Başında bel olan 8 harfli 30 kelime var. Bel ile başlayan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe ile ilgili araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Ayrıca İçinde bel olan kelimeler listesine ya da sonu bel ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz.
Karmaşık harflerden başında bel bulunan kelimeleri bulmak için Kelime Bulma Makinesi'ni kullanabilirsiniz.
Harf Sayısına Göre Kelimeler
B E L Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler
3 Harfli Kelimeler
BEL, LEB
2 Harfli Kelimeler
BE, EL, LE
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- BELİRMEK
-
-
[nsz]
Önce belli veya görünür olmayan bir şey ortaya çıkmak, tezahür etmek
- "Karanlıkların ardından birçok adamlar belirerek acayip birtakım eşyalar taşıyor." (Refik Halit Karay)
-
Bir düşünce veya durum kesin bir biçim almak, tebellür etmek
- "Kafasında günden güne çeşitli düşünceler, çeşitli kaygılar beliriyordu." (Orhan Hançerlioğlu)
-
İyice görünür ve anlaşılır bir durum almak, tebarüz etmek
- "O kibar cemiyete nasıl bir elbise ile gireceğini düşündü, manzara gözünün önünde belirdi." (Refik Halit Karay)
-
[nsz]
Önce belli veya görünür olmayan bir şey ortaya çıkmak, tezahür etmek
- BELGESİZ
-
-
[sıfat]
Belgesi olmayan
-
[sıfat]
Belgesi olmayan
- BELERMEK
-
-
[nsz]
Göz, akı iyice belirecek biçimde açılmak
- "Gözleri belerdi."
-
[nsz]
Göz, akı iyice belirecek biçimde açılmak
- BELMOPAN
- ...
- BELLEMEK
-
-
[nsz]
Öğrenip akılda tutmak
- "Kasım lodosla girdi mi kış yumuşak olur diye bellemiş atalarımız." (Haldun Taner)
-
Sanmak
- "Yumuşak, sabırlı, şefkatli bir insan bellemişsin." (Haldun Taner)
-
[nsz]
Öğrenip akılda tutmak
- BELİRGİN
-
-
[sıfat]
Belirmiş durumda olan, göze çarpan, besbelli, açık, bariz, sarih
- "Hüzünlü bakışlarının daha belirgin hâle getirdiği iri, siyah, ceylan gözleriyle ... alımlı da sayılabilirdi." (Erhan Bener)
-
[sıfat]
Belirmiş durumda olan, göze çarpan, besbelli, açık, bariz, sarih
- BELİTKEN
-
-
[isim]
Belitler sistemi
-
[isim]
Belitler sistemi
- BELETMEK
-
-
[-i]
Kundaklatmak
-
[-i]
Kundaklatmak
- BELLEYİŞ
-
-
[isim]
Belleme işi veya biçimi
-
[isim]
Belleme işi veya biçimi
- BELLETEN
-
-
[isim]
Bilim kurumlarının çalışmaları ile ilgili yazı ve haberlerin yayımlandığı dergi
-
[isim]
Bilim kurumlarının çalışmaları ile ilgili yazı ve haberlerin yayımlandığı dergi
- BELİRTEN
-
-
[isim]
Tamlayan
-
[isim]
Tamlayan
- BELEDİYE
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
İl, ilçe, kasaba, belde vb. yerleşim merkezlerinde temizlik, aydınlatma, su, toplu taşıma ve esnafın denetimi gibi kamu hizmetlerine bakan, başkanı ve üyeleri halk tarafından seçilen, tüzel kişiliği olan örgüt, şehremaneti
-
Bu örgütün bulunduğu bina
- "Daha belediyeyi dönmüş dönmemiştim ki beynimden vurulmuşa döndüm." (Tarık Dursun K)
-
[isim]
İl, ilçe, kasaba, belde vb. yerleşim merkezlerinde temizlik, aydınlatma, su, toplu taşıma ve esnafın denetimi gibi kamu hizmetlerine bakan, başkanı ve üyeleri halk tarafından seçilen, tüzel kişiliği olan örgüt, şehremaneti
- BELGESEL
-
-
[sıfat]
Belge niteliği taşıyan, dokümanter
- "Televizyon spikeri bu belgesel yayın boyunca hayli vaaz verdi." (Haldun Taner)
-
[isim]
Belge niteliği taşıyan film veya televizyon programı
-
[sıfat]
Belge niteliği taşıyan, dokümanter
- BELİRTKE
-
-
[isim]
Soyut bir şeyin, bir kavramın sembolü olan varlık veya eşya, amblem
-
Bir konu hakkındaki açıklayıcı bilgilerin tümü
- "Yalın bir söyleyişin altında hemen hep çözümsüz kalan birtakım belirtkeler göze çarpıyor." (Selim İleri)
-
Gösterge
-
[isim]
Soyut bir şeyin, bir kavramın sembolü olan varlık veya eşya, amblem
- BELGİSİZ
-
-
[sıfat]
Belirsiz
-
[sıfat]
Belirsiz
- BELİRTEÇ
-
-
[isim]
Zarf
-
Ayıraç
-
[isim]
Zarf
- BELİRTME
-
-
[isim]
Belirli kılma, görüş bildirme, tasrih
- "Gördüğüm aksaklıklar varsa belirtmemi istediler." (Haldun Taner)
-
[isim]
Belirli kılma, görüş bildirme, tasrih
- BELLEKLİ
-
-
[sıfat]
Belleği olan
-
[sıfat]
Belleği olan
- BELERTME
-
-
[isim]
Belertmek işi
-
[isim]
Belertmek işi
- BELLİLİK
-
-
[isim]
Belli olma durumu, bedahet, muayyeniyet
-
[isim]
Belli olma durumu, bedahet, muayyeniyet