Başında ta olan 8 harfli 227 kelime var. Ta ile başlayan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe ile ilgili araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Ayrıca İçinde ta olan kelimeler listesine ya da sonu ta ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz.
Karmaşık harflerden başında ta bulunan kelimeleri bulmak için Kelime Bulma Makinesi'ni kullanabilirsiniz.
Harf Sayısına Göre Kelimeler
A T Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler
2 Harfli Kelimeler
AT, TA
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- TAÇLANMA
-
-
[isim]
Taçlanmak işi
-
[isim]
Taçlanmak işi
- TATLILIK
-
-
[isim]
Tatlı olma durumu
-
Sevimlilik, hoşluk, şirinlik
- "Kaba bir tatlılığı vardı konuşurken." (Yusuf Ziya Ortaç)
-
[isim]
Tatlı olma durumu
- TAVSAMAK
-
-
[nsz]
Bir iş, bir durum vb. gücünü, hızını kaybetmek, yavaşlamak, gevşemek
- "Sonra sonra ziyaretler seyrekleşti, gitgide büsbütün tavsadı." (Haldun Taner)
-
[nsz]
Bir iş, bir durum vb. gücünü, hızını kaybetmek, yavaşlamak, gevşemek
- TAHASSÜR
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Kavuşmak istenen şey veya kimse için üzülme, özlem
- "Neveser'in gönlünde elem bulaşığı bir tahassür, bir hicran..." (Atilla İlhan)
-
[isim]
Kavuşmak istenen şey veya kimse için üzülme, özlem
- TAHKİMAT
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Bir yeri düşman saldırısına karşı koyabilecek duruma getirmek için yapılan türlü haberleşme, hendek, siper vb. savunma tesisleri
-
Maden yatağında açılan bir kanalın çökmesini önlemek amacıyla sağlamlaştırma
-
[isim]
Bir yeri düşman saldırısına karşı koyabilecek duruma getirmek için yapılan türlü haberleşme, hendek, siper vb. savunma tesisleri
- TAHAKKÜM
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Baskı, zorbalık, hükmetme
- "Sen böyle karı tahakkümü altında mı kalacaksın?" (Memduh Şevket Esendal)
- "O, işbaşına geldiği zaman etrafındakilere böyle tahakküm ederdi." (Reşat Nuri Güntekin)
-
[isim]
Baskı, zorbalık, hükmetme
- TASAVVUR
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Göz önüne getirme, hayal etme, zihinde canlandırma
- "Yaya kaldırımlarını tasavvur ettiği kadar kalabalık bulmadı." (Yakup Kadri Karaosmanoğlu)
-
Tasarım
-
Düşünce, amaç, niyet, maksat, plan
- "Bütün bu tasavvurlar iskambilden bir kule gibi bir anda yıkılıvermişti." (Haldun Taner)
-
[isim]
Göz önüne getirme, hayal etme, zihinde canlandırma
- TAŞLANMA
-
-
[isim]
Taşlanmak işi
-
[isim]
Taşlanmak işi
- TADIMLIK
-
-
[sıfat]
Bir şeyin tadına bakmaya yeter miktarda olan
- "Doyumluk değil tadımlık."
-
Çok az
-
[sıfat]
Bir şeyin tadına bakmaya yeter miktarda olan
- TAHSİSAT
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Bir kimseye, bir kuruluş veya topluluğa ayrılmış para, ödenek
-
Bir işi gerçekleştirmek için ayrılmış para
- "Sonra tahsisat yoktur, gelecek sene bütçesine para konulacak diye bir lakırtı çıkardılar." (Memduh Şevket Esendal)
-
[isim]
Bir kimseye, bir kuruluş veya topluluğa ayrılmış para, ödenek
- TAHAYYÜL
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Hayalde canlandırma, sembolleştirme
- "Kapıları yeşil sabahlara açılan sıcak tahayyüllerle dolu yaz geceleri..." (Yahya Kemal Beyatlı)
- "Başka ufuklar, başka hayaller tahayyül ediyorum, yeni bir dünyaya doğmuş gibi!" (Ömer Seyfettin)
-
[isim]
Hayalde canlandırma, sembolleştirme
- TALİMSİZ
-
-
[sıfat]
Talim görmemiş
-
[sıfat]
Talim görmemiş
- TALİPLİK
- ...
- TAYİNSİZ
-
-
[sıfat]
Tayine bağlı olmaksızın
-
[sıfat]
Tayine bağlı olmaksızın
- TAKİGRAF
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Hızölçer
-
[isim]
Hızölçer
- TAKAYYÜT
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Bağlı olma, bağlanma
-
Üstüne düşme, özen gösterme
-
[isim]
Bağlı olma, bağlanma
- TAMLANAN
-
-
[isim]
Tamlamada anlamı belirtilen, açıklanan ad, belirtilen, mevsuf: Evin önü. Öğretmenin kâhyası. Elma ağacı. Yeşil kitap gibi
-
[isim]
Tamlamada anlamı belirtilen, açıklanan ad, belirtilen, mevsuf: Evin önü. Öğretmenin kâhyası. Elma ağacı. Yeşil kitap gibi
- TAPTIRMA
-
-
[isim]
Taptırmak işi veya durumu
-
[isim]
Taptırmak işi veya durumu
- TAŞLIÇAY
- ...
- TAKKESİZ
-
-
[sıfat]
Takkesi olmayan
-
[sıfat]
Takkesi olmayan