Başında çe olan 7 harfli 62 kelime var. Çe ile başlayan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe ile ilgili araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Ayrıca İçinde çe olan kelimeler listesine ya da sonu çe ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz.
Karmaşık harflerden başında çe bulunan kelimeleri bulmak için Kelime Bulma Makinesi'ni kullanabilirsiniz.
Harf Sayısına Göre Kelimeler
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- ÇEKTİRİ
-
-
[isim]
Yelkenleri olmakla birlikte kürekle de yol alan eski zaman gemisi, çektirme
- "Bu donanma bizimdi... Kadırgalarıyla, kalyonlarıyla, çektirileriyle bizim." (Orhan Seyfi Orhon)
-
[isim]
Yelkenleri olmakla birlikte kürekle de yol alan eski zaman gemisi, çektirme
- ÇEŞİTLİ
-
-
[sıfat]
Çeşidi çok olan, türlü, mütenevvi
- "Boğaziçi'nin çeşitli yerlerine dair fikirlerini söyledi." (Refik Halit Karay)
-
[sıfat]
Çeşidi çok olan, türlü, mütenevvi
- ÇEKİNME
-
-
[isim]
Çekinmek işi
- "İçinde bu adama karşı garip bir tiksinme, çekinme vardı." (Sait Faik Abasıyanık)
-
[isim]
Çekinmek işi
- ÇEKİKÇE
-
-
[sıfat]
Çekiğe yakın, biraz çekik
-
[sıfat]
Çekiğe yakın, biraz çekik
- ÇEKİNİK
-
-
[sıfat]
Birkaç kuşak sonra ortaya çıkan ve o zamana kadar aradaki döllerde gizli kalan (soya çekim nitelikleri), resesif
- "Çekinik karakterler."
-
[sıfat]
Birkaç kuşak sonra ortaya çıkan ve o zamana kadar aradaki döllerde gizli kalan (soya çekim nitelikleri), resesif
- ÇEVİRİM
-
-
[isim]
Çevirme işi
-
Sinema filmi elde etmek üzere alıcının çalıştırılması, duyar katın üzerinde gizli görüntülerin belirmesi
-
[isim]
Çevirme işi
- ÇEKİNTİ
-
-
[isim]
Duraksama, kararsızlık, tereddüt
- "... korkuya, hiç değilse çekintiye benzeyen bir şey de getiriyordu." (Tarık Buğra)
-
[isim]
Duraksama, kararsızlık, tereddüt
- ÇEKİNCE
-
-
[isim]
Herhangi bir konuda ileriyi düşünerek çekinmeyi gerektiren sebep veya durum, rezerv, ihtiraz
- "Karara çekincesi olduğunu belirtti."
-
[isim]
Herhangi bir konuda ileriyi düşünerek çekinmeyi gerektiren sebep veya durum, rezerv, ihtiraz
- ÇELMECE
-
-
[zarf]
Aklını karıştıracak biçimde
- "Her ne söylerse çelmece söyler / Dertli derunumu delmece söyler." (Halk türküsü)
-
[zarf]
Aklını karıştıracak biçimde
- ÇERGECİ
-
-
[isim]
Padişah çadırını beklemekle görevli yeniçeri
-
[isim]
Padişah çadırını beklemekle görevli yeniçeri
- ÇELİMLİ
-
-
[sıfat]
Güçlü
-
[sıfat]
Güçlü
- ÇEŞNİCİ
-
-
[isim]
Saraylarda ve büyük konaklarda yemek ve sofra işlerini yöneten kimse
-
Sikkelerin ayarını düzenleyen kimse
-
Tütün veya içkilerin tat ve niteliğini belirleyen kimse
-
[isim]
Saraylarda ve büyük konaklarda yemek ve sofra işlerini yöneten kimse
- ÇELİŞKİ
-
-
[isim]
Çelişme, tenakuz
-
[isim]
Çelişme, tenakuz
- ÇEKİMLİ
-
-
[sıfat]
Çekimi olan, alımlı, cazibeli, cezp edici
- "Görüntüsü çok daha çekimli." (Çetin Altan)
-
Çekim ekleri alabilen
-
[sıfat]
Çekimi olan, alımlı, cazibeli, cezp edici
- ÇEPELLİ
-
-
[sıfat]
İçinde sap, taş, toprak vb. yabancı madde bulunan
- "Çepelli buğday."
-
[sıfat]
İçinde sap, taş, toprak vb. yabancı madde bulunan
- ÇEVRECİ
-
-
[isim]
Çevre kirliliği sorunlarıyla uğraşan kimse veya topluluk
-
[isim]
Çevre kirliliği sorunlarıyla uğraşan kimse veya topluluk
- ÇEVİKÇE
-
-
[zarf]
Çevik bir biçimde
-
[zarf]
Çevik bir biçimde
- ÇENEKLİ
-
-
[sıfat]
Çeneği olan
-
[sıfat]
Çeneği olan
- ÇEKBERİ
-
-
[isim]
Harman yerinde yığınları çekmeye yarayan alet, gelberi
-
[isim]
Harman yerinde yığınları çekmeye yarayan alet, gelberi
- ÇEVİRGİ
-
-
[isim]
Anahtar, tokmak vb. çevrilebilen araç
-
[isim]
Anahtar, tokmak vb. çevrilebilen araç