Sonunda t olan 4 harfli 175 kelime var. T harfi ile biten kelimeler listesini inceleyerek aradığınız kelimeleri bulabilirsiniz. Türkçe araştırmalarınızda, scrabble oyununda bu kelimeleri kullanabilirsiniz. Ayrıca İçinde t harfi olan kelimeler listesine ya da başında t harfi olan kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, işlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi
Harf Sayısına Göre Kelimeler
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- FLİT
-
Kelime Kökeni : İngilizce
-
[isim]
Sinek, sivrisinek vb. böcekleri öldürmek için püskürtülen ilaç
-
Bu ilacı havaya püskürten araç
-
[isim]
Sinek, sivrisinek vb. böcekleri öldürmek için püskürtülen ilaç
- MUİT
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Okullarda çocukları çalıştırmakla görevli kimse, öğretmen yardımcısı
-
[isim]
Okullarda çocukları çalıştırmakla görevli kimse, öğretmen yardımcısı
- AMİT
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Amonyağın hidrojeni yerine bir asit kökünün geçmesiyle oluşan birleşiklerin sınıf adı
-
[isim]
Amonyağın hidrojeni yerine bir asit kökünün geçmesiyle oluşan birleşiklerin sınıf adı
- İÇİT
-
-
[isim]
İçilecek şey
-
[isim]
İçilecek şey
- HÖST
-
-
[ünlem]
At, katır, sığır vb. hayvanları, özellikle öküzü durdurmak için kullanılan bir seslenme sözü
- "Höst, höst, diye bağırdı. At oralı olmadı." (Abbas Sayar )
-
Bir kimseyi uyarmak için kullanılan bir seslenme sözü
-
[ünlem]
At, katır, sığır vb. hayvanları, özellikle öküzü durdurmak için kullanılan bir seslenme sözü
- MİAT
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Bir şeyin yapılması için tanınan süre
- "Bakkalın veresiyeyi kestiği bir gün, artık bu işin miadı geldiğine kanaat ederek satış hususunda ısrar edecek olmuş." (Abdülhak Şinasi Hisar)
-
Bir şeyin yerine yenisinin verilebilmesi için kabul edilmiş bulunan süre, kullanma süresi
- "Asker ayakkabısının miadı altı aydır."
-
[isim]
Bir şeyin yapılması için tanınan süre
- ÜMİT
-
Kelime Kökeni : Farsça
-
[isim]
Umma, beklenti, umut
- "Büyük bir ümit, sevinç ve heyecan içinde şu mektubu yazdım." (Aka Gündüz)
- "Hem ne güzeldi sesindeki yankı / Ben oraya ümitlerimi bağladımdı." (Behçet Necatigil)
- "... ve Cemil'in bu sözleri kalplerde hiç olmazsa yarın için biraz ümit bırakıyordu." (Yakup Kadri Karaosmanoğlu)
- "Geceyi oldukça rahat geçireceğinizi ümit ederim." (Refik Halit Karay)
-
[isim]
Umma, beklenti, umut
- HOŞT
-
-
[ünlem]
Köpekleri ürkütüp kaçırmak için çıkarılan ses
-
[ünlem]
Köpekleri ürkütüp kaçırmak için çıkarılan ses
- TEST
-
Kelime Kökeni : İngilizce
-
[isim]
Bir kimsenin, bir topluluğun doğal veya sonradan kazanılmış yeteneklerini, bilgi ve becerilerini ölçmeye ve anlamaya yarayan sınama
-
Doğru cevabın seçenekler arasından bulunmasına dayanan bir sınav türü
- "O gün üniversite test sınavında kazanamadığını öğrenmiştir." (Haldun Taner)
-
Biyolojik bir işlevi veya değişmez bir niteliği incelenen bireyin tepkisini, örnek olarak alınan normal bireyinkiyle karşılaştırarak ölçmeye ve değerlendirmeye yarayan yoklama
- "Bilimsel testler karganın attan daha zeki olduğunu saptayalı hanidir." (Haldun Taner)
-
Bir hastalığın varlığını ve niteliğini anlamak için yapılan laboratuvar araştırması
-
[isim]
Bir kimsenin, bir topluluğun doğal veya sonradan kazanılmış yeteneklerini, bilgi ve becerilerini ölçmeye ve anlamaya yarayan sınama
- AĞIT
-
-
[isim]
Ölenin iyi niteliklerini, ölümünden duyulan acıyı dile getirerek ağlama biçimi
- "Çadırı önünde, kanlı gömleği ortaya alıp ağıt yaktılar sabaha kadar." (Yahya Kemal)
-
Gelin olan bir kızın arkasından niteliklerini sayıp dökerek ağlama
-
Ölen bir kimsenin gençliğini, güzelliğini, iyiliklerini, değerlerini, arkada bıraktıklarının acılarını, büyük felaketlerin acılı etkilerini dile getiren söz veya okunan ezgi, yazılan yazı, sagu, mersiye
- "Rahman'ın sazı susmuş, okuduğu ağıt bitmiştir." (Yakup Kadri Karaosmanoğlu)
-
[isim]
Ölenin iyi niteliklerini, ölümünden duyulan acıyı dile getirerek ağlama biçimi
- AŞIT
-
-
[isim]
Siper, kuytu yer
-
Aşılacak yer
-
Dağ geçidi
-
[isim]
Siper, kuytu yer
- PUNT
-
Kelime Kökeni : İtalyanca
-
[isim]
Bir şey için uygun zaman, fırsat
- "O döner dönmez bir punduna getirip tanıştırayım sizi." (Atilla İlhan)
-
[isim]
Bir şey için uygun zaman, fırsat
- VİRT
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Dinî bir sözü sürekli tekrarlama
-
Çok tekrarlama, diline dolama
-
[isim]
Dinî bir sözü sürekli tekrarlama
- FERT
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Birey
- "Mustafa Kemal bir fert değil, bir timsaldir." (Yahya Kemal Beyatlı)
-
[isim]
Birey
- MAYT
- ...
- ADAT
- ...
- MURT
-
Kelime Kökeni : Farsça
-
[isim]
Mersin ağacının yazın olgunlaşan, bezelye büyüklüğünde, morumsu siyah, çeşitli hastalıkların tedavisinde kullanılan meyvesi
- "Engin dallardan murt yemezdi. Onun alacağı kız ya çok zengin ya da tanınmış bir aileye mensup olmalıydı." (Orhan Kemal)
-
[isim]
Mersin ağacının yazın olgunlaşan, bezelye büyüklüğünde, morumsu siyah, çeşitli hastalıkların tedavisinde kullanılan meyvesi
- UĞUT
-
-
[isim]
Çimlenmiş buğdayın kaynatılmasıyla yapılan bir çeşit yemek
-
[isim]
Çimlenmiş buğdayın kaynatılmasıyla yapılan bir çeşit yemek
- ANIT
-
-
[isim]
Önemli bir olayın veya büyük bir kişinin gelecek kuşaklarca tarih boyunca anılması için yapılan, göze çarpacak büyüklükte, sembol niteliğinde yapı, abide
- "... sergi alanının dışında bir de füze araştırmalarının anıtı var." (Haldun Taner)
-
Önemi ve değeri çok olan eser
-
[isim]
Önemli bir olayın veya büyük bir kişinin gelecek kuşaklarca tarih boyunca anılması için yapılan, göze çarpacak büyüklükte, sembol niteliğinde yapı, abide
- KURT
-
-
[isim]
Köpekgillerden, Avrupa, Asya ve Kuzey Amerika'da yaşayan, postu gri sarı renkli, yırtıcı, etçil memeli hayvan (Canis lupus)
- "Kurdun oğlu akıbet kurt olur, demiş ve bu söz beş muallimin meslek ve ilim haysiyetine dokunmuştur." (Reşat Nuri Güntekin)
-
Bir yeri, bir şeyi iyi bilen
-
[sıfat]
İşini iyi bilen, aldanmaz, kurnaz
- "Deminden beri sus pus olmuş, fırsat bekleyen kurt müşterilerin ilk defa sesi duyuluyor." (Haldun Taner)
-
[isim]
Köpekgillerden, Avrupa, Asya ve Kuzey Amerika'da yaşayan, postu gri sarı renkli, yırtıcı, etçil memeli hayvan (Canis lupus)