İçinde KESKİ geçen kelimeler

İçinde keski olan 11 kelime var. İçerisinde KESKİ bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında keski olan kelimeler listesine ya da Sonu keski ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi

Harf Sayısına Göre Kelimeler

15 Harfli Kelimeler

KESKİNLEŞTİRMEK

14 Harfli Kelimeler

KESKİNLEŞTİRME

12 Harfli Kelimeler

KESKİNLEŞMEK, KESKİNLETMEK

11 Harfli Kelimeler

KESKİNCİLİK, KESKİNLEŞME, KESKİNLETME

9 Harfli Kelimeler

KESKİNLİK

8 Harfli Kelimeler

KESKİNCİ

6 Harfli Kelimeler

KESKİN

5 Harfli Kelimeler

KESKİ

E K K S İ Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler

5 Harfli Kelimeler

EKSİK, KESİK, KESKİ, SİKKE

4 Harfli Kelimeler

EKSİ, ESİK, ESKİ, KESİ, SEKİ

3 Harfli Kelimeler

İSE, KEK, KES, KİK, SEK, SİK, SKİ

2 Harfli Kelimeler

EK, ES, İS, KE, Kİ, SE, Sİ

Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.

Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)

KESKİNLEŞTİRMEK

1. [-i] Keskin duruma getirmek
   • "Her uzlaşma teklifi gönüllerindeki görev duygusunu kuvvetlendirmekten, keskinleştirmekten başka bir şeye yaramadı." (Tarık Buğra)

KESKİNLEŞTİRME

1. [isim] Keskinleştirmek işi

KESKİNLEŞMEK

1. [nsz] Keskin duruma gelmek

KESKİNLETMEK

1. [-i] Keskin duruma getirmek

KESKİNCİLİK

1. [isim] Keskincinin işi

KESKİNLETME

1. [isim] Keskinletmek işi veya durumu

KESKİNLEŞME

1. [isim] Keskinleşmek işi

KESKİNLİK

1. [isim] Keskin olma durumu
   • "Hafif hafif ıslıklar çalan sesi eski keskinliğini kaybetmiştir." (Reşat Nuri Güntekin)

KESKİNCİ

1. [isim] Kalabalık yerlerde cepleri jiletle keserek hırsızlık yapan kimse

KESKİN

1. [sıfat] Çok kesici, iyi kesen
   • "Sonunda keskin bir taşı testere gibi kullanarak ipi incelte incelte kopardı." (Hüseyin Rahmi Gürpınar)
2. Tiz (ses)
   • "Bir kadın sesiydi bu. İnce ve keskin, dikkati hemen kapan ve bırakmayan bir ses." (Peyami Safa)
3. Kırıcı, incitici
   • "En yakın dostlarının bile kusurlarını keskin bir dille yüzlerine vururmuş." (Haldun Taner)
4. Etkili, sert
   • "Nihayet güneş doğdu, sis ve duman içinde çölün sabahlarında esen serin ve keskin rüzgârla üşüdük." (Falih Rıfkı Atay)
5. Acı, üzüntü veren
   • "Öyle de keskinmiş ki bu kadın, yaptığı tüm kocakarı ilaçları her hastalığı şıp diye kesiyormuş." (Muammer İzgü)
6. Zampara

KESKİ

1. [isim] Ağaç, taş, metal vb.ni yontmaya yarayan, bir ucu keskin çelik araç
2. Demir ve sac kesmek için üzerine çekiçle vurularak yürütülen keskin araç, tırnak
3. Pulluk gövdesi önüne takılan ve toprağı kesip ayıran, bıçak veya disk biçiminde çelikten yapılmış pulluk parçası