Sonunda ti olan 6 harfli 30 kelime var. Tİ ile biten kelimeler listesini inceleyerek aradığınız kelimeleri bulabilirsiniz. Türkçe araştırmalarınızda, scrabble oyununda bu kelimeleri kullanabilirsiniz. Ayrıca İçinde ti olan kelimeler listesine ya da başında ti olan kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, işlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi
Harf Sayısına Göre Kelimeler
T İ Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler
2 Harfli Kelimeler
İT, Tİ
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- İVİNTİ
-
-
[isim]
Çabukluk, hız, sürat
-
[isim]
Çabukluk, hız, sürat
- EKİNTİ
-
-
[isim]
Ekilen şey
-
[isim]
Ekilen şey
- İRİNTİ
-
-
[isim]
Elek ve kalbur üzerinde kalan iri taneler
-
Hayvanların beğenmeyerek yemedikleri iri saman
-
[isim]
Elek ve kalbur üzerinde kalan iri taneler
- ESİNTİ
-
-
[isim]
Belli belirsiz hissedilen hafif yel, nefha
- "Güneş gene alevlendi, kavak yapraklarına türkü söyleten serin esinti dindi." (Tarık Buğra)
-
[isim]
Belli belirsiz hissedilen hafif yel, nefha
- CİBUTİ
- ...
- HEMATİ
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Kanın hemoglobin ile renklenmiş alyuvarı
- "Bir milimetreküp insan kanında 5.000.000 hemati vardır."
-
[isim]
Kanın hemoglobin ile renklenmiş alyuvarı
- ÖZENTİ
-
-
[isim]
Beğendiği bir durumda olma, beğendiği şeye benzeme çabası
- "Taklit ve özenti devri en çok bizde sürmüştür." (Falih Rıfkı Atay)
-
[isim]
Beğendiği bir durumda olma, beğendiği şeye benzeme çabası
- EZİNTİ
-
-
[isim]
Açlık etkisiyle midede duyulan tedirginlik
-
Korku veya heyecan sebebiyle duyulan eziklik, sıkıntı
-
[isim]
Açlık etkisiyle midede duyulan tedirginlik
- SÜKUTİ
- ...
- HAYATİ
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[sıfat]
Hayatla ilgili
-
Büyük önem taşıyan, önemli
- "Sanat ve kültürü canlandıracak önlemleri almayı hayati bir ödev sayıyorlar." (Haldun Taner)
-
[sıfat]
Hayatla ilgili
- VASATİ
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[sıfat]
Ortalama
- "Tıp kongresi, yaşlılık ve vasati insan ömrü üzerine eğilmiş." (Burhan Felek)
-
[sıfat]
Ortalama
- İNİLTİ
-
-
[isim]
İnleme sesi
- "Yavaş yavaş kendine gelen anne, ıstıraplı iniltileri arasında itiraz ediyordu." (Peyami Safa)
-
[isim]
İnleme sesi
- BAYATİ
-
Kelime Kökeni : Farsça
-
[isim]
Klasik Türk müziğinde uşşak dörtlüsüne buselik beşlisi katılmasıyla yapılmış eski bir makam
-
[isim]
Klasik Türk müziğinde uşşak dörtlüsüne buselik beşlisi katılmasıyla yapılmış eski bir makam
- EĞRETİ
-
-
[sıfat]
Belirli bir süre sonra kaldırılacak olan, geçici, muvakkat
- "O gün için oraya eğreti olarak getirilmişe benziyordu." (Atilla İlhan)
-
Takma
- "Eğreti diş. Eğreti bacak."
-
Belli belirsiz
-
Uyumsuz, yakışmamış
-
[zarf]
İyi yerleşmemiş, yerini bulmamış bir biçimde
- "Ayakları karada ama eğreti duruyorlar rıhtım taşları üzerinde." (Zeyyat Selimoğlu)
-
[zarf]
Üstünkörü, ciddiye almadan
- "Her işi eğreti yapar oldun, her işi ucundan tutar oldun." (Samiha Ayverdi)
-
[sıfat]
Belirli bir süre sonra kaldırılacak olan, geçici, muvakkat
- EMPATİ
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Duygudaşlık
-
[isim]
Duygudaşlık
- ÖNERTİ
-
-
[isim]
Şartlı bir önermenin şartı anlatan ön bölümü: "Duman çıkıyorsa ateş vardır" sözünde "duman çıkıyorsa" şartı bir önertidir
-
[isim]
Şartlı bir önermenin şartı anlatan ön bölümü: "Duman çıkıyorsa ateş vardır" sözünde "duman çıkıyorsa" şartı bir önertidir
- İLİNTİ
-
-
[isim]
İki şey arasında ilgi, ilişki
-
İnsanlar arasındaki bağ
- "Cemal Sahir'le aktör-seyirci ilişkisinin dışında bir ailevi ilintimiz de oldu." (Haldun Taner)
-
İç sıkıntısı
-
Seyrek dikiş, teyel
-
[isim]
İki şey arasında ilgi, ilişki
- İSPATİ
-
Kelime Kökeni : Rumca
-
[isim]
İskambil kâğıdında sinek
-
[isim]
İskambil kâğıdında sinek
- EĞİNTİ
-
-
[isim]
Eğelenen bir şeyden dökülen ince toz
- "Demir eğintisi."
-
[isim]
Eğelenen bir şeyden dökülen ince toz
- ÜZENTİ
-
-
[isim]
Manevi hazdan yoksunluk
- "Şu iftara çağrılış bile üzenti gibi geldi, kendimden sıkıldım." (Falih Rıfkı Atay)
-
[isim]
Manevi hazdan yoksunluk