Başında oy olan 7 harfli 23 kelime var. Oy ile başlayan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe ile ilgili araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Ayrıca İçinde oy olan kelimeler listesine ya da sonu oy ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz.

Karmaşık harflerden başında oy bulunan kelimeleri bulmak için Kelime Bulma Makinesi'ni kullanabilirsiniz.

Harf Sayısına Göre Kelimeler


Kelime bulma makinesi

O Y Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler

2 Harfli Kelimeler

OY, YO

Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.



Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)

OYCULUK

  1. [isim] Oy alabilmek için türlü yollara başvurma işi

OYDURMA

  1. [isim] Oydurmak işi

OYDAŞMA

  1. [isim] Düşünce birliği içerisinde olma

OYNAYIŞ

  1. [isim] Oynama işi veya biçimi

OYLANMA

  1. [isim] Oylanmak işi

OYNANMA

  1. [isim] Oynanmak işi

OYNATIM

  1. [isim] Oynatma işi
  2. Sinema endüstrisinin, filmlerin seyircilere gösterilmesi işiyle uğraşan kolu

OYULMAK

  1. [nsz] Oyma işi yapılmak
    • "Nefer şoförün kayadan oyulmuş gibi sabit erkek yüzü garip bir gülümsemeyle harekete geldi." (Halide Edip Adıvar)
  2. Kazıklanmak

OYLAMAK

  1. [-i] Oya koymak veya oya sunmak

OYNANIŞ

  1. [isim] Oynanma işi veya biçimi

OYNATMA

  1. [isim] Oynatmak işi
    • "Acemiliğimi görünce beni atlamaya, oynatmaya kalktılar." (Reşat Nuri Güntekin)

OYLANIŞ

  1. [isim] Oylama işi veya biçimi

OYUNBAZ

Kelime Kökeni : Türkçe

  1. [sıfat] Oynamayı seven
  2. Düzenci, hileci
    • "O zavallı Çolak'ın nasıl bir oyunbaz olduğunu şimdi biliyordu." (Tarık Buğra)

OYNAMAK

  1. [nsz] Vakit geçirme, eğlenme, oyalanma vb. amaçlarla bir şeyle uğraşmak
    • "Çimenler üzerinde çocuklar oynuyor, kuzular otluyor." (Hüseyin Rahmi Gürpınar)
  2. Herhangi bir tutku, ilgi vb. sebeple bir şeye kendini vermek
    • "Babalar çocuklarının yanında rakı içer, kumar oynarsa çocuklar da ayyaş ... olurlar." (Burhan Felek)
  3. Kımıldamak, hareket etmek
  4. [-le] Bir şeyi sürekli evirip çevirmek veya sürekli olarak ona dokunmak
  5. Bir film, oyun vb.nde rol almak
    • "Bütün rolleri, şahısların sesleri, tavırları, mimikleriyle tek başına oynamıştı." (Yusuf Ziya Ortaç)
  6. Film gösterilmek
    • "Bu akşam televizyonda hangi film oynuyor?"
  7. Tiyatro eseri sahneye konmak
    • "Birisi dedi ki bu iki perdelik bir oyun imiş, bitince ötekini oynayacaklarmış." (Memduh Şevket Esendal)
  8. Eşyanın herhangi bir parçası kımıldamak, hareket etmek
    • "Birdenbire apartman kapısının oynadığını hissettim." (Peyami Safa)
  9. İnsan gerekli görevini yapacak hareketten yoksun olmak
    • "Hastanın bacağı oynamıyor."
  10. Sarsılmak, yeri değişmek
    • "Depremde yapı oynadı."
  11. Sporla ilgili çalışmalara katılmak
    • "Tenis oynamak."
  12. Müziğin gerektirdiği uyumlu hareketleri yapmak
    • "Ne oynadığı gazinonun ismini söyledi ne de danslarından bahsetti." (Refik Halit Karay)
  13. Büyük bir ustalık, beceri ve kolaylıkla bir işi yapmak
    • "Borsada istediği gibi oynuyordu fiyatlarla." (Necati Cumalı)
  14. Değişiklik göstermek
    • "Bunların fiyatı iki bin ile üç bin lira arasında oynar."
  15. [-le] Tehlikeye düşürmek
    • "Benim sağlığımla oynama."
  16. Oyalanmak, gereği gibi yapmamak, boşuna vakit geçirmek
  17. [-le] Rastgele yön vermek, aldatmak
    • "Talih bizimle oynuyor."
  18. [-le] Herhangi birine karşı önemsemeyici davranışlarda bulunmak
    • "Koca adamla oynamaya utanmıyor musun?"
  19. Tedirgin etmek, rahatsız edici davranışta bulunmak

OYNATIŞ

  1. [isim] Oynatma işi veya biçimi

OYNAKÇA

  1. [sıfat] Oynak
    • "Oynakça davranış."
  2. [zarf] Oynak olarak
    • "Oynakça davranıyor."

OYUNLUK

  1. [isim] Tiyatroda oyun oynanan yer, sahne

OYLAŞMA

  1. [isim] Müzakere

OYLUMLU

  1. [sıfat] Oylumu olan, hacimli
  2. Büyük, geniş

OYNAŞMA

  1. [isim] Oynaşmak işi

Kelime Anlamları Kaynağı : Türk Dil Kurumu Güncel Türkçe Sözlüğü