfat]
İnsandan ürkmeyen, insana alışmış olan, insana sokulan, sıcakkanlı, munis
- "Hem de ne adamcıldır, ne candır, bilseniz." (Yakup Kadri Karaosmanoğlu)
-
[sıfat]
İnsandan ürkmeyen, insana alışmış olan, insana sokulan, sıcakkanlı, munis
- ADAMOTU
-
-
[isim]
Patlıcangillerden, geniş yapraklı, kötü kokulu bir bitki, kankurutan, adamkökü (Mandragora autumnalis)
-
[isim]
Patlıcangillerden, geniş yapraklı, kötü kokulu bir bitki, kankurutan, adamkökü (Mandragora autumnalis)
- ADAMLIK
-
-
[isim]
İnsanlık
- "Sen de biraz adamlığın yolunu tutmalısın." (Reşat Nuri Güntekin)
-
Yabanlık
-
[isim]
İnsanlık
- MAKADAM
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Yolların kaplanması için genellikle 4-7 cm arasında parçalara bölünmüş taş
-
Kırılmış taş döşenip silindir geçirilerek yapılan yol
-
[isim]
Yolların kaplanması için genellikle 4-7 cm arasında parçalara bölünmüş taş
- ADAMSIZ
-
-
[sıfat]
Yardımcısız, hizmetçisiz
- "Bu koca ev adamsız çevrilemez."
-
Güvenecek kimsesi olmayan, dayanağı bulunmayan, arkasız
-
Erkeksiz, kocasız
-
[sıfat]
Yardımcısız, hizmetçisiz
- ADAMAK
-
-
[-i]
Bir dileğin gerçekleşmesi amacıyla kutsal bir güce yönelik istekte bulunmak, nezretmek
-
Kutsal saydığı bir şey uğruna kendini feda etmek, ant niteliğinde söz vermek
-
Zaman ayırmak, tahsis etmek
- "Olumlu, verimli bir işe adayacağı zamanını, abur cubur işlere harcamak ağırlarına gider." (Haldun Taner)
-
[-i]
Bir dileğin gerçekleşmesi amacıyla kutsal bir güce yönelik istekte bulunmak, nezretmek
- ADAMCA
-
-
[zarf]
İnsana yaraşır biçimde, adamcasına
-
İnsan sayısı olarak
-
[zarf]
İnsana yaraşır biçimde, adamcasına
- MADAM
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Fransa'da evli kadınlara verilen san
-
Türkiye'de Müslüman olmayan evli kadın
-
[isim]
Fransa'da evli kadınlara verilen san
- ADAMA
-
-
[isim]
Adamak işi
-
[isim]
Adamak işi
- ADAMI
-
-
bir işi ustalıkla yapan
- "Adam hesabına koyup bir hatır sormaz, bir çift lakırtı etmezler." (Memduh Şevket Esendal)
- "Anasını durmadan nefes aldırmadan azarlıyor, babasını adam yerine koymuyor, ağzını açarken susturuyordu." (Refik Halit Karay)
- "İşimiz adamına düştü de kolayca yapıldı."
-
bir işi ustalıkla yapan