Başında süpü olan 15 kelime var. Süpü ile başlayan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe ile ilgili araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Ayrıca İçinde süpü olan kelimeler listesine ya da sonu süpü ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz.
Karmaşık harflerden başında süpü bulunan kelimeleri bulmak için Kelime Bulma Makinesi'ni kullanabilirsiniz.
Harf Sayısına Göre Kelimeler
SÜPÜRGECİLİK, SÜPÜRÜVERMEK
SÜPÜRÜVERME
SÜPÜRGELİK, SÜPÜRGESİZ, SÜPÜRÜLMEK
SÜPÜRGECİ, SÜPÜRGELİ, SÜPÜRTMEK, SÜPÜRÜLME
SÜPÜRMEK, SÜPÜRTME
SÜPÜRGE, SÜPÜRME, SÜPÜRÜŞ
P S Ü Ü Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler
2 Harfli Kelimeler
SÜ, ÜS
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- SÜPÜRGECİLİK
-
-
[isim]
Süpürge alıp satma veya sokak süpürme işi
-
[isim]
Süpürge alıp satma veya sokak süpürme işi
- SÜPÜRÜVERMEK
- ...
- SÜPÜRÜVERME
- ...
- SÜPÜRÜLMEK
-
-
[nsz]
Süpürme işi yapılmak
- "Yaya kaldırımının iki tarafına yar gibi karlar süpürülmüş tenha bir sokakta idi." (Sait Faik Abasıyanık)
-
[nsz]
Süpürme işi yapılmak
- SÜPÜRGELİK
-
-
Süpürge yapmaya elverişli olan çalı, bitki vb
-
Yapıların içinde, duvarların döşemeyle birleştiği yerde tabandan 10-15 cm yüksek, dışarıya çıkıntılı ağaç, mermer veya mozaik kuşak
-
Süpürge yapmaya elverişli olan çalı, bitki vb
- SÜPÜRGESİZ
- ...
- SÜPÜRTMEK
-
-
[-i]
Süpürme işini yaptırmak
- "Orta hizmetini bile ona gördürüyor, koca evi ona sildirip süpürtüyordu." (Ömer Seyfettin)
-
[-i]
Süpürme işini yaptırmak
- SÜPÜRÜLME
-
-
[isim]
Süpürülmek işi veya durumu
-
[isim]
Süpürülmek işi veya durumu
- SÜPÜRGELİ
- ...
- SÜPÜRGECİ
-
-
[isim]
Süpürge yapan veya satan kimse
-
Sokak süpürücüsü
-
[isim]
Süpürge yapan veya satan kimse
- SÜPÜRMEK
-
-
[-i]
Bir şeyin, bir yerin üstündeki çer çöp, toz toprak vb. şeyleri süpürge, fırça veya başka bir araçla toplamak, temizlemek
- "Dükkânların önünü çocuklar süpürür." (Sait Faik Abasıyanık)
-
Çıkarıp atmak, kovmak
- "Yanında binlerce kurbanlık ile / Süpürdü düşmanı, bastı dayağı." (Âşık Veysel)
-
Tüketmek, bitirmek
- "Tatlıya öyle düşkünmüş ki geceleri usulcacık kalkar, tel dolaptaki muhallebiyi, revaniyi, kadayıfı ne bulursa hepsini süpürürmüş." (Peyami Safa)
-
[-i]
Bir şeyin, bir yerin üstündeki çer çöp, toz toprak vb. şeyleri süpürge, fırça veya başka bir araçla toplamak, temizlemek
- SÜPÜRTME
-
-
[isim]
Süpürtmek işi veya durumu
-
[isim]
Süpürtmek işi veya durumu
- SÜPÜRGE
-
-
[isim]
Süpürme işinde kullanılan araç
- "Hasta bakıcının elinden süpürgeyi kaparak ut gibi çalmaya başlamış." (Reşat Nuri Güntekin)
-
Elektrik süpürgesi
-
[isim]
Süpürme işinde kullanılan araç
- SÜPÜRME
-
-
[isim]
Süpürme işi
-
[isim]
Süpürme işi
- SÜPÜRÜŞ
-
-
[isim]
Süpürme işi veya biçimi
-
[isim]
Süpürme işi veya biçimi