Başında ve olan 8 harfli 25 kelime var. Ve ile başlayan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe ile ilgili araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Ayrıca İçinde ve olan kelimeler listesine ya da sonu ve ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz.

Karmaşık harflerden başında ve bulunan kelimeleri bulmak için Kelime Bulma Makinesi'ni kullanabilirsiniz.

Harf Sayısına Göre Kelimeler


Kelime bulma makinesi

E V Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler

2 Harfli Kelimeler

EV, VE

Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.



Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)

VEHLETEN

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [zarf] İlk anda
  2. Ansızın

VERDİRME

  1. [isim] Verdirmek işi

VEBALSİZ
...
VEHMETME

  1. [isim] Vehmetmek işi

VEKİLLİK

  1. [isim] Vekil olma durumu, asalet karşıtı
  2. Birinin yerine iş görme yetkisi, naiplik
    • "1916 sonlarında Mustafa Kemal ikinci ordu komutan vekilliğine atanmıştır." (Falih Rıfkı Atay)
  3. Bakanlık
    • "Hükûmetten ne mebusluk ne de vekillik isteği var." (Haldun Taner)

VELHASIL

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [zarf] Kısacası
    • "Velhasıl o rüya duruyor yerli yerinde." (Yahya Kemal Beyatlı)

VELESPİT

Kelime Kökeni : Fransızca

  1. [isim] Bisiklet

VEREVİNE

  1. [zarf] Verev biçimi verilerek
    • "İpek mavi yorgan, düzgün bir biçimde verevine katlanmış, yarı yarıya açık duruyordu." (Erhan Bener)

VERİMKAR
...
VERİMSİZ

  1. [sıfat] Verimi olmayan veya az olan, yetersiz
    • "Çok verimsiz bir çalışma."

VERNİKLİ

  1. [sıfat] Verniği olan
    • "Yıllarca baktım ona; pencere kenarlarına, taş döşemelerine, vernikli tahtalarına..." (Nezihe Meriç)

VESTİYER

Kelime Kökeni : Fransızca

  1. [isim] Otel, lokanta vb. yerlerde veya evlerde şapka, palto, pardösü gibi eşyayı bırakmak ve korumak için ayrılmış yer, askılık
    • "Vestiyerde bir kadın şapkası unutulmuş olduğunu görmüştüm." (Falih Rıfkı Atay)

VESİKALI

  1. [sıfat] Belgesi olan
  2. Genelevde çalışmak için elinde resmî izin kâğıdı bulunan (kadın)
    • "İki elin kanda olsa gel diyor / Telgrafın / Nasıl unuturum seni ben / Vesikalı yârim." (Orhan Veli Kanık)

VERİLMEK

  1. [nsz] Verme işine konu olmak
    • "Geç vakit suarenin verileceği büyük konağa gittik." (Falih Rıfkı Atay)
    • "Hiç böyle okkalı enayilik ettiğin yoktu. Ne oldu sana? Gene verilmiş sadakan varmış." (Memduh Şevket Esendal)

VEZNEDAR

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Vezneci

VECİZLİK
...
VERGİSİZ

  1. [sıfat] Vergisi olmayan, vergi ödenmeyen

VESSELAM

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [ünlem] "İşte o kadar, son söz şudur" anlamlarında kullanılan bir söz
    • "İşsizlik kötü şey vesselam!" (Orhan Veli Kanık)

VERSİYON

Kelime Kökeni : Fransızca

  1. [isim] Sürüm
    • "Üç versiyon hâlinde işleyen bir oyunuma 'Lütfen Dokunmayın' adını boşuna koymamıştım." (Haldun Taner)

VEZİNSİZ

  1. [sıfat] Ölçüsü olmayan
    • "Vezinsiz şiir."
  2. Tartısız

Kelime Anlamları Kaynağı : Türk Dil Kurumu Güncel Türkçe Sözlüğü