Başında sa olan 11 harfli 140 kelime var. Sa ile başlayan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe ile ilgili araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Ayrıca İçinde sa olan kelimeler listesine ya da sonu sa ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz.
Karmaşık harflerden başında sa bulunan kelimeleri bulmak için Kelime Bulma Makinesi'ni kullanabilirsiniz.
Harf Sayısına Göre Kelimeler
A S Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler
2 Harfli Kelimeler
AS
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- SAKARİMETRİ
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Şekerli çözeltilerin dozunu belirleme yöntemi
-
[isim]
Şekerli çözeltilerin dozunu belirleme yöntemi
- SAVSAKLAYIŞ
-
-
[isim]
Savsaklama işi veya biçimi
-
[isim]
Savsaklama işi veya biçimi
- SANATKARANE
- ...
- SAFDERUNLUK
- ...
- SAYKALLAMAK
-
-
[-i]
Saykal kullanarak parlatmak, cilalamak
-
[-i]
Saykal kullanarak parlatmak, cilalamak
- SAÇILABİLME
- ...
- SANSASYONEL
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[sıfat]
Dikkat çeken, çarpıcı, beklenmedik
- "Onda bile meslek aşkı, sansasyonel bir röportaj yapmak hevesi insanlık ödevini biraz olsun erteletmiş." (Haldun Taner)
-
[sıfat]
Dikkat çeken, çarpıcı, beklenmedik
- SAKİNLEŞMEK
-
-
[nsz]
Yatışmak, durgun duruma gelmek, durgunlaşmak
- "Bazı dalgalı gecelerin sabahları, metle yükselmiş ve şimdi sakinleşmiş suyun kenarında kedi leşleri bulurdum." (Sait Faik Abasıyanık)
-
Sıkıntısı veya heyecanı geçmek
-
[nsz]
Yatışmak, durgun duruma gelmek, durgunlaşmak
- SANDIKLAMAK
-
-
[-i]
Sandık içine koymak, yerleştirmek, ambalajlamak
-
[-i]
Sandık içine koymak, yerleştirmek, ambalajlamak
- SARILABİLME
- ...
- SALİNOMETRE
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Deniz suyundaki tuz yoğunluğunu ölçen araç
-
[isim]
Deniz suyundaki tuz yoğunluğunu ölçen araç
- SANATLAŞMAK
- ...
- SANTRİFÜJÖR
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Merkezkaç kuvvetten yararlanarak bir karışımın taşıdığı çökebilir ögeleri ayırıp çöktürmekte kullanılan laboratuvar aleti, santrifüj
-
[isim]
Merkezkaç kuvvetten yararlanarak bir karışımın taşıdığı çökebilir ögeleri ayırıp çöktürmekte kullanılan laboratuvar aleti, santrifüj
- SAYRIMSAMAK
-
-
[nsz]
Gerçekte hasta olmadığı hâlde kendini hasta göstermek, temaruz etmek
-
[nsz]
Gerçekte hasta olmadığı hâlde kendini hasta göstermek, temaruz etmek
- SAFDİLLİLİK
- ...
- SAMANUĞRUSU
- ...
- SALLANDIRMA
-
-
[isim]
Sallandırmak işi
-
[isim]
Sallandırmak işi
- SAKATLANMAK
-
-
[nsz]
Sakat duruma gelmek
- "Yolda makineler sık sık sakatlanır." (Reşat Nuri Güntekin)
-
[nsz]
Sakat duruma gelmek
- SALAMURALIK
-
-
[sıfat]
Salamura yapmaya elverişli
-
Salamura yapmaya ayrılmış
- "Salamuralık balık."
-
[sıfat]
Salamura yapmaya elverişli
- SABUNLANMAK
-
-
[nsz]
Sabunlama işi yapılmak
-
[nsz]
Sabunlama işi yapılmak