Başında sü olan 5 harfli 49 kelime var. Sü ile başlayan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe ile ilgili araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Ayrıca İçinde sü olan kelimeler listesine ya da sonu sü ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz.
Karmaşık harflerden başında sü bulunan kelimeleri bulmak için Kelime Bulma Makinesi'ni kullanabilirsiniz.
Harf Sayısına Göre Kelimeler
S Ü Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler
2 Harfli Kelimeler
SÜ, ÜS
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- SÜSME
-
-
[isim]
Süsmek işi
-
[isim]
Süsmek işi
- SÜMEN
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Üzerinde yazı yazmaya, arasında evrak saklamaya yarayan deri kaplı altlık
- "... yazıhanenin sümeni üzerinde, ona gerekli kâğıtları imzalatırken..." (Atilla İlhan)
-
[isim]
Üzerinde yazı yazmaya, arasında evrak saklamaya yarayan deri kaplı altlık
- SÜPER
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[sıfat]
Nitelik, nicelik ve derece bakımından üstün olan
-
Belli bir normun üstünde olan
-
[sıfat]
Nitelik, nicelik ve derece bakımından üstün olan
- SÜRUR
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Sevinç
- "Dilde gam var şimdilik lütfeyle gelme ey sürur / Olamaz bir hanede mihman mihman üstüne." (Rasih)
-
[isim]
Sevinç
- SÜRRE
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Osmanlı padişahlarının her yıl Mekke ve Medine'ye gönderdikleri para ve armağanlar
-
[isim]
Osmanlı padişahlarının her yıl Mekke ve Medine'ye gönderdikleri para ve armağanlar
- SÜZME
-
-
[isim]
Süzmek işi
-
[sıfat]
Süzülmüş olan, süzülerek elde edilen
- "Süzme bal. Süzme yoğurt."
-
[sıfat]
Kötü, aşağılık, malın gözü (kimse)
-
[sıfat]
Katışıksız, saf
- "Son derece zeki babalardan süzme salak oğulların çıktığı görülmüştü." (Atilla İlhan)
-
[isim]
Süzmek işi
- SÜKUT
- ...
- SÜNME
-
-
[isim]
Sünmek işi
-
[isim]
Sünmek işi
- SÜSLÜ
-
-
[sıfat]
Süsü olan, süslenmiş, bezenmiş
- "Geniş, süslü karyola köşede duruyordu." (Memduh Şevket Esendal)
-
Süslenmeye, süse çok düşkün olan
- "Süslü bir kadın."
-
[sıfat]
Süsü olan, süslenmiş, bezenmiş
- SÜNGÜ
-
-
[isim]
Tüfek namlusunun ucuna takılan küçük kılıç biçiminde delici silah
- "Cephane suyunu çekti. Süngü hücumuna kalkılacak." (Atilla İlhan)
-
Mezar başına nişan olarak dikilen sırık
-
Isıtma kazanında kömürün karıştırılmasını sağlayan demir çubuk
-
Kavlakları düşürmek için kullanılan sivri uçlu, uzun çelik çubuk
-
[isim]
Tüfek namlusunun ucuna takılan küçük kılıç biçiminde delici silah
- SÜTRE
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Perde, örtü
-
Evde veya açık alanda namaz kılarken öne konulan nesne
-
Düşman gözünden ve ateşinden korunmaya yarar doğal veya yapma siper
-
[isim]
Perde, örtü
- SÜTUN
-
Kelime Kökeni : Farsça
-
[isim]
Herhangi bir maddeden yapılan, zaman zaman üstünde çıkıntılı bir bölüm olan, genellikle bir altlığa, bazen doğrudan doğruya yere dayalı silindir biçiminde düşey destek, kolon
- "Terasın mermer sütunlarından birine dayanmış, sessiz sedasız bana baktığını görüyorum." (Reşat Nuri Güntekin)
- "Sanat dergilerinden biri bir ara, genç şairlere sütunlarını açmıştı." (Bedri Rahmi Eyuboğlu)
-
Gazete, dergi, kitap vb. yazılı şeylerde, sayfanın yukarıdan aşağıya doğru ayrılmış olduğu dar bölümlerden her biri, kolon
- "Böyle misaller sayıp dökmek gerekse satırlar değil, sütunlar dolar." (Ruşen Eşref Ünaydın)
-
Alt alta sıralanmış şeyler dizisi
- "Rakam sütunu."
-
Oldukça yükseğe çıkan ve silindire benzeyen şey
- "Alev sütunu. Su sütunu."
-
Bir tablo veya grafikte düşey durumdaki yüzey
-
[isim]
Herhangi bir maddeden yapılan, zaman zaman üstünde çıkıntılı bir bölüm olan, genellikle bir altlığa, bazen doğrudan doğruya yere dayalı silindir biçiminde düşey destek, kolon
- SÜRME
-
-
[isim]
Sürmek işi
-
Kapı kanadını içeriden kapama, dolap kapağını yerinde tutma vb. işlere yarayan ve yuvası içinde ileri geri sürülebilen sistem, sürgü
- "Kapıyı kapadı. Üstünde anahtar ve sürme yoktu." (Peyami Safa)
-
Masa ve dolapta küçük çekmece
-
[sıfat]
Sürülerek kullanılan
- "Sürme kapı. Sürme kapak."
-
[isim]
Sürmek işi
- SÜMEK
-
-
[isim]
Eğirilmek için temizlenmiş, taranmış yumak biçiminde yün
-
[isim]
Eğirilmek için temizlenmiş, taranmış yumak biçiminde yün
- SÜLÜK
-
-
[isim]
Sülüklerden, tatlı sularda yaşayan, vücudunda yirmi iki sindirim kesesi olduğu için bir kezde ağırlığının sekiz katı kan emebilen, halk arasında bazı kan hastalıklarının tedavisinde yararlanılan hayvan (Hirudo medicinalis)
-
Asma bıyığı
-
[isim]
Sülüklerden, tatlı sularda yaşayan, vücudunda yirmi iki sindirim kesesi olduğu için bir kezde ağırlığının sekiz katı kan emebilen, halk arasında bazı kan hastalıklarının tedavisinde yararlanılan hayvan (Hirudo medicinalis)
- SÜREM
- ...
- SÜRÜŞ
-
-
[isim]
Sürme işi veya biçimi
-
[isim]
Sürme işi veya biçimi
- SÜRAT
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Hızlılık, çabukluk, ivinti
-
Hız
-
[isim]
Hızlılık, çabukluk, ivinti
- SÜREK
-
-
[isim]
Süren, devam eden zaman
-
[sıfat]
Hızlı süren, hızlı giden
-
Satmak için pazara götürülen hayvan sürüsü
-
[isim]
Süren, devam eden zaman
- SÜTLÜ
-
-
[sıfat]
İçinde süt bulunan, sütle yapılan
- "Bir kanepeye oturdum, bir sütlü kahve ısmarladım." (Yahya Kemal Beyatlı)
-
Süt veren, sağmal
- "Sütlü inek."
-
Taneleri sertleşmemiş, yumuşak taneli (mısır, buğday vb.)
-
[isim]
Sütlaç
-
[sıfat]
İçinde süt bulunan, sütle yapılan