Sonunda p olan 5 harfli 102 kelime var. P harfi ile biten kelimeler listesini inceleyerek aradığınız kelimeleri bulabilirsiniz. Türkçe araştırmalarınızda, scrabble oyununda bu kelimeleri kullanabilirsiniz. Ayrıca İçinde p harfi olan kelimeler listesine ya da başında p harfi olan kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, işlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi

Harf Sayısına Göre Kelimeler


Kelime bulma makinesi

Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.



Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)

MUCİP

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [sıfat] Gerektiren, gerektirici

TROMP

Kelime Kökeni : Fransızca

  1. [isim] Binanın bir bölümünü tutmaya yarayan köşe kubbesi

HİZİP

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Bölük, kısım
  2. Bir siyasi partinin içinde, partinin izlemekte olduğu ana siyasi çizgiye karşı olan, ayrı bir teşkilat merkezi bulunan ve partinin çoğunlukla aldığı kararlara karşı savaşan parti içi grup, fraksiyon, klik

KİTAP

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Ciltli ve ciltsiz olarak bir araya getirilmiş, basılı veya yazılı kâğıt yaprakların bütünü
    • "Ona son olarak rüya için kitaptaki tabiri aramanın abes olduğunu söylediğimi hatırlıyorum." (Abdülhak Şinasi Hisar)
    • "Müfettiş Bey güldü ama babacan gülüşü değildi bu; tam tersine, işini kitaba uydurmuşların güveni vardı onda." (Tarık Buğra)
  2. Herhangi bir konuda yazılmış eser
    • "Acaba bir edebiyat kitabında hazır bir tarif bulamaz mıyız?" (Falih Rıfkı Atay)
  3. Kutsal kitap

RAKİP

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [sıfat] Herhangi bir işte, bir yarışta, birbirini geçmeye çalışan, aynı şeyi elde etmeye uğraşan (kimse)
    • "Bakarsın erkek rakibini de sevgilisini de öldürmüş." (Sait Faik Abasıyanık)

ÇALAP
...
HESAP

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Aritmetik
    • "Oraya çıkınca hamallara onar kuruştan hesap göreceksin." (Memduh Şevket Esendal)
    • "Hesap verin bakalım, nerelerde sürtüyordunuz bu saatlere kadar?" (Reşat Nuri Güntekin)
    • "Meclis kapanacak ve orada hükûmeti hesaba çekeceklermiş." (Atatürk)
    • "Hem benim avukat veya yargıç olmak isteyip istemediğimi de hesaba kattıkları yoktu." (Necati Cumalı)
  2. Matematiksel işlem
    • "Bu karanlık işlerin hesabını sorarlar." (Memduh Şevket Esendal)
    • "Evvela, sana birkaç haftadır mektup yazamayışımın hesabını vereyim." (Reşat Nuri Güntekin)
  3. Alacaklı veya borçlu olma durumu
    • "Al eline kalemi, şu benim hesapları görüver." (Sait Faik Abasıyanık)
    • "Kemeraltı Caddesi'ne varınca arabadan inerek hesabını gördüm." (Halit Ziya Uşaklıgil)
  4. Ödenecek ücretin dökümünü ve tutarını gösteren kâğıt, hesap pusulası, adisyon
  5. Oranlama, tahmin
    • "Evdeki hesap çarşıya uymamak."
  6. Bir girişimin, bir işin başarıya ulaşması için alınan önlemlerin bütünü
    • "Harbe nasıl, niçin ve ne hesapla girmiştik?." (Falih Rıfkı Atay)
  7. Tutum, durum, anlayış
    • "İnsana daha insanca ortamlar yaratmak için bütün hesaplarımız." (Azra Erhat)
  8. Bankadaki işlemlerin yapılabilmesi için kişi, kurum ve kuruluşlar adına düzenlenen çizelge

PİKAP

Kelime Kökeni : İngilizce

  1. [isim] Küçük kamyon, kamyonet
    • "Kamyonlar, pikaplar arka arkaya park etmiş duruyorlardı yan sokaklarda." (Çetin Altan)
  2. Elektrikle veya pille çalışan, plak dinlemekte kullanılan araç

GIYAP

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Yokluk, bulunmama, yitiklik

ŞİLEP

Kelime Kökeni : Almanca

  1. [isim] Yük gemisi
    • "İngiliz bandıralı bir şileple Amazon kıyılarına gideceğiz." (Sait Faik Abasıyanık)

ŞAHAP

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Akan yıldız

NİSAP

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Yeter sayı

SAVAP
...
RECEP

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Ay takviminin yedinci ayı, üç ayların birincisi

ŞARAP

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Üzüm veya başka meyve sularını türlü yöntemlerle mayalandırarak elde edilen alkollü içki, mey

NASIP

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Atama

NESEP

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Soy, baba soyu

BİTAP

Kelime Kökeni : Farsça

  1. [sıfat] Bitkin, yorgun
    • "Sabaha doğru bitap düştü, onun kucağında uyuyakaldı." (Reşat Nuri Güntekin)

NAKİP

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Bir kavmin, kabilenin başkanı veya onun vekili
  2. Bir tekkede en yaşlı derviş veya dede

SEBEP

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Bir şeyin olmasına veya belli bir hâlde bulunmasına yol açan şey
    • "Aynayı kırmamın hiçbir sebebi yoktur." (Sait Faik Abasıyanık)
    • "Bir aralık, ne sebep oldu bilmem, daha sıkı uğramaya başladım." (Memduh Şevket Esendal)

Kelime Anlamları Kaynağı : Türk Dil Kurumu Güncel Türkçe Sözlüğü