Başında zeh olan 17 kelime var. Zeh ile başlayan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe ile ilgili araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Ayrıca İçinde zeh olan kelimeler listesine ya da sonu zeh ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz.
Karmaşık harflerden başında zeh bulunan kelimeleri bulmak için Kelime Bulma Makinesi'ni kullanabilirsiniz.
Harf Sayısına Göre Kelimeler
ZEHİRLENMEK, ZEHİRLETMEK, ZEHİRSİZLİK
ZEHİRLEMEK, ZEHİRLENİŞ, ZEHİRLENME, ZEHİRLETME, ZEHİRLİLİK
ZEHİRLEME, ZEHRETMEK, ZEHROLMAK
ZEHİRSİZ, ZEHRETME, ZEHROLMA
ZEHİRLİ
ZEHAP, ZEHİR
E H Z Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler
2 Harfli Kelimeler
EH, HE, ZE
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- ZEHİRSİZLİK
- ...
- ZEHİRLETMEK
-
-
[-i]
Zehirleme işini yaptırmak
-
[-i]
Zehirleme işini yaptırmak
- ZEHİRLENMEK
-
-
[nsz]
Zehirleme işi yapılmak veya zehirleme işine konu olmak, ağılanmak
- "Zehirlenmiş bir köpekle, kömür çarpmış bir insanın ölüşlerine bakarsanız onları kardeş sanırsınız." (Reşat Nuri Güntekin)
-
Zehre maruz kalmak
- "Dün akşam yediğim yemekten zehirlendim."
-
Zararlı düşünceler edinmek
-
[nsz]
Zehirleme işi yapılmak veya zehirleme işine konu olmak, ağılanmak
- ZEHİRLENİŞ
- ...
- ZEHİRLEMEK
-
-
[-i]
Öldürmek amacıyla yedirme, içirme vb. yollarla zehir vermek, ağılamak
-
Birine zararlı düşünceler, zararlı duygular aşılamak
- "Derdini size aktarıp arınmış, sizi zehirleyip bırakmıştır." (Haldun Taner)
-
[-i]
Öldürmek amacıyla yedirme, içirme vb. yollarla zehir vermek, ağılamak
- ZEHİRLİLİK
-
-
[isim]
Zehirli olma durumu
-
[isim]
Zehirli olma durumu
- ZEHİRLENME
-
-
[isim]
Zehirlenmek durumu
- "Gece saat dörde kadar eğlendik yahut zehirlenmenin adına eğlenti dedik." (Aka Gündüz)
-
Yılan, arı vb. sokması sonucu görülen hastalık
-
[isim]
Zehirlenmek durumu
- ZEHİRLETME
-
-
[isim]
Zehirletmek işi
-
[isim]
Zehirletmek işi
- ZEHİRLEME
-
-
[isim]
Zehirlemek işi
-
[isim]
Zehirlemek işi
- ZEHROLMAK
-
Kelime Kökeni : Farsça
-
[nsz]
Zevk almak umulurken üzüntü ile karşılaşmak
- "Bu gezinti bana zehroldu."
-
[nsz]
Zevk almak umulurken üzüntü ile karşılaşmak
- ZEHRETMEK
-
Kelime Kökeni : Farsça
-
[-i]
Tatsızlık çıkarıp üzüntüye yol açmak, bunaltmak, acı vermek, sıkmak, üzmek
- "Hayatımın sonuna kadar böyle her günümü zehredemem." (Yakup Kadri Karaosmanoğlu)
-
[-i]
Tatsızlık çıkarıp üzüntüye yol açmak, bunaltmak, acı vermek, sıkmak, üzmek
- ZEHRETME
-
-
[isim]
Zehretmek durumu
-
[isim]
Zehretmek durumu
- ZEHROLMA
-
-
[isim]
Zehrolmak durumu
-
[isim]
Zehrolmak durumu
- ZEHİRSİZ
-
-
[sıfat]
Zehirli olmayan
- "Kuyruğu kuş yuvalarına, yosunların içinde büyümüş, zehirsiz bir su yılanının ürkek tavrıyla dokunuyor." (Sait Faik Abasıyanık)
-
[sıfat]
Zehirli olmayan
- ZEHİRLİ
-
-
[sıfat]
Zehri olan
- "Zehirli mantarlar."
-
Zararlı (duygu, düşünce vb.)
-
[sıfat]
Zehri olan
- ZEHAP
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Sanma, sanı, zannetme
- "Bu oyunun kendine düşman bir partiye seçmen kazandırdığı zehabına kapılmış olacak." (Haldun Taner)
- "Kim bilir ne taraflara yorar, ne zehaplarda bulunur?" (Sermet Muhtar Alus)
-
[isim]
Sanma, sanı, zannetme
- ZEHİR
-
Kelime Kökeni : Farsça
-
[isim]
Organizmaya girdiğinde kimyasal etkisiyle fizyolojik görevleri bozan ve miktarına göre canlıyı öldürebilen madde, ağı, sem
- "Evvela bir yumruk vurdu sersemledim, sonra ağzıma bilmediğim bir zehir tıktı, işte bu zehirle bayıldım." (Falih Rıfkı Atay)
- "Bunlar, etraflarına mütemadiyen zehir saçmakta ve kendi kuruntularını ancak birtakım garip snopluklarla avutmaya çalışmaktadırlar." (Yakup Kadri Karaosmanoğlu)
-
Büyük üzüntü, acı, keder, sıkıntı
- "Dünya ile küsmüş, içi zehir dolu olarak yaşamıştı bütün gençliğini." (Necati Cumalı)
- "İçimde elim bir boşluk, aşk ve hayat ortasında derin bir yalnızlık hissiyle bütün uykum acı ve zehir kesildi." (Hüseyin Cahit Yalçın)
-
[isim]
Organizmaya girdiğinde kimyasal etkisiyle fizyolojik görevleri bozan ve miktarına göre canlıyı öldürebilen madde, ağı, sem