Başında tartış olan 15 kelime var. Tartış ile başlayan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe ile ilgili araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Ayrıca İçinde tartış olan kelimeler listesine ya da sonu tartış ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz.
Karmaşık harflerden başında tartış bulunan kelimeleri bulmak için Kelime Bulma Makinesi'ni kullanabilirsiniz.
Harf Sayısına Göre Kelimeler
TARTIŞILABİLMEK
TARTIŞILABİLME
TARTIŞABİLMEK, TARTIŞMACILIK
TARTIŞABİLME, TARTIŞTIRMAK
TARTIŞILMAK, TARTIŞMASIZ, TARTIŞTIRMA
TARTIŞILMA, TARTIŞMACI, TARTIŞMALI
TARTIŞMAK
TARTIŞMA
TARTIŞ
A I R T T Ş Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler
6 Harfli Kelimeler
TARTIŞ
5 Harfli Kelimeler
ARTIŞ, ŞATIR, TARTI, TAŞIT, TIRAŞ
4 Harfli Kelimeler
ARIŞ, ARTI, AŞIT, ATIŞ, ŞART, ŞIRA, TART, TIRT
3 Harfli Kelimeler
ARI, ARŞ, ART, AŞI, IRA, ŞAT, TAR, TAŞ, TAT, TIR
2 Harfli Kelimeler
AR, AŞ, AT, IR, RA, TA
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- TARTIŞILABİLMEK
- ...
- TARTIŞILABİLME
- ...
- TARTIŞABİLMEK
- ...
- TARTIŞMACILIK
-
-
[isim]
Tartışmacı olma durumu
-
[isim]
Tartışmacı olma durumu
- TARTIŞABİLME
- ...
- TARTIŞTIRMAK
- ...
- TARTIŞILMAK
-
-
[nsz]
Tartışma işi yapılmak
- "Aileyi ilgilendiren bir konu tartışılırken amcasına bütün ömründe ilk ve son defa bağırıvermişti." (Tarık Buğra)
-
[nsz]
Tartışma işi yapılmak
- TARTIŞTIRMA
- ...
- TARTIŞMASIZ
-
-
[sıfat]
Tartışma götürmez
-
[sıfat]
Tartışma götürmez
- TARTIŞMACI
-
-
[isim]
Bir konu ile ilgili ayrı görüşleri savunan kimselerin her biri
- "Kamburunu gittikçe daha çıkararak tartışmacıları suspus eder." (Salâh Birsel)
-
[isim]
Bir konu ile ilgili ayrı görüşleri savunan kimselerin her biri
- TARTIŞILMA
-
-
[isim]
Tartışılmak işi
-
[isim]
Tartışılmak işi
- TARTIŞMALI
-
-
[sıfat]
Tartışma yapılan
- "Tartışmalı oturum."
-
Tartışılmakta olan, kesinleşmemiş
- "Tartışmalı bir sorun."
-
[sıfat]
Tartışma yapılan
- TARTIŞMAK
-
-
[nsz]
Bir konu üzerinde, birbirine ters olan görüş ve inançları karşılıklı savunmak
-
Ağız dalaşı yapmak, münakaşa etmek
- "Usta da ben de tartışmak istemedik adamla." (Necati Cumalı)
-
Güreşte karşı karşıya durum alıp elle birbirini yoklayarak zayıf yanlarını aramak
-
[nsz]
Bir konu üzerinde, birbirine ters olan görüş ve inançları karşılıklı savunmak
- TARTIŞMA
-
-
[isim]
Birbirine karşıt düşünceleri karşılıklı savunma
- "Karşısındakilerin tartışmaları çabuk bıraktıklarına da dikkat etmedi." (Tarık Buğra)
- "İki yandan gelen arabaların orada yolu tıkadığı tartışma götürmez." (Salâh Birsel)
- "Ateşli tartışmalara girdiği zaman bile ölçüyü kaçırmazdı." (Haldun Taner)
-
Ağız kavgası, münakaşa
- "Belki de komşulardan çekindiğinden tartışmayı kesmek gereğini duyuyor." (Haldun Taner)
-
Bir sorun üzerine sözle veya yazılı olarak karşılıklı, bazen de sertçe savunma
- "Bir yazarın eserini anlamak için onun kişiliği üzerine bilgi edinmek gerekir mi sorunu öteden beri edebiyatçılar arasında geniş tartışmalara yol açmıştır." (Abdülhak Şinasi Hisar)
-
[isim]
Birbirine karşıt düşünceleri karşılıklı savunma
- TARTIŞ
-
-
[isim]
Tartma işi veya biçimi
-
[isim]
Tartma işi veya biçimi