Başında şe olan 5 harfli 26 kelime var. Şe ile başlayan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe ile ilgili araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Ayrıca İçinde şe olan kelimeler listesine ya da sonu şe ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz.

Karmaşık harflerden başında şe bulunan kelimeleri bulmak için Kelime Bulma Makinesi'ni kullanabilirsiniz.

Harf Sayısına Göre Kelimeler


Kelime bulma makinesi

E Ş Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler

2 Harfli Kelimeler

EŞ, ŞE

Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.



Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)

ŞEDİT

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [sıfat] Yeğin, şiddetli
    • "Bu şedit boğuşma yarım saatten ziyade sürdü." (Ömer Seyfettin)

ŞEKLİ
...
ŞEFİK

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [sıfat] Sevecen, şefkatli, müşfik

ŞEMSE

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Yazma kitapların cildine, baş sayfalarının üst bölümüne veya kumaşlara, kapı, pencere vb. yerlere işlenen veya çizilen güneş biçiminde süs

ŞEKİL

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Biçim
    • "Dünyayı alıp avucuna bir gün Tanrı'm / Avucunda bu dünyaya bir şekil ver." (Arif Nihat Asya)
    • "O, biraz da bana yardım olsun diye, mektepteki Amerika'dan gelen gazeteleri toplar, getirir, bu işe şekil verirdi." (Halide Edip Adıvar)
  2. Bir konuyu açıklamaya yarayan resim veya çizim
    • "Bu kitapta birçok şekil var."
  3. Davranış biçimi, tutum, yol, tarz
    • "Bu şekilde hareket etmek doğru değildir."
  4. Bir kavramın, düşüncenin, olayın veya işin değişik oluş biçimi
    • "Yalnızlığın şekilleri vardır, kimsesiz bir yerde yalnızlık, sosyete ve kalabalık içinde yalnızlık." (Reşat Nuri Güntekin)
  5. Toplumsal bir bütünün kuruluş biçimi
    • "Yönetim şekli."
  6. Anlatım biçimi
    • "Ne yapıp yapmış, bu havai konuşmayı röportaj şekline sokmuştu." (Yakup Kadri Karaosmanoğlu)
  7. Biçim
  8. Bazı matematiksel varlıkların gösterilmesine yarayan resim
    • "Geometrik şekil."

ŞETİM

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Sövme, sövgü

ŞERPA
...
ŞEKVA

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Yakınma, sızlanma, şikâyet

ŞEPİT

  1. [isim] Hamurdan çok ince açılarak sacda pişirilen ekmek

ŞEDDE

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Arap yazısında, bir ünsüzün iki kez okunması gereken harfin üstüne konulan işaret

ŞELEK

  1. [isim] Sırtta taşınan yük
  2. Boynuzunun biri kırık hayvan

ŞEBEK

  1. [isim] Genellikle Afrika'nın dağlık bölgelerinde yaşayan, uzun veya kısa kuyruklu türleri olan maymun
  2. [sıfat] Çirkin ve arsız (kimse)

ŞEHİR

Kelime Kökeni : Farsça

  1. [isim] Nüfusunun çoğu ticaret, sanayi, hizmet veya yönetimle ilgili işlerle uğraşan, genellikle tarımsal etkinliklerin olmadığı yerleşim alanı, kent, site
    • "İzmir üzerine dünyada bir şehir daha yoktur diyorlar." (Yakup Kadri Karaosmanoğlu)

ŞELPE
...
ŞERİR

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Kötü, kötülükçü, fesat kimse
    • "Ben de bu şerirleri aynı cezaya çarptıracağım." (Refik Halit Karay)

ŞEREF

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Başkalarının gösterdiği saygının dayandığı kişisel değer, onur
    • "İnsanın şerefi. Yurdun şerefi."
    • "Bugünün şerefine giydiği yabanlık lacivert entarisiyle annesi kapıda bekliyordu." (Halide Edip Adıvar)
    • "Dükkânın açılışı şerefine içildi." (Sait Faik Abasıyanık)
  2. Erdem, gözü peklik ve yetenekle kazanılmış iyi şöhret
    • "Kolay şöhret, güç sanatın şerefini daima kıskanmıştır." (Falih Rıfkı Atay)

ŞEHLA

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [sıfat] Kusurlu sayılmayacak kadar hafif şaşı (göz)
    • "Çakır Emine'nin şehla olan gözünün tarafındaki yanağına elimin tersiyle tokadı yapıştırdım." (Osman Cemal Kaygılı)

ŞERİK

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Ortak

ŞERİF

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [sıfat] Kutsal, şerefli
  2. Soylu, temiz

ŞEKER

Kelime Kökeni : Farsça

  1. [isim] Şeker kamışı, şeker pancarı, patates, havuç, mısır, buğday vb. bitkilerin sap ve köklerinin öz suyundan veya nişastasından çıkarılan, birleşiminde karbon, oksijen ve hidrojen bulunan, beyaz, suda eriyen, mayalanabilen ve çoğu tatlı olan maddelerin genel adı
    • "O bacakları biraz kalınca ama yüzü şeker gibi tatlı, kolejli kızı gözetlemeye başlar." (Haldun Taner)
  2. Bu madde katılarak yapılmış lokum, akide, çikolata vb. tatlı yiyeceklerin genel adı
  3. Şeker hastalığı
    • "Yirmi gün evvel ameliyat edildiği hâlde biraz şekeri görüldüğü için henüz taburcu edilememişti." (Haldun Taner)
  4. [sıfat] Sevimli, cana yakın ve güzel
    • "Hele bak, ne şeker şey!"

Kelime Anlamları Kaynağı : Türk Dil Kurumu Güncel Türkçe Sözlüğü