Başında çe olan 5 harfli 49 kelime var. Çe ile başlayan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe ile ilgili araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Ayrıca İçinde çe olan kelimeler listesine ya da sonu çe ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz.

Karmaşık harflerden başında çe bulunan kelimeleri bulmak için Kelime Bulma Makinesi'ni kullanabilirsiniz.

Harf Sayısına Göre Kelimeler


Kelime bulma makinesi

Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.



Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)

ÇEKİÇ

  1. [isim] Çivi çakma, madenleri dövme vb. işlerde kullanılan saplı bir el aleti
  2. Yaklaşık 1,20 m uzunluğundaki madenî tele bağlı ve ağırlığı 7,257 kg olan gülle

ÇEKME

  1. [isim] Çekmek işi
    • "Siyah kehribar tespihini çekmeye başladı." (Cahit Uçuk)
  2. Çekmece
    • "Sonra çekmesinden pembe bir dosya çıkarıp önüne sürdü." (Haldun Taner)
  3. Yüksekteki ince dalları çekip kesmeye yarar, ay biçiminde, uzun saplı, ağzı tırtıklı bıçak
  4. Parmak veya mızrapla çalınan çalgı
  5. Ağacın yapısındaki nem oranının azalması sonucu boyutlarının küçülmesi
  6. İş yaparken giyilen bir tür şalvar
  7. [sıfat] Çekilerek giyilen veya kullanılan
    • "Erkekleri yandan lastikli çekme fotinden başkasını bilmiyorlardı." (Refik Halit Karay)
  8. [sıfat] Düzgün biçimli
    • "Çekme burun."
  9. Vücut bölümlerinin bükücü kas gücü ile bir direnci kendisine yaklaştırması

ÇEŞİT

Kelime Kökeni : Farsça

  1. [isim] Aynı türden olan şeylerin bazı özelliklerle ayrılan öbeklerinden her biri, tür, nev
    • "Her çeşit insanı kavrayacak bir sunuş tarzı vardı." (Haldun Taner)
  2. Canlıların bölümlenmesinde, bireylerden oluşan, türden daha küçük birlik
  3. [sıfat] Türlü
    • "Bu camilerin her biri başka planda başka çeşittir." (Yahya Kemal Beyatlı)

ÇENEK

  1. [isim] Tohumda embriyoyu kaplayan etli bölüm
    • "Bakla, fasulye gibi bitkilerin tohumlarında ikişer çenek bulunur."
  2. Kuşların gagasını oluşturan alt ve üst bölümlerden her biri
  3. Böceklerde ağzın iki yanında bulunan parçalayıcı sert organ

ÇEBİÇ

  1. [isim] Bir yaşındaki keçi yavrusu

ÇEMÇE

  1. [isim] Çömçe

ÇEŞNİ

Kelime Kökeni : Farsça

  1. [isim] Yiyeceğin ve içeceğin tadı, tadımlık
    • "Çeşni olsun diye..."
    • "Varlığa yepyeni bir çeşni katan yepyeni bir ulus yaratacağım sizden." (Turan Oflazoğlu)
  2. Özellik
    • "Böyle samimi konuşmalarda sözlerimden hiç eksik etmediğim latife çeşnisini temin için 'burada kalmak için hatta üste biraz para da vermeye razıyım' diye ilave edecektim." (Reşat Nuri Güntekin)

ÇENET

  1. [isim] Açıldığında tohumların ortaya çıktığı kabuk
  2. İstiridye vb. iki çeneli yumuşakçalarda, kolsu ayaklılarda kavkının iki parçasından her biri

ÇEŞME

Kelime Kökeni : Farsça

  1. [isim] Genellikle yol kenarlarında herkesin yararlanması için yapılan, borularla gelen suyun bir oluktan veya musluktan aktığı, yalaklı su hazinesi veya yapısı, pınar

ÇEMEN

  1. [isim] Maydanozgillerden, kimyon türü bir bitki (Cuminum cyminum)
  2. Bu bitkinin kokulu tohumu
  3. Bu tohumu un durumuna getirip sarımsak, kırmızıbiberle karıştırarak yapılan, genellikle pastırma üzerine sürülen macun

ÇELLO

Kelime Kökeni : İtalyanca

  1. [isim] Viyolonsel

ÇEÇEN
...
ÇELİK

  1. [isim] Su verilerek çok sert ve esnek bir duruma getirilebilen, birleşiminde az miktarda karbon bulunan demir ve karbon alaşımı, polat
    • "Süngülerini çelikten birer parmak gibi göğe kaldırmışlar." (Ruşen Eşref Ünaydın)
    • "Çelik ve demir vücuduyla hassas bir sporcuya benziyordu." (Sait Faik Abasıyanık)
  2. [sıfat] Bu alaşımdan yapılmış
    • "Tavandaki abajursuz, çelik elektrik lambasını yakmış okuyordu." (Sait Faik Abasıyanık)

ÇEPEL

  1. [isim] Kir, bulaşık, çamur, pislik
  2. Ürüne karışmış yabancı madde
    • "Üzümün çepelini ayıkladı."
  3. Çalı çırpı
  4. Bozuk, kapalı, yağmurlu hava
    • "Şu saatte kar yağıyordur, daha fenası hava çepeldir, sokaklar çamurludur." (Refik Halit Karay)

ÇEKYA
...
ÇEPEZ

  1. [isim] Bozuk ipek kozası

ÇEDİK

  1. [isim] Mesh üzerine giyilen sarı pabuç
    • "Kavuğu başından düşmüş, çedik pabuçlarından biri ayağından fırlamış." (Reşat Nuri Güntekin)
  2. Terlik

ÇELEN

  1. [isim] Ev saçağı

ÇELİM

  1. [isim] Güç, kuvvet

ÇEKİM

  1. [isim] Çekme işi
  2. Fiillerin çeşitli zaman, kişi ve kiplere, adların da ad durumlarına göre uğradıkları değişiklikler, tasrif
  3. Herhangi bir cismin, başka bir cismi kendine doğru çekme gücü, cazibe
    • "Güneş çekimi. Yer çekimi. Mıknatıs çekimi."
  4. Alıcının sürekli olarak çalıştırılmasıyla elde edilen film parçası, plan

Kelime Anlamları Kaynağı : Türk Dil Kurumu Güncel Türkçe Sözlüğü