Başında yat olan 8 harfli 8 kelime var. Yat ile başlayan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe ile ilgili araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Ayrıca İçinde yat olan kelimeler listesine ya da sonu yat ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz.
Karmaşık harflerden başında yat bulunan kelimeleri bulmak için Kelime Bulma Makinesi'ni kullanabilirsiniz.
Harf Sayısına Göre Kelimeler
A T Y Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler
3 Harfli Kelimeler
TAY, YAT
2 Harfli Kelimeler
AT, AY, TA, YA
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- YATAKLIK
-
-
[sıfat]
Yatak yapmaya uygun
- "Bir kanlı katile yataklık yapmış gibi pişmanlık duyuyordu." (Peyami Safa)
-
[isim]
Üzerine yatak serilen tahta veya maden kerevet, karyola
- "Yataklığın etrafında bir şeyin dolaştığına, süründüğüne dikkat ettim." (Halit Ziya Uşaklıgil)
-
[isim]
Suçluları barındırma, gizlice yardım etme
-
[sıfat]
Yatak yapmaya uygun
- YATÇILIK
-
-
[isim]
Yat turizmiyle uğraşma
-
[isim]
Yat turizmiyle uğraşma
- YATILMAK
-
-
[nsz]
Yatma işi yapılmak
-
[nsz]
Yatma işi yapılmak
- YATIRMAK
-
-
[-i]
Bir kimsenin bir yere yatmasını sağlamak
- "Çocuğu bir kenara yatırdım ve kadını omuzlarından tutup bir taşa dayadım." (Yakup Kadri Karaosmanoğlu)
-
[-i]
Uyutmak
- "Gece beni en üst katta bir odada yatırdılar." (Ömer Seyfettin)
-
[-i]
Eğmek, yatık duruma getirmek
- "Yağmur ekinleri yatırdı."
-
[-i]
Konuk etmek
-
Parayı, işletmek amacıyla bir yere vermek
- "Eline geçen serveti ... emlaka yatırıyordu." (Ercüment Ekrem Talu)
-
Parayı bir kuruluşa vermek, teslim etmek
- "Telefon parasını PTT'ye yatırdım."
-
Bir yiyeceği korumak veya tatlandırmak amacıyla tuz, soğan, yağ vb.nde bir süre bekletmek
- "Pastırmayı çemene yatırmak."
-
[-i]
Düzeltmek, bastırmak, yassıltmak
- "Kemal Rıfat avucunun içiyle saçlarını yatırıyor." (Atilla İlhan)
-
Harcamak
- "Sınırlı hoca aylığının yarısını her ay kitaplara yatırır." (Haldun Taner)
-
[-i]
Bir kimsenin bir yere yatmasını sağlamak
- YATIŞMAK
-
-
[nsz]
Hızı, etkisi azalmak, aşırılığı geçmek
- "Vapurun gürültüsü büsbütün yatıştı." (Refik Halit Karay)
-
Coşku, sinir, korku vb.nin etkisi azalmak, geçmek, sakinleşmek
- "Nasılsın yavrum, uyuduktan sonra biraz sinirlerin yatıştı mı?" (Sermet Muhtar Alus)
-
Ayaklanma, kargaşa sakinleşmek, durulmak
- "Kargaşa yatıştı."
-
Yan yana, kucak kucağa yatmak
- "Gölgesinde koyun, kuzu yatışır / Servidir, ladindir ormanlarımız." (İ. Sağır)
-
[nsz]
Hızı, etkisi azalmak, aşırılığı geçmek
- YATMALIK
-
-
[isim]
Yatılacak yer veya bölüm
- "Bu buluşmadan az önce, çadırının yatmalığına geçmeden önce..." (Tarık Buğra)
-
[isim]
Yatılacak yer veya bölüm
- YATSILIK
- ...
- YATIRTMA
- ...