Başında fi olan 5 harfli 36 kelime var. Fi ile başlayan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe ile ilgili araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Ayrıca İçinde fi olan kelimeler listesine ya da sonu fi ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz.
Karmaşık harflerden başında fi bulunan kelimeleri bulmak için Kelime Bulma Makinesi'ni kullanabilirsiniz.
Harf Sayısına Göre Kelimeler
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- FİNAL
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Bir işin sonu
-
Dönem sonu sınavı
-
Bir müzik parçasının son bölümü, bitiş
-
Elemeli yarışmalarda sonucu belirten karşılaşma
- "Basketbol finalleri bugün yapılacak."
-
[isim]
Bir işin sonu
- FİTNE
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Karışıklık, kargaşa
- "Fitneyi bastırmak kolay değil."
-
[sıfat]
Fitneci, ara bozucu
-
[isim]
Karışıklık, kargaşa
- FİGAN
-
Kelime Kökeni : Farsça
-
[isim]
Bağırarak ağlama, inleme
- "Emrah eder düştüm dile / Bülbül figan eder güle." (Erzurumlu Emrah)
-
[isim]
Bağırarak ağlama, inleme
- FİRMA
-
Kelime Kökeni : İtalyanca
-
[isim]
Tüzel kişiliği olsun olmasın bir ekonomik etkinlik birimi
-
[isim]
Tüzel kişiliği olsun olmasın bir ekonomik etkinlik birimi
- FİLUM
-
Kelime Kökeni : Latince
-
[isim]
Canlıların bölümlenmesinde, dalların bir araya gelmesiyle oluşan birlik
-
[isim]
Canlıların bölümlenmesinde, dalların bir araya gelmesiyle oluşan birlik
- FİİLİ
- ...
- FİLET
-
Kelime Kökeni : İtalyanca
-
[isim]
Derinliği her yerinde aynı olan sığ su alanı
-
[isim]
Derinliği her yerinde aynı olan sığ su alanı
- FİSKE
-
Kelime Kökeni : Rumca
-
[isim]
Parmak uçlarıyla yapılan hafif vuruş
- "Başının altından yastığı çektim ve yüzüne fiskeler hâlinde su serptim." (Peyami Safa)
- "Yumurta yiyince çocuğun derisi fiske fiske kabardı."
-
[sıfat]
İki parmak ucu ile tutulabilen miktarda olan
- "Yeniden dolan bardağa, bizim dost bir fiske kül daha attı." (Çetin Altan)
-
İnsan derisinde herhangi bir sebeple ortaya çıkan ufak ve içi su dolu kabartı
-
[isim]
Parmak uçlarıyla yapılan hafif vuruş
- FİRİK
-
-
[isim]
Olgunlaşmak üzere olan tahıl
- "Firik, daha yeşilken koparılıp kurutulmuş buğday taneleridir, pilavında bir taze çimen ve ilkbahar kokusu vardır." (Refik Halit Karay)
-
Çerez olarak yenen tahıl kavurgası
-
[isim]
Olgunlaşmak üzere olan tahıl
- FİLAR
-
Kelime Kökeni : Rumca
-
[isim]
Hafif bir terlik
-
[isim]
Hafif bir terlik
- FİKRİ
- ...
- FİDYE
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Tutsak edilen veya rehin alınan bir kimsenin serbest bırakılması için istenen para, kurtulmalık, fidyeinecat
- "Baskı altında tutulduğunu bilip fidye vaat ederek seni kaçıracak birini aramışım." (Kemal Bilbaşar)
-
[isim]
Tutsak edilen veya rehin alınan bir kimsenin serbest bırakılması için istenen para, kurtulmalık, fidyeinecat
- FİFRE
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Yanlamasına çalınan, altı tane deliği olan, tahtadan bir tür flüt
-
[isim]
Yanlamasına çalınan, altı tane deliği olan, tahtadan bir tür flüt
- FİŞLİ
-
-
[sıfat]
Fişe yazılmış olan
-
Fişi olan
-
Güvenlik kuruluşlarında kaydı bulunan (kimse)
-
[sıfat]
Fişe yazılmış olan
- FİŞEK
-
Kelime Kökeni : Farsça
-
[isim]
Tüfek, tabanca vb. hafif ateşli silahlara, atılmak için sürülen ve içinde barut bulunan bir kovan ile bu kovanın ucuna yerleştirilmiş mermiden oluşan cephane
- "Ben fişeklerin barutunu, tapasını koyayım, beybaba saçmasını..." (Aka Gündüz)
-
Donanma ve şenliklerde kullanılan çeşitli yanıcı veya patlayıcı maddeler
- "Kestane fişeği."
-
[isim]
Tüfek, tabanca vb. hafif ateşli silahlara, atılmak için sürülen ve içinde barut bulunan bir kovan ile bu kovanın ucuna yerleştirilmiş mermiden oluşan cephane
- FİREZ
-
-
[isim]
Ekin
- "Ekine firez derler / Güzele beyaz derler." (Halk türküsü)
-
Biçilmiş tarlada kalan tahıl kökleri, anız
- "Frezleri, biçerdöverlerin oraya buraya fırlattığı sapları tepeleyerek geçtiler." (Yahya Kemal)
-
[isim]
Ekin
- FİLSİ
-
-
[sıfat]
Fili andıran, file benzeyen, fil gibi
-
[sıfat]
Fili andıran, file benzeyen, fil gibi
- FİLİZ
-
Kelime Kökeni : Rumca
-
[isim]
Yeni sürmüş körpe ve küçük dal veya yaprak, sürgün
- "Yeşil çeltik filizleri bir parmak uzunluktaydı." (Yahya Kemal)
- "O sene ise buğday ekmişler, tam filiz verecekken Sakarya taşmış, yirmi gün çekilmemişti." (Sait Faik Abasıyanık)
-
[isim]
Yeni sürmüş körpe ve küçük dal veya yaprak, sürgün
- FİTÇİ
-
-
[sıfat]
Arabozan
-
[sıfat]
Arabozan
- FİRAK
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Ayrılış, ayrılık
-
[isim]
Ayrılış, ayrılık