İçinde a olan 4 harfli 1089 kelime var. İçerisinde A harfi bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında a harfi olan kelimeler listesine ya da Sonu a harfi ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi

Harf Sayısına Göre Kelimeler


Kelime bulma makinesi

Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.



Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)

AMAN

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [ünlem] (ama:n) Yardım istenildiğini anlatan bir söz
    • "Aman Allahım!"
    • "Galiba bu sene soğuk aman dedirtecek." (Refik Halit Karay)
    • "Evi satacakmışsın, aman derim!"
    • "Teslim olan halka aman vererek hepsini evlerine yolladı." (Falih Rıfkı Atay)
  2. Bir suçun bağışlanmasının istendiğini anlatan bir söz
    • "Aman, bir daha yapmam!"
  3. Usanç ve öfke anlatan bir söz
    • "Aman bırak beni! Aman, bu laflardan da bıktık!"
  4. Rica anlatan bir söz
    • "Aman, acele etmeli, vakit geçiyor." (Sait Faik Abasıyanık)
  5. Dikkat çekmek için kullanılan bir söz
    • "Aman, çocuğa iyi bakın!"
  6. Çok beğenmeyi anlatan bir söz: Aman ne güzel şey! Bu anlamda kullanıldığında buna da edatı da getirilebilir
    • "Aman da ne güzel şey!"
  7. Şaşma anlatan bir söz
    • "Aman efendim, bana öyle şeyler söyledi ki donakaldım."

EBAT

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Boyut

FAKR

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Yoksulluk, fukaralık

HORA

Kelime Kökeni : Rumca

  1. [isim] Birçok kişi tarafından el ele tutuşarak oyun müziği eşliğinde oynanan bir halk oyunu
    • "Derhâl ayağa kalkıp, bir caz havası tutturup hora tepmeye başladı." (Halide Edip Adıvar)

NEMA

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Büyüme, gelişme, çoğalma
  2. Faiz, ürem

OĞAN
...
SABO

Kelime Kökeni : Fransızca

  1. [isim] Genellikle birçok Avrupa ülkesinde giyilen tahta ayakkabı
  2. Üzerinde deri vb. bant bulunan bir tür sandalet

ANIZ

  1. [isim] Ekin biçildikten sonra tarlada kalan köklü sap
  2. Ekin biçildikten sonra sürülmemiş tarla
    • "Uçsuz bucaksız uzayan kır / Kimi yerde nadas, kimi anız." (Ahmet Kutsi Tecer)

ANNE

  1. [isim] Çocuğunu dünyaya getiren kadın, ana, valide
    • "Evlendikten iki yıl sonra anne oldu."
  2. Yavrusu olan dişi hayvan

DAYI

  1. [isim] Annenin erkek kardeşi
  2. Cesur, yiğit
  3. [ünlem] Yaşlı erkeklere söylenen bir seslenme sözü
    • "O kadarcık okumaktan kanun anlaşılsa avukata ekmek mi kalırdı, dayı!" (Sait Faik Abasıyanık)
  4. Kayırıcı
    • "Bunların çok bariz olan bir tarafı da siyasi dayıları sık sık değiştirmeleridir." (Peyami Safa)
  5. Kabadayı
  6. Osmanlı İmparatorluğu döneminde Tunus, Cezayir ve Trablusgarp'ta seçimle başa getirilen yönetici

HAİL

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Engel

İMAR

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Bayındırlık
    • "Bu şehri imar etmek yalnız sokak açmak, alan yapmak değildir." (Memduh Şevket Esendal)
    • "Boğaziçi sırtları imara açıldı." (Aydın Boysan)

TOKA

  1. [isim] Kemer, kayış, ayakkabı vb.nin iki ucunu birbirine bağlamaya, bunları istenilen genişlikte tutmaya yarayan, türlü biçimlerde tutturmalık
  2. Kadınların saçlarını tutturmaya yarayan, bazen de süs olarak kullanılan araç
    • "Bir de sahte taşlı bir toka takmış saçlarına." (Çetin Altan)

ADAM

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] İnsan
    • "Adam hesabına koyup bir hatır sormaz, bir çift lakırtı etmezler." (Memduh Şevket Esendal)
    • "Anasını durmadan nefes aldırmadan azarlıyor, babasını adam yerine koymuyor, ağzını açarken susturuyordu." (Refik Halit Karay)
    • "İşimiz adamına düştü de kolayca yapıldı."
  2. Erkek kişi, kadın karşıtı
    • "İyi bir adam isterse, babası da verirse, varacak." (Memduh Şevket Esendal)
    • "Şimdiki belediye başkanı sayesinde şehir adama benzedi."
  3. Birinin yanında ve işinde bulunan kimse
    • "Kendisi gayet kibirli, öfkeli olduğu için hizmetçileri ve adamları korkarlar." (Kemal Tahir)
  4. Birinin yararlandığı, kullandığı kimse
    • "Hemen hepsi para çevrelerinin adamlarıydı." (Cemil Meriç)
  5. Birinin sözünü dinleyen, nazını çeken kimse, kayırıcı
    • "O benim adamımdır, hiçbir ricamı geri çevirmez."
  6. Görevli kimse
    • "Artık şunları toplatsak, dedi, kavasa söyleseniz de bir adam buluverse." (Refik Halit Karay)
  7. İyi huylu, güvenilir kimse
    • "Amcam, güngörmüş bir adamdı." (Reşat Nuri Güntekin)
  8. Bir alanda derin bilgisi olan kimse
    • "Bir sanatçının, bilim adamının düşünmek için bol zamana ihtiyacı vardır." (Haldun Taner)
  9. Bir alanı benimseyen kimse
  10. [ünlem] Bir şeyin önemsenmediği anlatılmak istendiğinde kullanılan söz
    • "Adam, vazgeç!"
  11. Eş, koca

AKİL

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [sıfat] Akıllı
    • "Ne akilem ne divane / Gel gör beni aşk neyledi." (Yunus Emre)

AZİZ

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Ermiş, eren
  2. [sıfat] Sevgide üstün tutulan, muazzez

ÇARK

Kelime Kökeni : Farsça

  1. [isim] Bir eksenin döndürdüğü tekerlek biçimindeki makine parçası
    • "Çarklar dönüyor, küçük çark büyüğünü döndürüyor." (Sait Faik Abasıyanık)
    • "Kırmızı balıklar birdenbire canlanırlar ve kavanozun içinde birbiri ardınca keyifli keyifli çark çevirmeye başlarlar." (Halide Edip Adıvar)
    • "Küçük hizmetçi masanın öbür ucundan yarım sağa çark ederek elektrik düğmesine doğru döndü." (Sait Faik Abasıyanık)
  2. Herhangi bir askerî birliğin, biçimini ve düzenini bozmadan kanatlarından biri çevresinde dönerek yön değiştirmesi

HOCA

Kelime Kökeni : Farsça

  1. [isim] Müslümanlıkta din görevlisi
  2. Öğretmen
    • "Edebiyat hocasıyken talebeme bu nesir sanatından bir defa bahsetmiştim." (Falih Rıfkı Atay)
  3. Akıl öğreten, öğüt veren kimse
  4. Medresede öğrenim gören sarıklı, cübbeli din adamı

UYMA

  1. [isim] Uymak işi, intibak, riayet, tebaiyet, tevafuk
    • "Bu karşılaştıklarına uyma yeteneği, en çok kocasıyla ilişkilerinde görünüyordu." (Necati Cumalı)

ACUL

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [sıfat] Aceleci
    • "Acul bir adam."
  2. Hızlı, çabuk
    • "Geç vakit dönen zengin ve ecnebi kumarcıların acul arabalarını duymuyor." (Ömer Seyfettin)

Kelime Anlamları Kaynağı : Türk Dil Kurumu Güncel Türkçe Sözlüğü