Sonunda zil olan 11 kelime var. ZİL ile biten kelimeler listesini inceleyerek aradığınız kelimeleri bulabilirsiniz. Türkçe araştırmalarınızda, scrabble oyununda bu kelimeleri kullanabilirsiniz. Ayrıca İçinde zil olan kelimeler listesine ya da başında zil olan kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, işlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi
Harf Sayısına Göre Kelimeler
NEVAZİL
BREZİL, MENZİL, TEHZİL, TENZİL, TERZİL
GİZİL, NAZİL, REZİL
AZİL
ZİL
L Z İ Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler
3 Harfli Kelimeler
ZİL
2 Harfli Kelimeler
İL, İZ
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- NEVAZİL
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Nezle
- "Sabah erkenden ayaza çıkarsan nevazil olursun..." (Burhan Felek)
-
[isim]
Nezle
- TENZİL
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
İndirme, azaltma, çıkartma, aşağı düşürme, aşağılama
-
[isim]
İndirme, azaltma, çıkartma, aşağı düşürme, aşağılama
- TERZİL
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Küçük düşürme
-
[isim]
Küçük düşürme
- TEHZİL
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Alaya alma
-
Ciddi bir esere alay tarzında nazire yazma, şakalı bir anlatıma çevirme
-
[isim]
Alaya alma
- BREZİL
-
Kelime Kökeni : İspanyolca
-
[isim]
Baklagillerden bazı ağaçların kırmızı boya çıkarılan odunu
-
[isim]
Baklagillerden bazı ağaçların kırmızı boya çıkarılan odunu
- MENZİL
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Yolculukta dinlenmek amacıyla durulan yer, konak
- "Tanrı yardımcı olsun gayri yolda kalana / Biz menzile vararak atları çektik hana." (Faruk Nafiz Çamlıbel)
-
İki konak arasındaki uzaklık
-
Bir günlük yol
-
Bir merminin ulaşabildiği uzaklık, erim
- "Top menzili."
-
Ordunun cephe gerisi işlerinin bütünü
- "Ne yedi ne içti, bir menzil subayının bütün gayreti ile çalıştı." (Falih Rıfkı Atay)
-
At değiştirmek veya konaklamak için kervanların ve posta tatarlarının indikleri bina veya han
-
Ok atma yarışlarında erişilen mesafe
- "Sonra yine menzil ölçülmüş, yeni bir rekor kırdığı anlaşılmıştır." (Salâh Birsel)
-
[isim]
Yolculukta dinlenmek amacıyla durulan yer, konak
- NAZİL
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[sıfat]
İnen, inmiş
-
Konaklayan
-
[sıfat]
İnen, inmiş
- GİZİL
-
-
[sıfat]
Gizli kalmış, henüz varlığı ortaya çıkmamış olan, potansiyel
-
[sıfat]
Gizli kalmış, henüz varlığı ortaya çıkmamış olan, potansiyel
- REZİL
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[sıfat]
Alçak, aşağılık
- "Sadece rezil etmekle kalmayacağım, hapse de tıktıracağım." (Peyami Safa)
- "Parmaklarının bileğime yapışacağından ve daha fazla rezil olacağımdan şüphe etmiyordum." (Reşat Nuri Güntekin)
- "Hasan, bu dediğini yapsaydı, dört başı mamur bir dayak yiyip âleme rezil rüsva olacaktı." (Osman Cemal Kaygılı)
- "Şu gömleğe bak, rezili çıkmış!" (Çetin Altan)
-
[sıfat]
Alçak, aşağılık
- AZİL
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Görevden alma
-
[isim]
Görevden alma
- ZİL
-
Kelime Kökeni : Farsça
-
[isim]
İşaret vermek, uyarmak, çağırmak için kullanılan ve bir çan ile bu çana vuran bir tokmaktan oluşan, elle veya başka düzenlerle işletilebilen araç
- "Birini buldu, ne güzel oldu diye zil takıp oynayacak mıydım?" (Ahmet Ümit)
- "... ayakta kendilerine çekidüzen veren iki taze zillerini vuruyordu." (Refik Halit Karay)
-
Birbirine çarparak ses çıkartmak için parmaklara veya tefin kasnağındaki deliklere takılan yuvarlak, metal nesne
- "Gözler kamaştıran şala, meftun eden güle / Her kalbi dolduran zile her sineden ole." (Yahya Kemal Beyatlı)
-
[isim]
İşaret vermek, uyarmak, çağırmak için kullanılan ve bir çan ile bu çana vuran bir tokmaktan oluşan, elle veya başka düzenlerle işletilebilen araç