Başında na olan 9 harfli 44 kelime var. Na ile başlayan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe ile ilgili araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Ayrıca İçinde na olan kelimeler listesine ya da sonu na ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz.
Karmaşık harflerden başında na bulunan kelimeleri bulmak için Kelime Bulma Makinesi'ni kullanabilirsiniz.
Harf Sayısına Göre Kelimeler
A N Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler
2 Harfli Kelimeler
AN
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- NAKŞETMEK
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[-i]
Süslemek, bezemek, nakış yapmak
-
Kalıcı ve etkili olmasını sağlamak
- "Yüzünü hayalime nakşetmek için kalbimin bütün kuvvetiyle bakıyordum." (Yahya Kemal Beyatlı)
-
[-i]
Süslemek, bezemek, nakış yapmak
- NAKLETMEK
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[-i]
Nakil işini yapmak, bir yerden başka bir yere geçirmek, iletmek
- "İkisi de koluna girerek hastayı otomobile naklettiler." (Peyami Safa)
-
Anlatmak, aktarmak
- "Olanı biteni, olduğu gibi bir bir nakledeyim de yüreğiniz rahat etsin." (Sermet Muhtar Alus)
-
[-i]
Nakil işini yapmak, bir yerden başka bir yere geçirmek, iletmek
- NAMIDİĞER
-
Kelime Kökeni : Farsça
-
[zarf]
Diğer bir deyişle
-
[zarf]
Diğer bir deyişle
- NANİKLEME
-
-
[isim]
Naniklemek işi
-
[isim]
Naniklemek işi
- NANEMOLLA
-
-
Güçsüz, dayanıksız (kimse)
-
Çok sık hastalanan, sağlıksız (kimse)
- "Nanemollalar gibi boyuna hastalık derken, derdi nedir diye içine vesvese girecek..." (Sermet Muhtar Alus)
-
İşten kaçınan, üşengeç
-
Güçsüz, dayanıksız (kimse)
- NARKOTİZM
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Uzun süre ve çok miktarda uyuşturucu madde kullanmaktan doğan bozuklukların bütünü
-
[isim]
Uzun süre ve çok miktarda uyuşturucu madde kullanmaktan doğan bozuklukların bütünü
- NAKARATLI
-
-
[sıfat]
Nakaratı olan
- "Keten helvacı, keten helvam nakaratlı bir türkü ile methederek satardı." (Abdülhak Şinasi Hisar)
-
[sıfat]
Nakaratı olan
- NARLIDERE
- ...
- NAMÜNASİP
-
Kelime Kökeni : Farsça
-
[sıfat]
Uygunsuz
- "Bazı kimseler, bana müracaat ederek bu namünasip hâllerden şikâyet ettiler." (Reşat Nuri Güntekin)
-
[sıfat]
Uygunsuz
- NAKIŞLAMA
-
-
[isim]
Nakışlamak işi
-
[isim]
Nakışlamak işi
- NAZARİYAT
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Kuramlar
-
[isim]
Kuramlar
- NARSİSİZM
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Özseverlik
-
[isim]
Özseverlik
- NAMZETLİK
-
-
[isim]
Adaylık
-
[isim]
Adaylık
- NAZARINDA
-
-
birinin düşüncesine göre, birinin gözünde
- "Bu, İsviçreliler nazarında bizim itibarımızı hayli yükseltmişti." (Yakup Kadri Karaosmanoğlu)
-
birinin düşüncesine göre, birinin gözünde
- NAKKAŞLIK
-
-
[isim]
Nakkaş olma durumu
-
Nakkaşın işi
-
[isim]
Nakkaş olma durumu
- NALLANMAK
-
-
[nsz]
Nallama işine konu olmak
-
[nsz]
Nallama işine konu olmak
- NASİHATÇİ
-
-
[isim]
Öğüt veren kimse, öğütçü
- "Birinci ciltte garip, kaçık, bön, saf gördüğümüz Don Kişot, ikinci ciltte nasihatçi, oldukça muvazeneli bir adam oluyor." (Ömer Seyfettin)
-
[isim]
Öğüt veren kimse, öğütçü
- NALBURLUK
-
-
[isim]
Nalbur olma durumu, hırdavatçılık
-
[isim]
Nalbur olma durumu, hırdavatçılık
- NAZMETMEK
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[-i]
Nazım biçimine sokmak, nazım olarak düzenlemek
- "Şair doğmuş olanlar bile nazmetmek kabiliyetini yavaş yavaş edinirler." (Yahya Kemal Beyatlı)
-
[-i]
Nazım biçimine sokmak, nazım olarak düzenlemek
- NARÇİÇEĞİ
-
-
[isim]
Parlak kırmızı renk
-
[sıfat]
Bu renkte olan
- "İri, narçiçeği dudaklarında tatlı bir gülümseyiş." (Refik Halit Karay)
-
[isim]
Parlak kırmızı renk