Başında sal olan 5 harfli 25 kelime var. Sal ile başlayan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe ile ilgili araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Ayrıca İçinde sal olan kelimeler listesine ya da sonu sal ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz.

Karmaşık harflerden başında sal bulunan kelimeleri bulmak için Kelime Bulma Makinesi'ni kullanabilirsiniz.

Harf Sayısına Göre Kelimeler


Kelime bulma makinesi

A L S Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler

3 Harfli Kelimeler

SAL

2 Harfli Kelimeler

AL, AS, LA

Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.



Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)

SALTO

Kelime Kökeni : İtalyanca

  1. [isim] Rakibin bedenini kollarıyla birlikte kavrayarak yana veya arkaya savurma, devirerek bastırma biçiminde uygulanan bir güreş oyunu

SALON

Kelime Kökeni : Fransızca

  1. [isim] Bir evde konukları ağırlamakta kullanılan en geniş oda
    • "Hasta alt kattaki salona kadar gitti ve bir kanepenin üstüne düştü." (Peyami Safa)
  2. Toplantıların, kutlamaların, gösterilerin yapıldığı geniş yer
    • "Düğün salonu. Konferans salonu."
  3. Dükkân, mağaza
    • "Çay salonu. Berber salonu."

SALOZ

  1. [sıfat] Salak

SALLI

  1. [sıfat] Büyük ve geniş, sal gibi yayvan
    • "Sallı bir yapı."

SALİK

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [sıfat] Bir yola giren, bir yolda giden
    • "Güreşe merak sardı. Bir dine salik olanların fanatizmi ile güreş âşığı kesildi." (Haldun Taner)
  2. Bir tarikata bağlanan

SALİM

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [sıfat] Esen, sağlam
  2. Sakin, huzurlu
    • "Ben kahveye salim kafayla, serinkanlılıkla düşünmek için gittim." (Zeyyat Selimoğlu)

SALAŞ

Kelime Kökeni : Macarca

  1. [isim] Sebze, meyve vb. satmak için kurulmuş, eğreti, derme çatma dükkân
    • "Bizim salaş bütün ömrünce kaç defa süpürülmüş, kaç defa yıkanmış?" (Aka Gündüz)
  2. Tahtadan yapılmış (baraka)
    • "Kenar mahalleleri gezerken birtakım salaş barakalar göreceksiniz." (Reşat Nuri Güntekin)
  3. [sıfat] Uyumsuz, derme çatma, kötü görünen

SALIK

  1. [isim] Tavsiye
    • "Dün akşam, bana bu kahveyi salık verdikleri zaman bütün gece sevincimden gözüme uyku girmedi." (Yakup Kadri Karaosmanoğlu)
  2. Olmuş veya olacak bir olay, bir olgu ile ilgili verilen bilgi, haber

SALMA

  1. [isim] Salmak işi
    • "Sokaklarda salma geziyor."
    • "Ne olacak çobansız köyde kurtlar boş oturacak değil ya işte böyle salma dolaşırlar." (Ragıp Akyavaş)
  2. Pirinçle pişirilen bir tür yemek
    • "Midye salması."
  3. Genellikle köylerde işlerin görülmesi için ihtiyar heyetinin kararıyla her evden toplanması gereken para
  4. Bazı köylü giysilerinde kolun yeninden sarkan kumaş parçası
  5. Kuşların üretilmesine ayrılan oda
  6. [sıfat] Başıboş gezen (hayvan)
    • "Salma sığır."
  7. [sıfat] Sürekli akan (su)
  8. Osmanlı Devleti'nde kol gezen kolluk eri

SALPA

  1. [sıfat] Gevşek, iş bilmez, tembel

SALSA

Kelime Kökeni : İngilizce

  1. [isim] Bir tür Güney Amerika dansı
  2. Bu dansın müziği

SALAT

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Namaz
  2. Hz. Muhammed'in adı anıldığında saygı göstermek için okunan dua

SALTA

Kelime Kökeni : İtalyanca

  1. [isim] Köpeğin arka ayakları üzerine ayağa kalkması

SALCI

  1. [isim] Sal ile yolcu ve yük taşıyan kimse

SALEP

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Salepgillerin tek köklü, yumrulu, salkımlı veya başak çiçekli örnek bitkisi (Orchis)
  2. Bu bitkinin yumru durumundaki köklerinden dövülerek hazırlanan beyaz toz
  3. Bu tozun, şekerli süt veya su ile kaynatılmasıyla yapılan sıcak içecek

SALYA

Kelime Kökeni : Rumca

  1. [isim] Ağızdan sızan tükürük
    • "Uyuyan, ağzından sızan salyasını yeniyle sildi." (Sait Faik Abasıyanık)

SALÇA

Kelime Kökeni : İtalyanca

  1. [isim] Yemeklere lezzet ve renk katmak için konulan domates veya biber ezmesi
    • "Biber salçası. domates salçası."
  2. Domates, baharat vb. şeylerle yapılan, çoğunlukla et yemeklerine katılan sos

SALAK

  1. [isim] Giyinişinden, konuşma ve davranışlarından seviyesiz, dengesiz ve saf olduğu anlaşılan kimse

SALAM

Kelime Kökeni : İtalyanca

  1. [isim] Sığır, hindi vb. etinden yapılan, genellikle dilimlenerek soğuk yenen bir yiyecek

SALAH

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Düzelme, iyileşme, iyilik

Kelime Anlamları Kaynağı : Türk Dil Kurumu Güncel Türkçe Sözlüğü