Başında t olan 6 harfli 516 kelime var. T harfi ile başlayan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe ile ilgili araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Ayrıca İçinde t harfi olan kelimeler listesine ya da sonu t harfi ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz.
Karmaşık harflerden başında t bulunan kelimeleri bulmak için Kelime Bulma Makinesi'ni kullanabilirsiniz.
Harf Sayısına Göre Kelimeler
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- TAKTİK
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Türlü savaş araçlarını belli bir sonuca ulaşmak amacıyla etkili biçimde birleştirerek ve kullanarak kara, deniz veya hava savaşını yönetme sanatı
- "Artık yapacak işleri kalmamış da afyon kaçakçılarına, karaborsa gangsterlerine taktik vermeye kalkmışlar." (Halide Edip Adıvar)
-
İstenen sonuca ulaşmak amacıyla izlenen yol ve kullanılan yöntemlerin tümü
- "Hayatında ilk ve son defa başvurduğu taktik de bu oldu." (Tarık Buğra)
-
[isim]
Türlü savaş araçlarını belli bir sonuca ulaşmak amacıyla etkili biçimde birleştirerek ve kullanarak kara, deniz veya hava savaşını yönetme sanatı
- TALİKA
-
Kelime Kökeni : Rusça
-
[isim]
Dört tekerlekli, üstü kapalı, yaylı bir tür at arabası
-
[isim]
Dört tekerlekli, üstü kapalı, yaylı bir tür at arabası
- TENFİZ
- ...
- TAHDİT
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Sınırlama, çevreleme, çevresini daraltma
-
[isim]
Sınırlama, çevreleme, çevresini daraltma
- TRAPEZ
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Alt uçlarına bir çubuk bağlanmış bulunan iki düşey ipten yapılmış salıncağa benzer bir jimnastik aracı
- "En zararsız oyun da sokak kapısının kol demirinde saatlerce süren trapez idmanlarıydı." (Yakup Kadri Karaosmanoğlu)
-
Bu araçla gösteri yapan sanatçı, trapezci
-
[isim]
Alt uçlarına bir çubuk bağlanmış bulunan iki düşey ipten yapılmış salıncağa benzer bir jimnastik aracı
- TAHMİN
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Yaklaşık olarak değerlendirme, oranlama
-
Akla, sezgiye veya bazı verilere dayanarak gelecek bir şeyi, olayı kestirme
- "Herhangi bir milletten bir elçilik memuru görsem derhâl mesleğini tahmin ederim." (Halide Edip Adıvar)
- "Ancak yirmi beş yaşlarında tahmin olunabilirdi." (Ömer Seyfettin)
-
Önceden kestirilen, düşünülen şey
- "Tahminlerinde yanılmaz."
-
[isim]
Yaklaşık olarak değerlendirme, oranlama
- TESPİT
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Bir şeyi sağlam bir biçimde yerleştirme, yerinden oynamaz duruma getirme, saptama
-
Bir durumu kuşkuya düşürmeyecek biçimde gösterme
- "Hayal meyal seçtiklerini isabetle tespit edemezler." (Abdülhak Şinasi Hisar)
-
Belirleme
-
[isim]
Bir şeyi sağlam bir biçimde yerleştirme, yerinden oynamaz duruma getirme, saptama
- TUĞRUL
-
-
[isim]
Çakırdoğan
-
[isim]
Çakırdoğan
- TÜNMEK
-
-
[nsz]
Hava kararıp gece olmak
-
[nsz]
Hava kararıp gece olmak
- TEDAVİ
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
İlaç vb. ile hastalığı iyi etme, iyileştirme, sağaltım, sağaltma
- "Hastadır diye tedavisine koşanların haddi hesabı yoktu." (Yakup Kadri Karaosmanoğlu)
-
Aksayan bir şeyi düzeltme, iyileştirme
- "Artık geri dönmek, istemeden açtığım yarayı tedavi etmek zamanı gelmişti." (Reşat Nuri Güntekin)
-
[isim]
İlaç vb. ile hastalığı iyi etme, iyileştirme, sağaltım, sağaltma
- TIRINK
-
-
[isim]
Sert bir yüzeye çarpan para vb. metal bir nesnenin çıkardığı ses
-
[isim]
Sert bir yüzeye çarpan para vb. metal bir nesnenin çıkardığı ses
- TUĞBAY
-
-
[isim]
Tugay komutanlığı yapan albay
-
[isim]
Tugay komutanlığı yapan albay
- TEKİLA
-
Kelime Kökeni : İngilizce
-
[isim]
Sert bir Meksika içkisi
-
[isim]
Sert bir Meksika içkisi
- TÜRKÇÜ
- ...
- TÜVANA
-
Kelime Kökeni : Farsça
-
[sıfat]
Kuvvetli, dinç, canlı
- "Ortada birtakım genç, tüvana adamlar soyunmuş, dökünmüş duruyorlar." (Memduh Şevket Esendal)
-
[sıfat]
Kuvvetli, dinç, canlı
- TANITI
-
-
[isim]
İletişim araçları yoluyla tanıtma işi
-
Duvar duyurusu
-
[isim]
İletişim araçları yoluyla tanıtma işi
- TAZECE
-
-
[sıfat]
Tazeye yakın, taze gibi
-
[sıfat]
Tazeye yakın, taze gibi
- TEAKUP
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Art arda gelme
-
[isim]
Art arda gelme
- TİLMİZ
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Öğrenci
-
[isim]
Öğrenci
- TONLUK
-
-
[sıfat]
Herhangi bir ton hacminde olan
- "Üç tonluk kamyon."
-
[sıfat]
Herhangi bir ton hacminde olan