Sonunda ak olan 5 harfli 177 kelime var. AK ile biten kelimeler listesini inceleyerek aradığınız kelimeleri bulabilirsiniz. Türkçe araştırmalarınızda, scrabble oyununda bu kelimeleri kullanabilirsiniz. Ayrıca İçinde ak olan kelimeler listesine ya da başında ak olan kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, işlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi

Harf Sayısına Göre Kelimeler


Kelime bulma makinesi

Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.



Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)

BORAK

  1. [sıfat] Bor (I)

VİYAK

  1. [isim] Bebeğin ağlarken çıkardığı ses

YANAK

  1. [isim] Yüzün göz, kulak ve burun arasındaki bölümü
    • "Dedim dilber yanakların kızarmış / Dedi çiçek taktım gül yarasıdır." (Âşık Ömer)
    • "Sağımızdaki, yanağından kan damlayan iri Çerkez'i gösterdim." (Ömer Seyfettin)
  2. Lastik tekerlekli taşıtlarda lastiğin jant ile yere temas eden bölümü arasında kalan yan yüzeyi

ŞAVAK
...
ALÇAK

  1. [sıfat] Yerden uzaklığı az olan, yüksek karşıtı
    • "Alçak tavanlı bir oda."
  2. Aşağı olan, yüksek olmayan (yer)
  3. Kısa (boy)
    • "Alçak boylu bir adam."
  4. Bile bile en kötü, en ahlaksızca davranışlarda bulunan, aşağılık, soysuz, namert, rezil, hain
    • "Vatan hizmetinden kaçanlar alçaktır."

EFLAK

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Gökler

AYMAK

  1. [nsz] Kendine gelmek, aklı başına gelmek, ayılmak
    • "... bırak gece yarısı hoşbeşi Allah aşkına, aydım artık gidip yatayım." (Sait Faik Abasıyanık)
  2. [-i] Gerçeği anlamak

ÇIRAK

Kelime Kökeni : Farsça

  1. [isim] Zanaat öğrenmek için bir ustanın yanında çalışan kimse
    • "Bu çocuğu sekiz yaşındayken, araba boyacısına çırak vermişler." (Sait Faik Abasıyanık)
  2. Dükkânda ayak işlerine bakan kimse
    • "Ekseriya bahçıvan, uşak, bakkal çırağı ile karşılaşırdım." (Refik Halit Karay)
  3. Saray, daire vb. büyük yerlerde yıllarca hizmet ettikten sonra geçimi sağlanarak başka yerde yaşamasına izin verilen kimse

FİRAK

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Ayrılış, ayrılık

TORAK

  1. [isim] Kömürleştirilecek ağaç veya pişirilecek tuğlalarla dolu olan ve dışı çamur ile sıvanan kümbet

İNFAK

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Nafaka verip bir kimsenin geçimini sağlama

NAHAK

Kelime Kökeni : Farsça

  1. [sıfat] Haksız, gereksiz
    • "Talihin sana bilasebep verdiği nahak bir mükâfatın kıymetini takdir edemiyorum." (Ömer Seyfettin)

POMAK
...
ÇAPAK

  1. [isim] Göz pınarında ve kirpiklerde birikerek pıhtılaşan veya kuruyan akıntı
  2. Madenler dövülürken sıçrayan ince, ufak parça
  3. Metal veya toprak eşya kenarlarında bulunan pürüz

KAVAK

  1. [isim] Söğütgillerden, sulak bölgelerde yetişen, boyu bazı türlerinde 30-40 m'ye değin çıkan, kerestesinden yararlanılan uzun boylu bir ağaç (Populus)

İMSAK

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Oruca başlama zamanı
    • "İmsake beş dakika kaldı."
  2. Bir şeyden el çekerek nefsine hâkim olma
  3. Cimrilik

YOLAK

  1. [isim] Patika
    • "Evlerinin önü yoldur yolaktır / Başımızda dönen derttir dolaptır." (Halk türküsü)

POLAK
...
ŞIRAK

  1. [isim] Bir nesne başka bir nesneye birdenbire, şiddetle çarptığında çıkan hışırtılı, sert ses

SERAK

Kelime Kökeni : Fransızca

  1. [isim] Dik yerlerden inen buzullarda, derin yarılmalar sebebiyle buz parçalarının koparak aşağıya düşmesi

Kelime Anlamları Kaynağı : Türk Dil Kurumu Güncel Türkçe Sözlüğü