Sonunda ahir olan 13 kelime var. AHİR ile biten kelimeler listesini inceleyerek aradığınız kelimeleri bulabilirsiniz. Türkçe araştırmalarınızda, scrabble oyununda bu kelimeleri kullanabilirsiniz. Ayrıca İçinde ahir olan kelimeler listesine ya da başında ahir olan kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, işlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi
Harf Sayısına Göre Kelimeler
CEMAZİYELAHİR
REBİYÜLAHİR, TAHTELBAHİR
CEVAHİR, MEFAHİR, MÜZAHİR, ZEVAHİR
BAHİR, KAHİR, MAHİR, TAHİR, ZAHİR
AHİR
A H R İ Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler
4 Harfli Kelimeler
AHİR
3 Harfli Kelimeler
AHİ, ARİ, HAR
2 Harfli Kelimeler
AH, AR, HA, RA
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- CEMAZİYELAHİR
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Ay takviminin altıncı ayı, küçük tövbe ayı
-
[isim]
Ay takviminin altıncı ayı, küçük tövbe ayı
- TAHTELBAHİR
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Denizaltı
- "Arkadaşım tahtelbahirler gibi bata çıka vapurla yarış yapmaya çalışan yunus balıklarını göstererek..." (Ömer Seyfettin)
-
[isim]
Denizaltı
- REBİYÜLAHİR
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Ay takviminin dördüncü ayı, küçük mevlit ayı
-
[isim]
Ay takviminin dördüncü ayı, küçük mevlit ayı
- MÜZAHİR
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[sıfat]
Arkalayan, destekleyici, arka çıkan, yardımcı
-
[sıfat]
Arkalayan, destekleyici, arka çıkan, yardımcı
- MEFAHİR
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Övünülecek şeyler, övünceler
-
[isim]
Övünülecek şeyler, övünceler
- ZEVAHİR
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Bir şeyin dışarıdan görünüşü, dış yüz, görünüm
- "Öyle yapmakla beraber zevahiri kurtarıyor, konuşuyor, gülüşüyordum." (Refik Halit Karay)
-
[isim]
Bir şeyin dışarıdan görünüşü, dış yüz, görünüm
- CEVAHİR
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Elmas, yakut vb. değerli taşlar, mücevher
- "Bunların bazısının cevahirle süslenmiş mineli kapakları bulunur." (Abdülhak Şinasi Hisar)
-
[isim]
Elmas, yakut vb. değerli taşlar, mücevher
- BAHİR
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Deniz
- "Ben o yârin çölünde kum / Bahrinde su, elinde mum." (Mustafa Seyit Sutüven)
-
Mevlidin bölümlerinden her biri
-
Aruzdaki vezin takımlarından her biri
-
[isim]
Deniz
- ZAHİR
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[sıfat]
Açık, belli
-
[isim]
Dış yüz, görünüş
-
[zarf]
Kuşkusuz, elbette, şüphesiz
- "Zahir, o anda başıma kan çıkmış, yüzüm kızarmış olacak ki..." (Sermet Muhtar Alus)
-
[zarf]
Görünüşe göre, anlaşıldığına göre
- "Ben yanlış biliyormuşum zahir."
-
[sıfat]
Açık, belli
- MAHİR
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[sıfat]
Becerikli, yetenekli
- "Erkek aldatmakta çok mahirsin." (Hüseyin Rahmi Gürpınar)
-
Uzman, işini iyi bilen, usta
- "Harp fenninin bütün inceliklerini bilen mahir bir kumandandı." (Yakup Kadri Karaosmanoğlu)
-
[sıfat]
Becerikli, yetenekli
- TAHİR
- ...
- KAHİR
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[sıfat]
Kahredici, zorlayan
-
Baskın gelen, ezen, ezici
-
[sıfat]
Kahredici, zorlayan
- AHİR
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[sıfat]
Son, sonraki
-
[zarf]
Sonra, en sonra, sonunda
-
[sıfat]
Son, sonraki