Başında ş olan 7 harfli 142 kelime var. Ş harfi ile başlayan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe ile ilgili araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Ayrıca İçinde ş harfi olan kelimeler listesine ya da sonu ş harfi ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz.

Karmaşık harflerden başında ş bulunan kelimeleri bulmak için Kelime Bulma Makinesi'ni kullanabilirsiniz.

Harf Sayısına Göre Kelimeler


Kelime bulma makinesi

Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.



Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)

ŞİTAİYE

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Divan edebiyatında kış mevsimini konu olarak işleyen şiir
  2. Bir kasidenin kışı anlatan giriş bölümü

ŞAPLAMA

  1. [isim] Şaplamak işi

ŞARAPÇI

  1. [isim] Şarap yapan veya satan kimse
  2. Çok şarap içen, şaraba düşkün kimse

ŞÜPHELİ

  1. [sıfat] Kuşkulu
    • "Mazisi şüpheli kadınlarla evlenmek, insanı sonraları rahatsız eder." (Peyami Safa)
  2. Kendisinden şüphe edilen, kuşkulanılan, zanlı

ŞAPIRTI

  1. [isim] Öperken veya yemek yerken çıkan ses, şapırdama sesi
    • "Bir müddet yalnız dudakların şapırtısı işitildi." (Ercüment Ekrem Talu)

ŞEZLONG

Kelime Kökeni : Fransızca

  1. [isim] Üzerine uzanılabilecek biçimde ayarlanan, döşeme yerine bez gerilen bir tür taşınabilir koltuk
    • "Uzun parmakları ile kumral saçının saçak köklerindeki beyazları örterek şezlongu üstünde bir daha doğruldu." (Falih Rıfkı Atay)

ŞEKERSİ
...
ŞEMSİYE

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Bir sapın üzerinde esnek tellere gerilmiş, açılıp kapanabilen, yağmur ve güneşten korunmak için kullanılan, su geçirmez kumaştan yapılmış taşınabilir eşya
    • "Camın dışından şemsiyeleriyle geçen insanları seyre daldı." (Sait Faik Abasıyanık)
  2. Genellikle plajlarda, bahçelerde kullanılan büyük güneşlik
    • "Plaj şemsiyesi. Bahçe şemsiyesi."
  3. Aynı noktadan çıkan eşit uzunluktaki sapçıkların ucunda bulunan çiçek topluluğu

ŞAŞIRMA

  1. [isim] Şaşırmak işi

ŞUURSUZ

  1. [sıfat] Bilinçsiz
    • "Bir darağacı önünde gibi şuursuz, dilsiz, külçe hâlindeyim." (Refik Halit Karay)

ŞAKIMAK

  1. [nsz] Ötücü kuşlar ezgili ses çıkarmak, ötmek, şakramak, terennüm etmek
    • "Kalk dilber, gidelim bağ arasına / Şakısın bülbüller, gül incinmesin." (Karacaoğlan)
  2. Güzel şarkı söylemek veya şiir okumak
    • "Hep aşkı, hep inançları, hep yurt sevgisini şakıyan şairler vardır; ben şair olsaydım ışığın verdiği hazları söyler, hep güneşe övgüler yazardım." (Nurullah ataç)
  3. Çok konuşmak, çenesi düşmek
    • "Eskiden hiç lakırtı söylemeyen bu ihtiyar, şimdi şakıyordu." (Ömer Seyfettin)

ŞİVESİZ

  1. [sıfat] Konuşması şive özelliği taşımayan, ölçünlü dille konuşan

ŞİKAYET
...
ŞEYHLİK

  1. [isim] Şeyh olma durumu

ŞEKİLCİ

  1. [sıfat] Alışılmış kural, tutum veya davranış dışına çıkamayan, biçimci, formaliteci, formalist
    • "Şiir diline dayanan bir edebiyat, konuşma dilinden ayrıldığı ölçüde hayattan kopmak, şekilci olmak zorundadır." (Necati Cumalı)

ŞUNCASI
...
ŞEHADET

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Tanıklık, şahitlik
    • "Dünya karşısında Türk'ün kendi kendisi için yapacağı şehadet daha adamakıllı yapılmamıştır." (Abdülhak Şinasi Hisar)
  2. Yüksek bir ülkü uğrunda ölme, şehit olma

ŞİLEPÇİ
...
ŞEYTANİ

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [sıfat] Şeytanca
    • "Bir millete yapılabilecek sinsi ve şeytani hücum onun vicdanından mazisini almak, hafızasında mazisini yok etmektir." (Abdülhak Şinasi Hisar)
  2. Şeytanla ilgili

ŞUTLAMA

  1. [isim] Şutlamak işi veya durumu

Kelime Anlamları Kaynağı : Türk Dil Kurumu Güncel Türkçe Sözlüğü