Sonunda van olan 47 kelime var. VAN ile biten kelimeler listesini inceleyerek aradığınız kelimeleri bulabilirsiniz. Türkçe araştırmalarınızda, scrabble oyununda bu kelimeleri kullanabilirsiniz. Ayrıca İçinde van olan kelimeler listesine ya da başında van olan kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, işlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi
Harf Sayısına Göre Kelimeler
BAŞPEHLİVAN
DEVRİREVAN, TAHTIREVAN
DÖRTDİVAN, TABÜTÜVAN
ABIREVAN, BAHÇIVAN, MARSIVAN, MOLDOVAN, PEHLİVAN, ŞADIRVAN, SERDİVAN, YELKOVAN
ARGUVAN, ELDİVAN, ERGUVAN, KAKAVAN, KARAVAN, PARAVAN, PASAVAN
ERİVAN, HAYVAN, HİLVAN, KERVAN, RAHVAN, SAYVAN, SİLVAN, ŞİRVAN, TATVAN, TAYVAN, YAYVAN
AYVAN, CİVAN, DİVAN, ELVAN, EYVAN, HAVAN, İHVAN, KOVAN, REVAN, SAVAN, TAVAN, TÜVAN, UNVAN, ÜNVAN, YAVAN
VAN
A N V Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler
3 Harfli Kelimeler
VAN
2 Harfli Kelimeler
AN, AV
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- BAŞPEHLİVAN
-
Kelime Kökeni : Türkçe
-
[isim]
Birçok pehlivanı yenerek gücünü kabul ettirmiş pehlivan
-
[isim]
Birçok pehlivanı yenerek gücünü kabul ettirmiş pehlivan
- DEVRİREVAN
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Türk müziğinde bir büyük usul
-
[isim]
Türk müziğinde bir büyük usul
- TAHTIREVAN
-
Kelime Kökeni : Farsça
-
[isim]
Omuzda veya deve, fil, at vb. hayvanlara yüklenerek götürülen, üstü örtülü, insan taşınan araç
-
[isim]
Omuzda veya deve, fil, at vb. hayvanlara yüklenerek götürülen, üstü örtülü, insan taşınan araç
- TABÜTÜVAN
-
Kelime Kökeni : Farsça
-
[isim]
Güç, kuvvet, takat
- "Gün kavuşurken Handune'nin de hararet derecesi artmış, tabütüvanı tamamen kesilmişti." (Ercüment Ekrem Talu)
-
[isim]
Güç, kuvvet, takat
- DÖRTDİVAN
- ...
- MOLDOVAN
- ...
- ABIREVAN
- ...
- BAHÇIVAN
-
Kelime Kökeni : Farsça
-
[isim]
Bir bahçenin düzenlenmesi ve bakımıyla görevli kimse
- "İleride iki büklüm eğilmiş, elindeki çapayla tarhlarda çalışan bahçıvan, otomobilin gelişini görünce ağır ağır doğruldu." (Halide Edip Adıvar)
-
Geçimini bahçe ürünlerini yetiştirip satmakla sağlayan kimse
-
[isim]
Bir bahçenin düzenlenmesi ve bakımıyla görevli kimse
- PEHLİVAN
-
Kelime Kökeni : Farsça
-
[isim]
Güreşçi
-
Boylu boslu ve güçlü kimse
- "Pehlivan yapılıydı fakat yüzünü tam göremedim." (Refik Halit Karay)
-
[isim]
Güreşçi
- MARSIVAN
-
Kelime Kökeni : Farsça
-
[isim]
Sınırdaki koruma görevlisi
-
[isim]
Sınırdaki koruma görevlisi
- YELKOVAN
-
-
[isim]
Saatin, dakikaları gösteren ve akrepten daha uzun olan ibresi
- "Rengi kararmış bir saat; ne yelkovanı var, ne akrebi." (Sermet Muhtar Alus)
-
Yelin yönünü göstermek için dik bir eksene geçirilen türlü biçimlerde, hafif levha
-
Yelkovangillerden, kanatları sivri, siyahımsı veya kül rengi gövdeli bir deniz kuşu (Puffinus)
- "Şu ada senin bu ada benim / Yelkovan kuşlarının peşi sıra." (Orhan Veli Kanık)
-
[isim]
Saatin, dakikaları gösteren ve akrepten daha uzun olan ibresi
- ŞADIRVAN
-
Kelime Kökeni : Farsça
-
[isim]
Genellikle cami avlularında bulunan, çevresindeki musluklardan ve ortasındaki fıskiyeden su akan, üzeri kubbeli veya açık havuz
- "Eski cami yıkıldığı hâlde, onun şadırvan avlusu, olduğu gibi yerinde kalmış." (Yahya Kemal Beyatlı)
-
[isim]
Genellikle cami avlularında bulunan, çevresindeki musluklardan ve ortasındaki fıskiyeden su akan, üzeri kubbeli veya açık havuz
- SERDİVAN
- ...
- ARGUVAN
- ...
- ELDİVAN
- ...
- PARAVAN
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Menteşelerle birbirine bağlı birkaç parçadan oluşan ve yapılarda bazı bölümleri ayırmakta kullanılan, katlanır, taşınır çerçeveli perde
- "Merdivenin başındaki paravanın arkasında garip bir sahne gördüm." (Aka Gündüz)
-
Adından, yetkisinden, gücünden kendisine belli etmeden yararlanılan
-
[isim]
Menteşelerle birbirine bağlı birkaç parçadan oluşan ve yapılarda bazı bölümleri ayırmakta kullanılan, katlanır, taşınır çerçeveli perde
- ERGUVAN
-
Kelime Kökeni : Farsça
-
[isim]
Baklagillerden, eflatunla kırmızı arası renkte çiçek açan, güzel bir süs ağacı, deliboynuz (Cercis siliquastrum)
- "Erguvan dallarından örülmüş çardağın içi loştu iyice." (Necati Cumalı)
-
[isim]
Baklagillerden, eflatunla kırmızı arası renkte çiçek açan, güzel bir süs ağacı, deliboynuz (Cercis siliquastrum)
- KARAVAN
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Bir otomobilin arkasına takılan, hem taşıt hem konut olarak kullanılan üstü kapalı araç
-
[isim]
Bir otomobilin arkasına takılan, hem taşıt hem konut olarak kullanılan üstü kapalı araç
- PASAVAN
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Sınırdaş olan ülkelerin sınır bölgeleri içinde oturan kendi vatandaşlarına komşu bölge sınırları içinde kısa süreli dolaşmalarını sağlamak üzere verdiği belge
-
[isim]
Sınırdaş olan ülkelerin sınır bölgeleri içinde oturan kendi vatandaşlarına komşu bölge sınırları içinde kısa süreli dolaşmalarını sağlamak üzere verdiği belge
- KAKAVAN
-
-
[sıfat]
Kendini beğenmiş, sevimsiz, düşüncesiz, bilgisiz, budala
-
[sıfat]
Kendini beğenmiş, sevimsiz, düşüncesiz, bilgisiz, budala