Sonunda rek olan 6 harfli 12 kelime var. REK ile biten kelimeler listesini inceleyerek aradığınız kelimeleri bulabilirsiniz. Türkçe araştırmalarınızda, scrabble oyununda bu kelimeleri kullanabilirsiniz. Ayrıca İçinde rek olan kelimeler listesine ya da başında rek olan kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, işlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi
Harf Sayısına Göre Kelimeler
E K R Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler
3 Harfli Kelimeler
ERK, KER
2 Harfli Kelimeler
EK, ER, KE, RE
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- BÖBREK
-
-
[isim]
Kandaki zararlı maddeleri süzüp idrar olarak salan, omurganın sağ ve sol yanında bulunan çift organdan her biri
-
[isim]
Kandaki zararlı maddeleri süzüp idrar olarak salan, omurganın sağ ve sol yanında bulunan çift organdan her biri
- MAHREK
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Yörünge
-
[isim]
Yörünge
- DEVREK
- ...
- GEVREK
-
-
[sıfat]
Kolayca kırılıp ufalanan
- "Bazı taşlar çok gevrek olur."
- "Diğer dükkânların satılmayan mallarını ben sanki ne yapayım diye gevrek gevrek gülerek kendi kendine hak verirdi." (Abdülhak Şinasi Hisar)
-
Şen, neşeli (gülüş)
- "Faik'in şişkin ağzından gevrek bir kahkaha boşaldı." (Peyami Safa)
-
[isim]
Ağzın içinde kolayca parçalanıp dağılacak biçimde hazırlanmış bir tür çörek
-
[sıfat]
Kolayca kırılıp ufalanan
- SEYREK
-
-
[sıfat]
Benzerleri veya parçaları arasında çok aralık bulunan, aralıklı, sık karşıtı
- "Öğle vapurlarının seyrek ahalisi içinden sıyrıldı, koşarak merdivenleri çıktı." (Peyami Safa)
-
Çok bulunmayan, az rastlanan, nadir
-
[zarf]
Uzun zaman aralıklarıyla, arada sırada, binde bir, nadiren, bayramdan bayrama, bayramda seyranda
- "Evinden pek seyrek zamanlarda içtiği nargilesini istedi." (Halide Edip Adıvar)
-
[zarf]
Aralıklı olarak, aralıklı bir biçimde, nadir, nadiren
-
[sıfat]
Benzerleri veya parçaları arasında çok aralık bulunan, aralıklı, sık karşıtı
- TİTREK
-
-
[sıfat]
Titreyen
- "O gece şu çinilerin üstünde titrek mum ışıkları kim bilir ne korkunç gölgeler koşturdu." (Ruşen Eşref Ünaydın)
-
[sıfat]
Titreyen
- LEVREK
-
Kelime Kökeni : Rumca
-
[isim]
Levrekgillerden, eti beyaz, üzeri pullu iri bir balık (Labrax labrax)
-
[isim]
Levrekgillerden, eti beyaz, üzeri pullu iri bir balık (Labrax labrax)
- YEĞREK
-
-
[sıfat]
Daha iyi, daha üstün
-
[sıfat]
Daha iyi, daha üstün
- GEĞREK
-
-
[isim]
Kaburganın alt yanında bulunan boşluklardan her biri
- "Kendi aralarında, bir hiç yüzünden, kıkır da kıkır gülerler. Gülmekten de geğrekleri ağrır." (Salâh Birsel)
-
[isim]
Kaburganın alt yanında bulunan boşluklardan her biri
- ÇEMREK
-
-
[sıfat]
Kolları ve bacakları sıvanmış (kimse)
- "Tepeden tırnağa çamura, toza batmış, dize kadar çemrek kalabalığı görenler, bunda bir iş, mühim bir iş olduğunu anlamakta gecikmediler." (Yahya Kemal)
-
[sıfat]
Kolları ve bacakları sıvanmış (kimse)
- ZEYREK
-
Kelime Kökeni : Farsça
-
[sıfat]
Anlayışlı, uyanık, zeki
-
[sıfat]
Anlayışlı, uyanık, zeki
- ÇEYREK
-
Kelime Kökeni : Farsça
-
[sıfat]
Dörtte bir
-
[isim]
On beş dakikalık zaman
- "Bir çeyrek geçmeden otomobil kara saplanıyor." (Reşat Nuri Güntekin)
-
[isim]
Çeyrek altın
-
[isim]
Alman markı
-
[isim]
Gümüş mecidiyenin dörtte biri değerinde olan beş kuruş
- "Şehre vardığım zaman, iki gümüş çeyrekten başka param yoktu." (Falih Rıfkı Atay)
-
[sıfat]
Dörtte bir