Sonunda çı olan 9 harfli 34 kelime var. ÇI ile biten kelimeler listesini inceleyerek aradığınız kelimeleri bulabilirsiniz. Türkçe araştırmalarınızda, scrabble oyununda bu kelimeleri kullanabilirsiniz. Ayrıca İçinde çı olan kelimeler listesine ya da başında çı olan kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, işlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi
Harf Sayısına Göre Kelimeler
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- CAZBANTÇI
- 
    - 
                        [isim]
                    
                        Cazcı
                    
                    - "Başımı çevirip bakınca gördüm ki evin bütün uşakları, cazbantçıları, oradakiler, hepsi Mustafa'yı zapt etmişler." (Aka Gündüz)
 
 
- 
                        [isim]
                    
                        Cazcı
                    
                    
- OTOPARKÇI
- 
    - 
                        [isim]
                    
                        Otopark işleten kimse
                    
                    
 
- 
                        [isim]
                    
                        Otopark işleten kimse
                    
                    
- BULAŞIKÇI
- 
    - 
                        [isim]
                    
                        İşi kirli kapları yıkamak olan kimse
                    
                    
 
- 
                        [isim]
                    
                        İşi kirli kapları yıkamak olan kimse
                    
                    
- HACAMATÇI
- 
    - 
                        [isim]
                    
                        Hacamat yapan kimse
                    
                    
 
- 
                        [isim]
                    
                        Hacamat yapan kimse
                    
                    
- ORTALIKÇI
- 
    - 
                        [isim]
                    
                        Lokanta, gazino, pastane vb. yerlerde ayak işlerine bakan kimse
                    
                    - "Tam bu sırada yanlarından elindeki boşlarla ortalıkçı bir çocuk geçmektedir." (Tarık Buğra)
 
 
- 
                        [isim]
                    
                        Lokanta, gazino, pastane vb. yerlerde ayak işlerine bakan kimse
                    
                    
- TELGRAFÇI
- 
    - 
                        [isim]
                    
                        Telgraf gönderen görevli
                    
                    
 
- 
                        [isim]
                    
                        Telgraf gönderen görevli
                    
                    
- MÜSAVATÇI
- ...
- FÜTUHATÇI
- 
    - 
                        [isim]
                    
                        Fütuhat yapan
                    
                    - "Bütün Rumeli, ruhunun bütün fütuhatçı galeyanı ile Teselya'ya doğru akıyordu." (Yahya Kemal Beyatlı)
 
 
- 
                        [isim]
                    
                        Fütuhat yapan
                    
                    
- TARİKATÇI
- 
    - 
                        [isim]
                    
                        Tarikatları yaymak ve yaşatmak isteyen, o yolda çalışan kimse
                    
                    
- 
                    
                        Bir tarikata bağlı olan kimse
                    
                    
 
- 
                        [isim]
                    
                        Tarikatları yaymak ve yaşatmak isteyen, o yolda çalışan kimse
                    
                    
- ONDALIKÇI
- 
    - 
                        [isim]
                    
                        Onda bir pay alarak çalışan kimse
                    
                    
 
- 
                        [isim]
                    
                        Onda bir pay alarak çalışan kimse
                    
                    
- KADAYIFÇI
- 
    - 
                        [isim]
                    
                        Kadayıf yapan veya satan kimse
                    
                    
 
- 
                        [isim]
                    
                        Kadayıf yapan veya satan kimse
                    
                    
- İNKILAPÇI
- 
    - 
                        [isim]
                    
                        İnkılap yanlısı veya inkılap yapan kimse
                    
                    - "Bunlardan biri salon eğlencelerine pokeri de ilave etmiş bir genç inkılapçı idi." (Reşat Nuri Güntekin)
 
 
- 
                        [isim]
                    
                        İnkılap yanlısı veya inkılap yapan kimse
                    
                    
- ISLAHATÇI
- 
    - 
                        [isim]
                    
                        Reformcu
                    
                    
 
- 
                        [isim]
                    
                        Reformcu
                    
                    
- SUİKASTÇI
- 
    - 
                        [isim]
                    
                        Suikast yapan kimse
                    
                    
 
- 
                        [isim]
                    
                        Suikast yapan kimse
                    
                    
- İNFİRATÇI
- 
    - 
                        [isim]
                    
                        Yalnızcı
                    
                    
 
- 
                        [isim]
                    
                        Yalnızcı
                    
                    
- İKTİSATÇI
- 
    - 
                        [isim]
                    
                        Ekonomi uzmanı, ekonomist
                    
                    
 
- 
                        [isim]
                    
                        Ekonomi uzmanı, ekonomist
                    
                    
- KAFATASÇI
- 
    - 
                    
                        Kafatasçılıktan yana olan kimse, görüş
                    
                    
 
- 
                    
                        Kafatasçılıktan yana olan kimse, görüş
                    
                    
- ÇALAKAMÇI
- 
    - 
                        [zarf]
                    
                        Durmadan kamçılayarak
                    
                    - "Arabacı artık beygiri çalakamçı sürüyor." (Osman Cemal Kaygılı)
 
 
- 
                        [zarf]
                    
                        Durmadan kamçılayarak
                    
                    
- BAHARATÇI
- 
    - 
                        [isim]
                    
                        Baharat alım satımıyla uğraşan kimse, baharcı
                    
                    
 
- 
                        [isim]
                    
                        Baharat alım satımıyla uğraşan kimse, baharcı
                    
                    
- İTTİHATÇI
- 
    - 
                        [isim]
                    
                        Birleşme, birlik oluşturma yanlısı olan kimse
                    
                    
- 
                    
                        Meşrutiyet döneminde İttihat ve Terakki Cemiyeti üyesi veya yanlısı olan kimse
                    
                    - "Bu fikrimi ittihatçı arkadaşlarıma söyledim durdum fakat anlatamadım." (Falih Rıfkı Atay)
 
 
- 
                        [isim]
                    
                        Birleşme, birlik oluşturma yanlısı olan kimse
                    
                    
