Başında ter olan 6 harfli 26 kelime var. Ter ile başlayan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe ile ilgili araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Ayrıca İçinde ter olan kelimeler listesine ya da sonu ter ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz.
Karmaşık harflerden başında ter bulunan kelimeleri bulmak için Kelime Bulma Makinesi'ni kullanabilirsiniz.
Harf Sayısına Göre Kelimeler
E R T Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler
3 Harfli Kelimeler
RET, TER
2 Harfli Kelimeler
ER, ET, RE, TE
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- TERLİK
-
-
[isim]
Genellikle ev içinde giyilen, deri, naylon vb. şeylerden yapılan, arkası açık, hafif ve türlü biçimlerde ayak giysisi
- "Bu sıcak mevsimde tozlu ve yün terliklerini sürüyerek gidiyor." (Refik Halit Karay)
-
Beyaz patiskadan dikilen veya yünden örülen takke, başlık
- "Kenarları dört parmak yağ bağlamış fesinden, eski terlikten hiç farkı kalmamış." (Yakup Kadri Karaosmanoğlu)
-
[isim]
Genellikle ev içinde giyilen, deri, naylon vb. şeylerden yapılan, arkası açık, hafif ve türlü biçimlerde ayak giysisi
- TERECİ
-
-
[isim]
Tere yetiştiren veya satan kimse
-
[isim]
Tere yetiştiren veya satan kimse
- TERKİN
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Yazılmış bir şeyi çizerek silme
-
[isim]
Yazılmış bir şeyi çizerek silme
- TERFİK
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Bir kimseyi arkadaş olarak yanına alma
-
Arkadaş olarak yanına bir kimse verilme
-
[isim]
Bir kimseyi arkadaş olarak yanına alma
- TERFİH
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Ferahlatma, rahat yaşamasını sağlama, gönendirme
-
[isim]
Ferahlatma, rahat yaşamasını sağlama, gönendirme
- TERMİT
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Akkarınca
-
[isim]
Akkarınca
- TERAZİ
-
Kelime Kökeni : Farsça
-
[isim]
Bir kolun iki ucuna asılı iki kefeden oluşan tartı, mizan
- "Sanki her an bütün bir tarihi tartan hisli teraziler gibiydiler." (Abdülhak Şinasi Hisar)
-
Elektronik tartma aracı
-
İp cambazlarının dengeyi sağlamak için kullandıkları uzun sırık
-
Vücudun, asılarak veya dayanarak yere paralel bulunduğu denge duruşu
-
[isim]
Bir kolun iki ucuna asılı iki kefeden oluşan tartı, mizan
- TERHİS
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Askerlik ödevini bitirenleri ordudan bırakma
- "Polis görevlisi ile askerden yeni terhis edilmiş marangoz, peronda bir aşağı bir yukarı gidip geliyorlardı." (Haldun Taner)
-
[isim]
Askerlik ödevini bitirenleri ordudan bırakma
- TERTİP
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Uygun bir sıraya, düzene koyma, sıralama
- "Bu gece yazılacak yazım, tertip olunacak nutkum var." (Ömer Seyfettin)
- "Eski arkadaşının bir tertibe düşürüldüğünü sanmakla yanılmış." (Yakup Kadri Karaosmanoğlu)
-
Düzenleniş, sıralanış biçimi
- "Mutfağın yeni tertibi güzel olmuş."
-
Düzenleme
- "Bu zat, propagandayı tertip ve idareye memur imiş." (Atatürk)
-
Doktorun hastaya verdiği ilaç düzeni
-
Dizgi
-
Hile, düzen, komplo
-
Askere alınma dönemi
-
[isim]
Uygun bir sıraya, düzene koyma, sıralama
- TERCAN
- ...
- TERMAL
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Sıcak kaplıca suyu
-
Bu sudan yararlanma imkânı sağlayan kuruluş vb
-
[isim]
Sıcak kaplıca suyu
- TERVİÇ
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Bir düşünceyi tutma, destekleme
- "Fikir hürriyetini terviç eden teşekküller İslam memleketlerinde kökleşmiş bulunuyordu." (Asaf Halet Çelebi)
-
[isim]
Bir düşünceyi tutma, destekleme
- TERHİN
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Rehin olarak bırakma, rehine koyma, tutuya koyma
-
[isim]
Rehin olarak bırakma, rehine koyma, tutuya koyma
- TERAVİ
-
-
[isim]
Bakınız teravih
-
[isim]
Bakınız teravih
- TERGAL
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Terilen
-
[sıfat]
Bu iplikten yapılmış
- "Tergal kumaş."
-
[isim]
Terilen
- TEREKE
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Miras
- "Hâlâ eski zenginliğinin hasedini üstüne çeker ve eski terekelerinin veraset vergilerini öder." (Burhan Felek)
-
[isim]
Miras
- TERSİM
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Resmini yapma
- "Bu, resimde eşyayı hendese şekilleriyle tezlendirerek tersim etmek değil midir?" (Hüseyin Rahmi Gürpınar)
-
[isim]
Resmini yapma
- TERKİP
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Birleşim, birleştirme, bir araya getirme
-
Tamlama
- "Farsça manasız terkipler yapılıyor."
-
Bileşim
-
[isim]
Birleşim, birleştirme, bir araya getirme
- TERMİN
-
Kelime Kökeni : Almanca
-
[isim]
Belirlenmiş zaman, randevu
-
[isim]
Belirlenmiş zaman, randevu
- TERANE
-
Kelime Kökeni : Farsça
-
[isim]
Ezgi, makam, nağme
-
Çok tekrarlandığından usanç verici bir durum alan söz
- "Bu teraneleri çok işittik. Gece o terane. Araboğlu, Araboğlu, ayakları Şam'a doğru diye bir teranedir tutturuyorlardı." (Yakup Kadri Karaosmanoğlu)
-
[isim]
Ezgi, makam, nağme