Başında za olan 6 harfli 24 kelime var. Za ile başlayan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe ile ilgili araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Ayrıca İçinde za olan kelimeler listesine ya da sonu za ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz.
Karmaşık harflerden başında za bulunan kelimeleri bulmak için Kelime Bulma Makinesi'ni kullanabilirsiniz.
Harf Sayısına Göre Kelimeler
A Z Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler
2 Harfli Kelimeler
AZ
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- ZARFLI
-
-
[sıfat]
Zarfı olan
- "Zarflı fincan içindeki kahveyi usul üzere tepsiden almış." (Refik Halit Karay)
-
[sıfat]
Zarfı olan
- ZAĞSIZ
-
-
[sıfat]
Kılağısız
-
[sıfat]
Kılağısız
- ZAMSIZ
-
-
[sıfat]
Fiyatı arttırılmamış
-
[sıfat]
Fiyatı arttırılmamış
- ZANGOÇ
-
Kelime Kökeni : Ermenice
-
[isim]
Kilise hizmetini gören ve çan çalan kimse
-
[isim]
Kilise hizmetini gören ve çan çalan kimse
- ZAYİAT
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Yitikler, kayıplar
-
[isim]
Yitikler, kayıplar
- ZAMBIR
- ...
- ZAHİRE
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Gereğinde kullanılmak için saklanan tahıl, aşlık
- "Zihnini, cerre çıktığı vakit toplayacağı paradan, biriktireceği zahireden başka hiçbir fikir işgal edemezdi." (Yakup Kadri Karaosmanoğlu)
-
[isim]
Gereğinde kullanılmak için saklanan tahıl, aşlık
- ZAGREB
- ...
- ZAFRAN
-
-
[isim]
Safran
-
[isim]
Safran
- ZAYİÇE
-
Kelime Kökeni : Farsça
-
[isim]
Yıldızların, belli bir zamandaki yerlerini, durumlarını gösteren çizelge
-
[isim]
Yıldızların, belli bir zamandaki yerlerini, durumlarını gösteren çizelge
- ZAMKLI
-
-
[sıfat]
Üstüne zamk sürülmüş
-
[sıfat]
Üstüne zamk sürülmüş
- ZAHİRİ
- ...
- ZANAAT
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
İnsanların maddeye dayanan gereksinimlerini karşılamak için yapılan, öğrenimle birlikte deneyim, beceri ve ustalık gerektiren iş, sınaat
- "Âşık Mehmet yalnız bir zanaat sahibi değil, bir sanatkârdı." (Yakup Kadri Karaosmanoğlu)
-
El ustalığı isteyen işler
-
[isim]
İnsanların maddeye dayanan gereksinimlerini karşılamak için yapılan, öğrenimle birlikte deneyim, beceri ve ustalık gerektiren iş, sınaat
- ZAMBAK
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Zambakgillerden, 90-100 cm yüksekliğinde, güzel ve iri çiçekli, çok yıllık bir süs bitkisi (Lilium candidum)
-
[isim]
Zambakgillerden, 90-100 cm yüksekliğinde, güzel ve iri çiçekli, çok yıllık bir süs bitkisi (Lilium candidum)
- ZAMANE
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
İçinde bulunulan zaman, dönem
- "Karısı, evin hayatını, kendisi yokken en akıllı adamlar gibi zamaneye uydurmuştu." (Ömer Seyfettin)
-
Yakınma veya hafifseme yoluyla şimdiki zaman
-
[isim]
İçinde bulunulan zaman, dönem
- ZAHTER
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Bir çeşit kekik (Thymus longicaulis)
-
[isim]
Bir çeşit kekik (Thymus longicaulis)
- ZAVİYE
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Köşe
- "Dipteki zaviyeden içeriye doğru veranda şeklinde bir girinti yapıp salonun cumba köşesine dayanır." (Halit Fahri Ozansoy)
-
Küçük tekke
-
Anlayış, görüş, bakış açısı
- "Herkes etrafındakilere hususi bir zaviyeden, sırf kendi görüşüyle bakıyor." (Hüseyin Cahit Yalçın)
-
Açı
-
[isim]
Köşe
- ZARFÇI
-
-
[isim]
Tenha bir yolda yere zarf bırakan, sonra da zarfı bulup alan kimseyi suçlayarak ve onun üstünü başını zorla arayarak zarf içindeki parayı ve o arada el çabukluğuyla diğer değerli şeyleri de alan hırsız, papelci
-
Sokaklarda iskambil kâğıtlarıyla halkı dolandıran bir tür dolandırıcı, papelci
-
[isim]
Tenha bir yolda yere zarf bırakan, sonra da zarfı bulup alan kimseyi suçlayarak ve onun üstünü başını zorla arayarak zarf içindeki parayı ve o arada el çabukluğuyla diğer değerli şeyleri de alan hırsız, papelci
- ZABITA
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Belediye hizmetlerinin güvenliğini sağlamakla görevli yönetim
- "Bir kaza veya bir cinayet müstesna, karısını kaybeden bir kocanın zabıtaya müracaatı kadar elim bir gülünçlük var mıdır?" (Aka Gündüz)
-
Belediye zabıtası
-
[isim]
Belediye hizmetlerinin güvenliğini sağlamakla görevli yönetim
- ZAĞARA
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Yakanın üzerine dikilen kürk
-
[isim]
Yakanın üzerine dikilen kürk