Başında dal olan 8 harfli 21 kelime var. Dal ile başlayan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe ile ilgili araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Ayrıca İçinde dal olan kelimeler listesine ya da sonu dal ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz.
Karmaşık harflerden başında dal bulunan kelimeleri bulmak için Kelime Bulma Makinesi'ni kullanabilirsiniz.
Harf Sayısına Göre Kelimeler
A D L Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler
3 Harfli Kelimeler
DAL
2 Harfli Kelimeler
AD, AL, LA
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- DALAŞMAK
-
-
[nsz]
Köpekler boğuşup birbirini ısırmak
-
Ağız kavgası etmek
- "Günün birinde hain bir kedi bir kuyruk parçasını kapıp kaçmış, o da bunun için günlerce karısıyla dalaşmış." (Reşat Nuri Güntekin)
-
[nsz]
Köpekler boğuşup birbirini ısırmak
- DALGINCA
-
-
Dalgın bir biçimde, dalgın olarak
-
Dalgın bir biçimde, dalgın olarak
- DALYANCI
-
-
[isim]
Dalyan sahibi olan kimse
-
Dalyanla balık avlayan kimse
-
[isim]
Dalyan sahibi olan kimse
- DALDIRMA
-
-
[isim]
Daldırmak işi
-
Bir dalı gövdeden ayırmadan toprağa gömerek köklenmesini sağlama yolu
-
Bu yolla daldırılan dal
-
[isim]
Daldırmak işi
- DALGACIK
-
-
[isim]
Küçük dalga
- "İki tarafa köpükler saçan tekne, dalgacıklar üzerinden atlıyor." (Feridun Fazıl Tülbentçi)
-
[isim]
Küçük dalga
- DALBASTI
-
-
[isim]
Bir tür iri, aşılı kiraz
-
[isim]
Bir tür iri, aşılı kiraz
- DALKAVUK
-
-
[isim]
Kendisine çıkar sağlayacak olanlara aşırı bir saygı ve hayranlık göstererek yaranmak isteyen kimse, şaklaban, yağcı, yalaka, yağdanlık, yalpak
- "Bunları yaparken hiçbir zaman kendini dalkavuk vaziyetine düşürmez." (Reşat Nuri Güntekin)
-
Saraylarda devlet büyüklerini nükteli sözlerle eğlendiren kimse
-
[isim]
Kendisine çıkar sağlayacak olanlara aşırı bir saygı ve hayranlık göstererek yaranmak isteyen kimse, şaklaban, yağcı, yalaka, yağdanlık, yalpak
- DALAŞKAN
- ...
- DALLAMAK
-
-
[-i]
Budamak
-
[-i]
Budamak
- DALGASIZ
-
-
[sıfat]
Dalgası olmayan
-
[sıfat]
Dalgası olmayan
- DALAVERE
-
-
[isim]
Yalan dolanla gizlice görülen kötü iş, gizli oyun
- "Gümrük dalaveresini bilmediğim için tüccar yanına giremedim." (Peyami Safa)
- "Beyefendi dalaveresini döndüreceği yerleri adamlarından hiç kimseye söylemedi." (Ömer Seyfettin)
-
[isim]
Yalan dolanla gizlice görülen kötü iş, gizli oyun
- DALKILIÇ
-
-
[zarf]
Kılıcını çekmiş olarak, yalın kılıç
- "Süvariler dalkılıç hücuma geçtiler."
-
[zarf]
Kılıcını çekmiş olarak, yalın kılıç
- DALLANIŞ
-
-
[isim]
Dallanma işi veya biçimi
-
[isim]
Dallanma işi veya biçimi
- DALDIRIŞ
-
-
[isim]
Daldırma işi veya biçimi
-
[isim]
Daldırma işi veya biçimi
- DALANMAK
-
-
[nsz]
Dalama işine konu olmak
-
[nsz]
Dalama işine konu olmak
- DALFİDAN
-
-
[isim]
Taze ve yeni fidan
-
[isim]
Taze ve yeni fidan
- DALKIRAN
-
-
[isim]
Kabuk böcekleri familyasından, fındık ağaçlarında yaşayan kın kanatlı böcek (Anisandrus dispar)
-
Şiddetli esen rüzgâr
-
[isim]
Kabuk böcekleri familyasından, fındık ağaçlarında yaşayan kın kanatlı böcek (Anisandrus dispar)
- DALLANMA
-
-
[isim]
Dallanmak işi
- "Bilimsel alandaki dallanma, bizi toplu bir evren görüşü edinme mutluluğundan da yoksun bırakıyor." (Melih Cevdet Anday)
-
[isim]
Dallanmak işi
- DALÖĞLEN
- ...
- DALYASAN
-
-
[isim]
Sarıkların omuz üzerine dökülen ucu
-
[isim]
Sarıkların omuz üzerine dökülen ucu