Başında sü olan 5 harfli 49 kelime var. Sü ile başlayan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe ile ilgili araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Ayrıca İçinde sü olan kelimeler listesine ya da sonu sü ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz.
Karmaşık harflerden başında sü bulunan kelimeleri bulmak için Kelime Bulma Makinesi'ni kullanabilirsiniz.
Harf Sayısına Göre Kelimeler
S Ü Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler
2 Harfli Kelimeler
SÜ, ÜS
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- SÜBYE
-
Kelime Kökeni : Rumca
-
[isim]
Mürekkep balığı
-
Badem içi, ezilmiş sarımsak, kavun çekirdeği vb.nden yapılan boza koyuluğunda sıvı
- "Yoğurdun içine havanda tuz karıştırılarak dövülmüş, sübye kıvamına getirilmiş diş sarımsak eklenir." (Aydın Boysan)
-
[isim]
Mürekkep balığı
- SÜĞME
- ...
- SÜNME
-
-
[isim]
Sünmek işi
-
[isim]
Sünmek işi
- SÜRME
-
-
[isim]
Sürmek işi
-
Kapı kanadını içeriden kapama, dolap kapağını yerinde tutma vb. işlere yarayan ve yuvası içinde ileri geri sürülebilen sistem, sürgü
- "Kapıyı kapadı. Üstünde anahtar ve sürme yoktu." (Peyami Safa)
-
Masa ve dolapta küçük çekmece
-
[sıfat]
Sürülerek kullanılan
- "Sürme kapı. Sürme kapak."
-
[isim]
Sürmek işi
- SÜMÜK
-
-
[isim]
Sümük doku hücrelerinin ve üzerinde bulunan bezlerin, doku yüzünde nemli, akıcı, kaygan bir tabaka oluşturan salgısı
-
[isim]
Sümük doku hücrelerinin ve üzerinde bulunan bezlerin, doku yüzünde nemli, akıcı, kaygan bir tabaka oluşturan salgısı
- SÜZGÜ
-
-
[isim]
Delikli çanak
-
Balıkçı kepçesi
-
Fide sulamak için tenekeden yapılan, ucunda süzgeci olan kap
-
[isim]
Delikli çanak
- SÜSLÜ
-
-
[sıfat]
Süsü olan, süslenmiş, bezenmiş
- "Geniş, süslü karyola köşede duruyordu." (Memduh Şevket Esendal)
-
Süslenmeye, süse çok düşkün olan
- "Süslü bir kadın."
-
[sıfat]
Süsü olan, süslenmiş, bezenmiş
- SÜTRE
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Perde, örtü
-
Evde veya açık alanda namaz kılarken öne konulan nesne
-
Düşman gözünden ve ateşinden korunmaya yarar doğal veya yapma siper
-
[isim]
Perde, örtü
- SÜSEN
-
Kelime Kökeni : Farsça
-
[isim]
Süsengillerden, yaprakları kılıç biçiminde, çiçekleri iri ve mor renkli, güzel görünüşlü ve kokulu, çok yıllık bir süs bitkisi, susam (İris germanica)
-
[isim]
Süsengillerden, yaprakları kılıç biçiminde, çiçekleri iri ve mor renkli, güzel görünüşlü ve kokulu, çok yıllık bir süs bitkisi, susam (İris germanica)
- SÜSME
-
-
[isim]
Süsmek işi
-
[isim]
Süsmek işi
- SÜREÇ
-
-
[isim]
Aralarında birlik olan veya belli bir düzen veya zaman içinde tekrarlanan, ilerleyen, gelişen olay ve hareketler dizisi, vetire, proses
- "Kitaba aldığım bu yazılar, gerçekte siyasal kavgamın gelişme sürecinde önemli bir tavır takınmayı vurgulamaktadır." (Atilla İlhan)
-
[isim]
Aralarında birlik olan veya belli bir düzen veya zaman içinde tekrarlanan, ilerleyen, gelişen olay ve hareketler dizisi, vetire, proses
- SÜRÜM
-
-
[isim]
Bir ticaret malının satılır olması, revaç
- "Bu malın sürümü yoktur."
-
Bir paranın geçer olması, tedavül
- "Bu para sürümden kaldırıldı."
-
Devletçe para, senet ve tahvil çıkarma, piyasaya sürme, emisyon
-
Değişik biçim, versiyon
-
[isim]
Bir ticaret malının satılır olması, revaç
- SÜREM
- ...
- SÜZÜŞ
- ...
- SÜMEK
-
-
[isim]
Eğirilmek için temizlenmiş, taranmış yumak biçiminde yün
-
[isim]
Eğirilmek için temizlenmiş, taranmış yumak biçiminde yün
- SÜRUR
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Sevinç
- "Dilde gam var şimdilik lütfeyle gelme ey sürur / Olamaz bir hanede mihman mihman üstüne." (Rasih)
-
[isim]
Sevinç
- SÜMEN
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Üzerinde yazı yazmaya, arasında evrak saklamaya yarayan deri kaplı altlık
- "... yazıhanenin sümeni üzerinde, ona gerekli kâğıtları imzalatırken..." (Atilla İlhan)
-
[isim]
Üzerinde yazı yazmaya, arasında evrak saklamaya yarayan deri kaplı altlık
- SÜVEN
-
-
[isim]
Bozuk ve gevşek arazide veya göçük açmada bağ direklerinin üst ve yanından arazi içine çakılarak sürülen ucu sivri direk veya kama
-
[isim]
Bozuk ve gevşek arazide veya göçük açmada bağ direklerinin üst ve yanından arazi içine çakılarak sürülen ucu sivri direk veya kama
- SÜRAT
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Hızlılık, çabukluk, ivinti
-
Hız
-
[isim]
Hızlılık, çabukluk, ivinti
- SÜRGÜ
-
-
[isim]
Kapının kapanması için arkasına yatay olarak yerleştirilen demir veya ağaç kol, tırkaz, sürme
-
Sürülmüş tarlayı bastırmak ve düzeltmek için kullanılan, taştan veya ağaç kütüğünden tarım aracı, tapan
-
Sıvayı bastırıp düzeltmek için kullanılan büyük mala
-
Hastanın büyük ve küçük abdestini yapabilmesi için altına sürülen kap
-
Çoğu kez bölümlere ayrılmış bir çubuk üzerinde veya bir cetvelin, bir kumpasın ortasına açılmış bir oluk içinde kayabilen sivri uç veya küçük lama
-
[isim]
Kapının kapanması için arkasına yatay olarak yerleştirilen demir veya ağaç kol, tırkaz, sürme