Sonunda ın olan 130 kelime var. IN ile biten kelimeler listesini inceleyerek aradığınız kelimeleri bulabilirsiniz. Türkçe araştırmalarınızda, scrabble oyununda bu kelimeleri kullanabilirsiniz. Ayrıca İçinde ın olan kelimeler listesine ya da başında ın olan kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, işlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi
Harf Sayısına Göre Kelimeler
DARMADAĞIN
APANSIZIN, AYŞEKADIN, BILDIRCIN, ÇIKRIKÇIN, ONCULAYIN, VERYANSIN
BAKARSIN, BALIKÇIN, BİHAKKIN, GÜNAYDIN, KAŞIKÇIN, TÜNAYDIN, YAPYAKIN
ALIŞKIN, ANDIRIN, ANSIZIN, APAYDIN, AYAKÇIN, ISIRGIN, KARAŞIN, SARIŞIN, STEYŞIN, USANGIN, YARASIN, YAŞASIN
AMANIN, BARTIN, BASKIN, BATKIN, BAYGIN, BIÇKIN, BIKKIN, CAYGIN, ÇALGIN, ÇAPKIN, ÇATKIN, ÇIKKIN, ÇILGIN, ÇIVGIN, DALGIN, DARGIN, FIŞKIN, HIRÇIN, KAÇKIN, KALÇIN, KARGIN, KARŞIN, KAYGIN, KILGIN, KIRCIN, KIRGIN, KIYGIN, KIZGIN, LAPÇIN, SALGIN, SAPKIN, SARGIN, SARPIN, SAYGIN, SIKKIN, SINGIN, ŞAŞKIN, ŞIVGIN, TALKIN, TARÇIN Devamını Görüntüle
AKŞIN, ALGIN, ALTIN, ANGIN, ARGIN, ARŞIN, ARTIN, AŞKIN, AYDIN, AZGIN, BAĞIN, BASIN, BATIN, ÇAKIN, ÇIKIN, FIRIN, HARIN, HAYIN, ILGIN, IŞKIN, IZGIN, KADIN, KALIN, KARIN, KAYIN, KIŞIN, KIYIN, LAÇIN, MAYIN, NALIN, SAĞIN, SAKIN, SATIN, SAYIN, SIĞIN, TAYIN, YAKIN, YALIN, YARIN, YAYIN Devamını Görüntüle
AĞIN, AKIN, ALIN, AYIN, ISIN, IŞIN
ÇIN, KIN, TIN, VIN
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- DARMADAĞIN
-
-
[sıfat]
Çok dağınık ve karışık, darmadağınık, tarumar
- "Gözlerinin sürmesi akmış, saçları darmadağın olmuştu." (Yakup Kadri Karaosmanoğlu)
-
[sıfat]
Çok dağınık ve karışık, darmadağınık, tarumar
- ONCULAYIN
-
-
[zarf]
Ona göre, onun gibi
-
[zarf]
Ona göre, onun gibi
- APANSIZIN
-
-
[zarf]
Ansızın
-
[zarf]
Ansızın
- VERYANSIN
-
-
[isim]
"Acımadan, hiçbir şey düşünmeden saldırmak, yok etmek, bol bol harcamak veya acımasızca söylemek" anlamlarındaki veryansın etmek deyiminde geçer
- "Salarım biraları kuyuya, atarız şezlongları bahçeye, veryansın eder, eski günleri anarız." (Haldun Taner)
-
[isim]
"Acımadan, hiçbir şey düşünmeden saldırmak, yok etmek, bol bol harcamak veya acımasızca söylemek" anlamlarındaki veryansın etmek deyiminde geçer
- BILDIRCIN
-
-
[isim]
Tavukgillerden, boz renkli, benekli, yurdumuzda en çok sonbaharda eti için avlanan, etinden ve yumurtasından yararlanılan göçebe kuş (Coturnix)
-
[isim]
Tavukgillerden, boz renkli, benekli, yurdumuzda en çok sonbaharda eti için avlanan, etinden ve yumurtasından yararlanılan göçebe kuş (Coturnix)
- AYŞEKADIN
-
-
[isim]
Kılçıksız, lezzetli bir tür taze fasulye
-
[isim]
Kılçıksız, lezzetli bir tür taze fasulye
- ÇIKRIKÇIN
-
-
[isim]
Bir ördek türü
-
[isim]
Bir ördek türü
- BALIKÇIN
-
-
[isim]
Perde ayaklılardan, uzunca gagalı, uzun ve çatal kuyruklu, deniz kıyılarında yaşayan bir kuş cinsi, deniz kırlangıcı (Sterna hirundo)
-
[isim]
Perde ayaklılardan, uzunca gagalı, uzun ve çatal kuyruklu, deniz kıyılarında yaşayan bir kuş cinsi, deniz kırlangıcı (Sterna hirundo)
- BİHAKKIN
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[zarf]
Hakkıyla, hakkı olarak, gerçekten
- "İşinin ehlidir, bihakkın çalışıyor." (Atilla İlhan)
-
[zarf]
Hakkıyla, hakkı olarak, gerçekten
- KAŞIKÇIN
-
-
[isim]
Ördekgillerden, gagası kaşık biçiminde, tüyleri ak, kara, kahverengi, ayakları kırmızı bir kuş (Spatula clypeata)
-
[isim]
Ördekgillerden, gagası kaşık biçiminde, tüyleri ak, kara, kahverengi, ayakları kırmızı bir kuş (Spatula clypeata)
- GÜNAYDIN
-
-
[ünlem]
Sabahları söylenen esenleme sözü
-
[ünlem]
Sabahları söylenen esenleme sözü
- TÜNAYDIN
-
-
[ünlem]
Genellikle öğleden akşama kadar söylenen selamlama sözü
-
[ünlem]
Genellikle öğleden akşama kadar söylenen selamlama sözü
- BAKARSIN
-
-
"belli olmaz" anlamında kullanılan bir söz
- "Zamanla nasıl değişiyor insan / Hangi resmime baksam ben değilim." (Cahit Sıtkı Tarancı)
- "Bak, bu söylediğin doğru!"
- "Bak bak, neler olmuş da haberimiz yok!"
- "Kim olduğumu anlasın bakalım!" (Yusuf Ziya Ortaç)
-
"belli olmaz" anlamında kullanılan bir söz
- YAPYAKIN
-
-
[zarf]
Çok yakın
- "Birimizin erişilmez uzaklarda gördüğünü öbürümüz yapyakın görüyor." (Reşat Nuri Güntekin)
-
[zarf]
Çok yakın
- YAŞASIN
-
-
[ünlem]
Yaşa, kahrolsun karşıtı
-
[ünlem]
Yaşa, kahrolsun karşıtı
- AYAKÇIN
-
-
[isim]
Dokuma tezgâhlarında atkı ipliklerini hareket ettirmek için ayakla basılan tahta ayaklık
-
[isim]
Dokuma tezgâhlarında atkı ipliklerini hareket ettirmek için ayakla basılan tahta ayaklık
- USANGIN
-
-
[zarf]
Usanmış, bıkmış bir biçimde
- "Kırgın, usangın kalktı sabahın er saatlerinde." (Abbas Sayar )
-
[zarf]
Usanmış, bıkmış bir biçimde
- KARAŞIN
-
-
[sıfat]
Rengi karaya çalan, esmer (kimse)
- "Beş on adım ötede duran yuvarlak kafalı, karaşın çocuk söze karıştı." (Yakup Kadri Karaosmanoğlu)
-
[sıfat]
Rengi karaya çalan, esmer (kimse)
- ANSIZIN
-
-
[zarf]
Hatıra gelmeyen bir sırada, ani, anide, aniden, ansız, apansız, apansızın, birden, birdenbire, dangadak, durup dururken, gürpedek, larpadak, patadak, pattadak, rappadak, şakkadak, şapadanak, şappadak, şırakkadak, yekin yekin, bedaheten, defaten, fücceten, nagehan, vehleten
- "Zehra'nın bu ansızın ölümü, bütün felaketlerin üzerine yaman bir tüy dikmişti." (Osman Cemal Kaygılı)
-
[zarf]
Hatıra gelmeyen bir sırada, ani, anide, aniden, ansız, apansız, apansızın, birden, birdenbire, dangadak, durup dururken, gürpedek, larpadak, patadak, pattadak, rappadak, şakkadak, şapadanak, şappadak, şırakkadak, yekin yekin, bedaheten, defaten, fücceten, nagehan, vehleten
- ISIRGIN
-
-
[isim]
İsilik
-
[isim]
İsilik