Başında yap olan 6 harfli 7 kelime var. Yap ile başlayan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe ile ilgili araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Ayrıca İçinde yap olan kelimeler listesine ya da sonu yap ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz.

Karmaşık harflerden başında yap bulunan kelimeleri bulmak için Kelime Bulma Makinesi'ni kullanabilirsiniz.

Harf Sayısına Göre Kelimeler


Kelime bulma makinesi

A P Y Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler

3 Harfli Kelimeler

PAY

2 Harfli Kelimeler

AY, PA, YA

Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.



Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)

YAPSAT

  1. [isim] Bina yapıp satma işi
    • "Bir uygarlığın üzerine biz bir yapsat mimarisi kuruyorduk." (Selim İleri)

YAPAĞI

  1. [isim] İlkbaharda kırkılan koyun tüyü, yapak

YAPICI

  1. [sıfat] Yapan, oluşturan, ortaya çıkaran, meydana getiren
  2. Önemli ve yararlı işler yapan
    • "İkisi de zeki adamdı, akıllı adamdı, yapıcı adamdı." (Yusuf Ziya Ortaç)
  3. Olumlu
    • "Yapıcı fikir. Yapıcı eleştiri."
  4. [isim] Yapı ustası

YAPBOZ

  1. [isim] Kesilmiş resim parçacıklarını birbirine uygun duruma getirerek asıl biçimi yeniden oluşturmaya dayanan bir tür çocuk oyunu

YAPRAK

  1. [isim] Bitkilerde solunum, karbon özümlenmesi, terleme vb. olayların oluştuğu, çoğu klorofilli, yeşil ve türlü biçimdeki bölümler
    • "Dökülmüş yapraklar, bozulmuş bağlar / Bülbülün konduğu dallar perişan." (Karacaoğlan)
    • "Bütün vücudu yaprak gibi titriyordu."
  2. Sarma yapılan asma yaprağı
  3. Börek, baklava vb. şeylerde yufka
    • "Bu baklavada elli yaprak var."
  4. Kitap, defter vb. şeylerde ön ve arka yüzü oluşturan kâğıtlardan her biri, varak
    • "Takvimin kapak yaprağını ve günlük yapraklarını kolayca çevirdim." (Refik Halit Karay)
  5. Kat kat ayrılabilen şeylerde kat
    • "Mermer yaprağı."
  6. Eni 50 cm, boyu 75 cm olan bayrak ölçüsü
  7. Birkaç parça eklenerek yapılan şeylerde her parça
    • "Beş yapraktan bir yelken. Eteğin arka yaprağı."

YAPILI

  1. [sıfat] Yapısı herhangi bir nitelikte olan
    • "Güzel yapılı. Sağlam yapılı."
  2. Vücudu gelişmiş, iri
    • "Yapılı bir adam."

YAPMAK

  1. [-i] Ortaya koymak, gerçekleştirmek, oluşturmak, meydana getirmek
    • "Her görevi ayrım gözetmeden aynı titizlikle yapmak başarının sırrıdır." (Çetin Altan)
    • "Onca yolu iki saatte almışlar. -Yapma!"
    • "Yapma çocuğum, saat bozulur!"
    • "Şakir Efendi'ye garaz olmuşlardı. Ona yapmadıklarını bırakmadılar." (Memduh Şevket Esendal)
  2. [nsz] Olmasına yol açmak
    • "Durgun sular sıtma yapar."
  3. [nsz] Yol almak
  4. Onarmak, tamir etmek
    • "Bozulan saatimi saatçi yaptı."
  5. [nsz] Bir şeyi başka bir şey durumuna getirmek
    • "Ayrıca terbiye edeceğim, onu yaman bir polis köpeği yapacağım." (Refik Halit Karay)
  6. Bir dileği, bir isteği yerine getirmek, uygulamak, ifa etmek
    • "Şu işi yapıver, diye yalvarmıştı da enişte engel olmuştu." (Sermet Muhtar Alus)
  7. [nsz] Bir düşünceyi, bir davranışı, bir isteği işe dönüştürmek, gerçekleştirmek
    • "Elimi ağzına götürerek sus işareti yaptım." (Refik Halit Karay)
  8. Düzenli bir duruma getirmek
    • "Yatak yapmak. Yolu yaptılar."
  9. [nsz] Üretmek
    • "Ayakkabı yapmak."
  10. [nsz] Bir harekete, işe başlamak veya bir hareketle, işle uğraşmak
    • "Koşu yapmak. Sarsıntı yapmak."
  11. Zarara yol açmak
  12. Etkili olmak
  13. [nsz] Salgılamak, çıkarmak
    • "Tükürük bezleri tükürük yapar."
  14. [-e] Dışkı çıkarmak
    • "Çocuk, altına yapmış."
  15. Gerçekleştirmek
    • "İlk ve ortaöğrenimini Anadolu'da yapmıştır." (Yusuf Ziya Ortaç)
  16. Tehdit yoluyla birini herhangi bir duruma düşürmek
    • "Ben adamı ne yaparım biliyor musun?"
  17. [-i] Evlendirmek
    • "Bu kızı sana yapacağız."
  18. [yardımcı fiil] Bir durum yaratmak
    • "Fırının harlı ateşi yanaklarını pembe pembe yapmıştı." (Nezihe Araz)
  19. [yardımcı fiil] Edinmek, sahip olmak
    • "Servet yapmak. Altın yapmak."
  20. [yardımcı fiil] Bir kimseye bir meslek kazandırmak, yetiştirmek
    • "Onu da Üsküdar'daki ambar memuru yapmak suretiyle daireden uzaklaştırdı." (Haldun Taner)
  21. [nsz] Davranmak, hareket etmek
    • "İyi yapmıyorsunuz, çocuğu çok azarlıyorsunuz. Uyumuş gibi yapmak."
  22. [nsz] Olmak
    • "Bu kış çok soğuk yaptı."

Kelime Anlamları Kaynağı : Türk Dil Kurumu Güncel Türkçe Sözlüğü