Başında tali olan 22 kelime var. Tali ile başlayan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe ile ilgili araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Ayrıca İçinde tali olan kelimeler listesine ya da sonu tali ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz.
Karmaşık harflerden başında tali bulunan kelimeleri bulmak için Kelime Bulma Makinesi'ni kullanabilirsiniz.
Harf Sayısına Göre Kelimeler
TALİHSİZLİK, TALİMATNAME
TALİPLİLİK
TALİMARLI, TALİMHANE, TALİMNAME
TALİHSİZ, TALİMGAH, TALİMSİZ, TALİPLİK
TALİHLİ, TALİMAR, TALİMAT, TALİMLİ, TALİPLİ
TALİKA
TALİH, TALİK, TALİL, TALİM, TALİP
TALİ
A L T İ Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler
4 Harfli Kelimeler
TALİ
3 Harfli Kelimeler
AİT, ALİ, ALT, ATİ, İLA, İTA, TAL
2 Harfli Kelimeler
AL, AT, İL, İT, LA, TA, Tİ
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- TALİHSİZLİK
-
-
[isim]
Talihsiz olma durumu, talihi olmama durumu, şanssızlık, bahtsızlık
- "Hayatımızda çok defa talih veya talihsizlikler tesadüflerin eseridir." (Refik Halit Karay)
-
[isim]
Talihsiz olma durumu, talihi olmama durumu, şanssızlık, bahtsızlık
- TALİMATNAME
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Yönetmelik
-
[isim]
Yönetmelik
- TALİPLİLİK
- ...
- TALİMNAME
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Savaşta uygulanan türlü manevraları, araç ve gereçlerin nasıl kullanılacağını, her sınıfın görev ve davranışını belirten kuralların toplandığı kitap
-
[isim]
Savaşta uygulanan türlü manevraları, araç ve gereçlerin nasıl kullanılacağını, her sınıfın görev ve davranışını belirten kuralların toplandığı kitap
- TALİMHANE
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Uygulamalı olarak subay adayı yetiştirilen kuruluş
-
[isim]
Uygulamalı olarak subay adayı yetiştirilen kuruluş
- TALİMARLI
- ...
- TALİMSİZ
-
-
[sıfat]
Talim görmemiş
-
[sıfat]
Talim görmemiş
- TALİHSİZ
-
-
[sıfat]
Talihi ters olan, talihi kötü olan, şanssız, bahtsız (kimse)
- "Alın yazısı bu masum ve talihsizi idama mahkûm etmişti." (Hüseyin Rahmi Gürpınar)
-
[sıfat]
Talihi ters olan, talihi kötü olan, şanssız, bahtsız (kimse)
- TALİMGAH
- ...
- TALİPLİK
- ...
- TALİHLİ
-
-
[sıfat]
Talihi iyi olan, bahtı açık olan, bahtlı, şanslı
- "O devrin talihlileri gibi para sanki su olmuş, ceplerine akıyordu." (Ercüment Ekrem Talu)
-
[sıfat]
Talihi iyi olan, bahtı açık olan, bahtlı, şanslı
- TALİPLİ
-
-
[sıfat]
Talip olan, talibi bulunan, talip
-
[sıfat]
Talip olan, talibi bulunan, talip
- TALİMLİ
-
-
[sıfat]
Talim görmüş, eğitilmiş
- "Gözlerim ona dikilmiş talimli bir fino köpeği gibi büzülüp otururdum." (Yakup Kadri Karaosmanoğlu)
-
Alışık, eli yatkın
-
[sıfat]
Talim görmüş, eğitilmiş
- TALİMAR
-
Kelime Kökeni : İtalyanca
-
[isim]
Baş bodoslamasından omurgaya kadar uzanan, cıvadra donanımına desteklik etmek amacıyla konulan ekleme
-
[isim]
Baş bodoslamasından omurgaya kadar uzanan, cıvadra donanımına desteklik etmek amacıyla konulan ekleme
- TALİMAT
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Yönerge
- "Demir Bey'den beklenilen talimat gelmişti." (Refik Halit Karay)
-
Görevin gerektirdiği türlü hizmetlerin başarıyla yürütülmesi için kumandanlık, başkanlık veya daire başkanları tarafından verilen, o hizmetle ilgili sorumluluk, düzen ve ilkeleri içine alan buyruklar
-
[isim]
Yönerge
- TALİKA
-
Kelime Kökeni : Rusça
-
[isim]
Dört tekerlekli, üstü kapalı, yaylı bir tür at arabası
-
[isim]
Dört tekerlekli, üstü kapalı, yaylı bir tür at arabası
- TALİL
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Sebep gösterme
-
Tümdengelim
-
[isim]
Sebep gösterme
- TALİK
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Asma, yukarı kaldırma
-
Bir işin yapılmasını herhangi bir şarta bağlı tutma
-
Belli bir zamana bırakma, erteleme
-
Arap alfabesinde geliştirilen, yatık olarak yazılan yazı türlerinden biri
-
[sıfat]
Bu tür yazı ile yazılmış
- "... sonra üç de eski talik levha." (Yusuf Ziya Ortaç)
-
[isim]
Asma, yukarı kaldırma
- TALİM
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Öğretim
-
Alıştırma
- "Sudan çıktıktan sonra tabanca ile nişan talimi yapardık." (Yahya Kemal Beyatlı)
-
Uygulamalı olarak yapılan askerlik eğitimi
- "Eğil dağlar, eğil üstünden aşam / Yeni talim çıkmış varam alışam." (Halk türküsü)
-
[isim]
Öğretim
- TALİH
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Şans
- "Bir talih eseri olarak ondan gelen cevap benim kendi bulduklarımı tuttu." (Reşat Nuri Güntekin)
- "Her devirde talihi yaver gitmiş birisiydi." (Sait Faik Abasıyanık)
- "Bir gelinden ziyade, zalim bir nezri yerine getirmek için talihin kucağına atılmış bir kurbana benziyordu." (Ahmet Hamdi Tanpınar)
- "Talihimize küseriz ama millî menfaat prensiplerinin bizim yüzümüzden kötülenmesini istemeyiz." (Falih Rıfkı Atay)
-
[isim]
Şans