Sonunda yet olan 8 harfli 41 kelime var. YET ile biten kelimeler listesini inceleyerek aradığınız kelimeleri bulabilirsiniz. Türkçe araştırmalarınızda, scrabble oyununda bu kelimeleri kullanabilirsiniz. Ayrıca İçinde yet olan kelimeler listesine ya da başında yet olan kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, işlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi
Harf Sayısına Göre Kelimeler
E T Y Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler
2 Harfli Kelimeler
ET, EY, TE, YE
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- FAİKİYET
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Üstünlük
-
Yükseklik
-
[isim]
Üstünlük
- ŞAHSİYET
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[zamir]
Kişilik, belirgin özellik
- "Ben birer şahsiyetleri olan bu yalıların çoğunu dostlarım gibi tanırım." (Abdülhak Şinasi Hisar)
-
Kişi
- "Artık okuyucular için mühim bir şahsiyet olmaya başlamıştım." (Halide Edip Adıvar)
-
[zamir]
Kişilik, belirgin özellik
- FAALİYET
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Çalışkanlık, çalışma, canlılık, hareket
- "İstasyonda bir faaliyet vardı." (Aka Gündüz)
- "Sendikalar siyasi amaç güdemezler, siyasi faaliyette bulunamazlar." (Anayasa)
-
İşler durumda olma, etkinlik
- "Casusların en çok faaliyet gösterdikleri liman da burasıydı." (Feridun Fazıl Tülbentçi)
- "Bir siyasi grup, başka cinsten bir faaliyete geçmiş görünüyordu." (Reşat Nuri Güntekin)
-
[isim]
Çalışkanlık, çalışma, canlılık, hareket
- HÜRRİYET
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Özgürlük
- "Kadınlara erkeklerden ziyade hürriyet verilmesi taraftarıyım!" (Ömer Seyfettin)
-
[isim]
Özgürlük
- TEVLİYET
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Vakıf mallarına bakma görevi
-
[isim]
Vakıf mallarına bakma görevi
- ACİLİYET
- ...
- MUAFİYET
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Ayrı tutulma, kendisine uygulanmama, bağışıklık
-
Bağışıklık
-
[isim]
Ayrı tutulma, kendisine uygulanmama, bağışıklık
- ENANİYET
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Bencillik
-
[isim]
Bencillik
- SERVİYET
- ...
- SIHRİYET
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Evlenme sonucu oluşan yakınlık, akrabalık, dünürlük, hısımlık
- "Süleyman Şah, kurtuluşu Osman Oğulları ile sıhriyet peyda etmekte görüyordu." (Feridun Fazıl Tülbentçi)
-
[isim]
Evlenme sonucu oluşan yakınlık, akrabalık, dünürlük, hısımlık
- ZÜRRİYET
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Döl, soy sop, sulp
-
Çocuk
-
[isim]
Döl, soy sop, sulp
- MİLLİYET
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Millete özgü olma veya millî olma durumu, ulusallık
- "Milliyet davası."
-
Bağlı bulunan millet, tabiiyet
- "Bu adamın milliyeti nedir?"
-
[isim]
Millete özgü olma veya millî olma durumu, ulusallık
- UMUMİYET
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Genellik
-
[isim]
Genellik
- ADEMİYET
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Yokluk
-
[isim]
Yokluk
- MAHVİYET
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Alçak gönüllülük
-
[isim]
Alçak gönüllülük
- MÜLKİYET
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
İyelik, sahiplik
-
[isim]
İyelik, sahiplik
- KAVMİYET
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Bir kavmin kendine özgü özellikleri
-
Bir kimsenin bağlı olduğu kavme göre durumu
-
Kavme bağlılık
- "Ne anane ne mazi ne vatan ne kavmiyet tanırdı." (Refik Halit Karay)
-
[isim]
Bir kavmin kendine özgü özellikleri
- CİNSİYET
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Bireye, üreme işinde ayrı bir rol veren ve erkekle dişiyi ayırt ettiren yaradılış özelliği, eşey, cinslik, seks
- "Herkes, dil, ırk, renk, cinsiyet, siyasi düşünce ve benzeri sebeplerle ayrım gözetilmeksizin kanun önünde eşittir." (Anayasa)
-
[isim]
Bireye, üreme işinde ayrı bir rol veren ve erkekle dişiyi ayırt ettiren yaradılış özelliği, eşey, cinslik, seks
- TABİİYET
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Bir şeye veya bir kimseye bağlı olma, bağımlılık, bağlılık
-
Uyruk
- "Fransız tabiiyetine girivermişler o zaman." (Sait Faik Abasıyanık)
-
[isim]
Bir şeye veya bir kimseye bağlı olma, bağımlılık, bağlılık
- RESMİYET
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Resmîlik
- "Vecihe, aynı soğuk resmiyetle kısa cevaplar verdi." (Reşat Nuri Güntekin)
-
[isim]
Resmîlik