Başında naz olan 5 harfli 8 kelime var. Naz ile başlayan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe ile ilgili araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Ayrıca İçinde naz olan kelimeler listesine ya da sonu naz ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz.
Karmaşık harflerden başında naz bulunan kelimeleri bulmak için Kelime Bulma Makinesi'ni kullanabilirsiniz.
Harf Sayısına Göre Kelimeler
A N Z Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler
3 Harfli Kelimeler
NAZ, ZAN
2 Harfli Kelimeler
AN, AZ
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- NAZLI
-
-
[sıfat]
Kolayca gönlü olmayan, kendini ağır satan, ısrar bekleyen, işveli, edalı
- "Nazlı mı nazlı, süzüm süzüm süzülen bir kız çocuğuydu." (Tarık Buğra)
-
Üstüne titrenilen, değer verilen
- "Ben çocukluğumdan beri gayet nazlı büyüdüm." (Peyami Safa)
-
Özen isteyen, nazik
-
Sağlığını, dayanıklılığını çabuk yitiren
-
[sıfat]
Kolayca gönlü olmayan, kendini ağır satan, ısrar bekleyen, işveli, edalı
- NAZAR
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Belli kimselerde bulunduğuna inanılan, insanlara, özellikle çocuklara, evcil hayvanlara, eve, mala mülke hatta cansız nesnelere de zarar veren, bakıştaki çarpıcı ve öldürücü güç, göz
- "Hele marangoz Halil'in gözünü de denemiş. Nazara gelmemek için kendi kendine okuyup üflüyor, nerede tahta görürse tak tak vuruyor." (Haldun Taner)
- "Ona düşman nazarıyla bakıyor."
-
Bakış, bakma, göz atma
- "İlk nazarda mağrur, azametli tesirini veriyor." (Sermet Muhtar Alus)
-
[isim]
Belli kimselerde bulunduğuna inanılan, insanlara, özellikle çocuklara, evcil hayvanlara, eve, mala mülke hatta cansız nesnelere de zarar veren, bakıştaki çarpıcı ve öldürücü güç, göz
- NAZİR
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[sıfat]
Benzer, eş, örnek
- "Bazen geçen sene görmüş olduğumuz bir perçemin nazirini görürdük." (Abdülhak Şinasi Hisar)
-
[sıfat]
Benzer, eş, örnek
- NAZIM
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Hece ve durak bakımından denk ve kendi başına bir bütün olan uyaklı söz dizisi, manzume, şiir, koşuk
-
[isim]
Hece ve durak bakımından denk ve kendi başına bir bütün olan uyaklı söz dizisi, manzume, şiir, koşuk
- NAZAL
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[sıfat]
Genizsil
-
[sıfat]
Genizsil
- NAZİL
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[sıfat]
İnen, inmiş
-
Konaklayan
-
[sıfat]
İnen, inmiş
- NAZİK
-
Kelime Kökeni : Farsça
-
[sıfat]
Başkalarına karşı saygılı davranan
- "Nazik adam."
-
İnce yapılı, narin
- "Kadın fevkalade nazik ve güzel, çocuklar oya gibi idiler." (Sait Faik Abasıyanık)
-
Özen, dikkat gösterilmezse kırılabilen, bozulabilen, kötüleşebilen
- "Nazik bir bitki."
-
Gerekli önlemler alınmadığında daha kötü olan, kritik
- "Şimdi devleti tehlikeden kurtaracak pek nazik zamandır." (Abdülhak Şinasi Hisar)
-
Dikkat isteyen, özen gerektiren
- "Nazik bir iş."
-
[sıfat]
Başkalarına karşı saygılı davranan
- NAZIR
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[sıfat]
Bir yere doğru bakan (ev, oda vb.)
- "Küçük fakat çok şirin bir oda, gölgelik, denize nazır." (Haldun Taner)
-
[isim]
Bakan
- "Eski nazırlardan birisine ilk defa burada rastladım." (Aka Gündüz)
-
[sıfat]
Bir yere doğru bakan (ev, oda vb.)