Başında ça olan 9 harfli 105 kelime var. Ça ile başlayan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe ile ilgili araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Ayrıca İçinde ça olan kelimeler listesine ya da sonu ça ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz.
Karmaşık harflerden başında ça bulunan kelimeleri bulmak için Kelime Bulma Makinesi'ni kullanabilirsiniz.
Harf Sayısına Göre Kelimeler
A Ç Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler
2 Harfli Kelimeler
AÇ
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- ÇAĞCILLIK
 - 
    
- 
                        [isim]
                    
                        Çağdaşlık
                    
                    
 
 - 
                        [isim]
                    
                        Çağdaşlık
                    
                    
 - ÇATTIRMAK
 - 
    
- 
                        [-i]
                    
                        Çatma işini yaptırmak
                    
                    
 
 - 
                        [-i]
                    
                        Çatma işini yaptırmak
                    
                    
 - ÇAÇARONCA
 - 
    
- 
                        [sıfat]
                    
                        Çaçarona yakışır (davranış)
                    
                    
 - 
                        [zarf]
                    
                        Çaçarona yakışır bir biçimde
                    
                    
 
 - 
                        [sıfat]
                    
                        Çaçarona yakışır (davranış)
                    
                    
 - ÇAĞIRTMAÇ
 - 
    
- 
                        [isim]
                    
                        Tellal
                    
                    
 
 - 
                        [isim]
                    
                        Tellal
                    
                    
 - ÇABALAMAK
 - 
    
- 
                        [nsz]
                    
                        Güç bir durumdan kurtulmaya uğraşmak
                    
                    
 - 
                    
                        Bir işi başarmak için uğraşmak, gayret etmek
                    
                    
- "Çalış, didin, çabala; aklını, bilgini ve emeğini ortaya koy, bir şeyler elde et." (Tarık Buğra)
 
 
 - 
                        [nsz]
                    
                        Güç bir durumdan kurtulmaya uğraşmak
                    
                    
 - ÇAVDARSIZ
 - 
    
- 
                        [sıfat]
                    
                        Çavdar katışmamış olan
                    
                    
 
 - 
                        [sıfat]
                    
                        Çavdar katışmamış olan
                    
                    
 - ÇALDIRMAK
 - 
    
- 
                        [nsz]
                    
                        Çalma işini yaptırmak
                    
                    
- "Bunların istedikleri çalgı çaldırmak değil, sarhoşluk etmek, ağız tadı ile kavga çıkarmaktır." (Memduh Şevket Esendal)
 
 - 
                        [-i]
                    
                        Hırsıza kaptırmak
                    
                    
- "Saatimi çaldırdım."
 
 
 - 
                        [nsz]
                    
                        Çalma işini yaptırmak
                    
                    
 - ÇATIVERME
 - 
    
- 
                        [isim]
                    
                        Çatıvermek işi
                    
                    
 
 - 
                        [isim]
                    
                        Çatıvermek işi
                    
                    
 - ÇARŞIBAŞI
 - ...
 - ÇARŞAFSIZ
 - 
    
- 
                        [sıfat]
                    
                        Üzerinde çarşaf olmayan
                    
                    
 - 
                    
                        Çarşaf giymemiş olan
                    
                    
 
 - 
                        [sıfat]
                    
                        Üzerinde çarşaf olmayan
                    
                    
 - ÇAKABİLME
 - 
    
- 
                        [isim]
                    
                        Çakabilmek işi
                    
                    
 
 - 
                        [isim]
                    
                        Çakabilmek işi
                    
                    
 - ÇAYLAKLIK
 - 
    
- 
                        [isim]
                    
                        Toyluk, deneyimsizlik, acemilik
                    
                    
 
 - 
                        [isim]
                    
                        Toyluk, deneyimsizlik, acemilik
                    
                    
 - ÇALATABAN
 - ...
 - ÇARLİSTON
 - 
    
Kelime Kökeni : İngilizce
- 
                        [isim]
                    
                        Birinci Dünya Savaşı'ndan sonra Avrupa'da yaygınlaşan dans türü
                    
                    
 - 
                    
                        Bu dansın müziği
                    
                    
- "Arkamızdan geliyor ve ıslıkla bir çarliston çalıyordu." (Aka Gündüz)
 
 - 
                    
                        Sivri uçlu, uzun ve kalın, tatlı, yeşilimsi biber, çarliston biber
                    
                    
 - 
                        [sıfat]
                    
                        İnce, uzun ve çarpıcı
                    
                    
- "Ben, bir hayalet kadar zayıf, on altı yaşında, çarliston pantolonlu, şık fesli bir mektepli efendiydim." (Sait Faik Abasıyanık)
 
 
 - 
                        [isim]
                    
                        Birinci Dünya Savaşı'ndan sonra Avrupa'da yaygınlaşan dans türü
                    
                    
 - ÇATLATMAK
 - 
    
- 
                        [-i]
                    
                        Çatlak duruma getirmek
                    
                    
- "Elindeki ustura ile çatlatacağı bu canlı yemişe baktı." (Ömer Seyfettin)
 
 - 
                    
                        Çatlamasına yol açmak
                    
                    
- "Duvarları, tavanı çatlatacak kadar şiddetli olan ve birdenbire kulağa saldıran bu ses dalgası kimsenin kulağını incitmedi." (Halide Edip Adıvar)
 
 - 
                    
                        Sabrını taşırmak
                    
                    
 - 
                    
                        Aklını kaçırmak
                    
                    
 
 - 
                        [-i]
                    
                        Çatlak duruma getirmek
                    
                    
 - ÇAĞIRTKAN
 - 
    
- 
                        [isim]
                    
                        Ötüşüyle kendi türünden olan kuşların çevresine toplanması için avcıların yararlandığı kuş, çığırtkan
                    
                    
 
 - 
                        [isim]
                    
                        Ötüşüyle kendi türünden olan kuşların çevresine toplanması için avcıların yararlandığı kuş, çığırtkan
                    
                    
 - ÇAPRAŞMAK
 - 
    
- 
                        [nsz]
                    
                        Karışık, çapraşık, çözülmez duruma gelmek
                    
                    
 - 
                    
                        İki şey birbiriyle çapraz olarak kesişmek
                    
                    
- "Döne döne çapraşan, su yolları gibi ucu." (Refik Halit Karay)
 
 
 - 
                        [nsz]
                    
                        Karışık, çapraşık, çözülmez duruma gelmek
                    
                    
 - ÇALIŞMACI
 - 
    
- 
                        [isim]
                    
                        Sağlık, yönetim bilimi gibi konularda çalışma yapan kimse
                    
                    
- "Sosyal çalışmacı."
 
 
 - 
                        [isim]
                    
                        Sağlık, yönetim bilimi gibi konularda çalışma yapan kimse
                    
                    
 - ÇAĞRILMAK
 - 
    
- 
                        [nsz]
                    
                        Çağırma işi yapılmak
                    
                    
 
 - 
                        [nsz]
                    
                        Çağırma işi yapılmak
                    
                    
 - ÇARŞAFLIK
 - 
    
- 
                        [sıfat]
                    
                        Çarşaf yapmaya elverişli olan (kumaş)
                    
                    
 
 - 
                        [sıfat]
                    
                        Çarşaf yapmaya elverişli olan (kumaş)