Başında mü olan 8 harfli 180 kelime var. Mü ile başlayan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe ile ilgili araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Ayrıca İçinde mü olan kelimeler listesine ya da sonu mü ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz.
Karmaşık harflerden başında mü bulunan kelimeleri bulmak için Kelime Bulma Makinesi'ni kullanabilirsiniz.
Harf Sayısına Göre Kelimeler
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- MÜTAREKE
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Ateşkes
-
[isim]
Ateşkes
- MÜBEYYİZ
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Yazıları temize çeken kimse
-
[isim]
Yazıları temize çeken kimse
- MÜZEYYEN
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[sıfat]
Süslenmiş, bezenmiş
-
[sıfat]
Süslenmiş, bezenmiş
- MÜKELLEF
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[sıfat]
Yükümlü
-
Eksiksiz, özenli bir biçimde yapılmış
- "Aralanan kapıdan girdim, mükellef fakat loş antrede Mapa kraliçesi ayakta duruyor." (Refik Halit Karay)
-
[isim]
Vergi vermekle yükümlü olan kimse veya kuruluş
-
[sıfat]
Yükümlü
- MÜDEBBİR
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[sıfat]
İşin arkasını ve sonunu düşünüp çare arayan, önlem alan
- "Bu kız, çocuk gibi görünürmüş, amma yüz yaşındaki bir ihtiyar kadar müdebbir ve ağırbaşlı imiş." (Reşat Nuri Güntekin)
-
[sıfat]
İşin arkasını ve sonunu düşünüp çare arayan, önlem alan
- MÜKEMMEL
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[sıfat]
Eksiksiz, kusursuz, tam, yetkin, şahane
- "Sırtında İngiliz kumaşından karyağdılı mükemmel bir elbise." (Refik Halit Karay)
-
[sıfat]
Eksiksiz, kusursuz, tam, yetkin, şahane
- MÜDÜRLÜK
-
-
[isim]
Yönetmenlik, direktörlük, müdüriyet
- "Mülkiyede Osmanlı tarihi alanında hocalık, müdürlük, yazarlık etmiş." (Ruşen Eşref Ünaydın)
-
Yönetmenin, müdürün görevi veya yeri, müdüriyet
-
[isim]
Yönetmenlik, direktörlük, müdüriyet
- MÜFTERİS
- ...
- MÜNTEHİP
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Seçmen
-
[isim]
Seçmen
- MÜŞAVERE
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Danışma, danış
-
[isim]
Danışma, danış
- MÜFTEHİR
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[sıfat]
Bir şeyi övünç bilerek onunla sevinen, övünen, iftihar eden
-
[sıfat]
Bir şeyi övünç bilerek onunla sevinen, övünen, iftihar eden
- MÜSTAKAR
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[sıfat]
İstikrar bulmuş, durulmuş
-
[isim]
Karar kılınan, yerleşilen yer
-
[sıfat]
İstikrar bulmuş, durulmuş
- MÜÇTEHİT
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Ayet ve hadislere dayanarak yargıya varan, karar veren din düşünürü
-
[isim]
Ayet ve hadislere dayanarak yargıya varan, karar veren din düşünürü
- MÜTEVAZİ
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[sıfat]
Birbirine paralel olan
-
[sıfat]
Birbirine paralel olan
- MÜHİMMAT
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Savaş gereçleri
- "Otomobillerdeki topçu mühimmatını kurtarıp mahalline ulaştırmak elzemdi." (Aka Gündüz)
-
Cephane
-
[isim]
Savaş gereçleri
- MÜMANAAT
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Engel olma, karşı koyma
-
[isim]
Engel olma, karşı koyma
- MÜPTEZEL
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[sıfat]
Saygınlığını yitirmiş
-
Çokluğundan dolayı değerini yitiren, değersiz
-
[sıfat]
Saygınlığını yitirmiş
- MÜŞEBBEH
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[sıfat]
Bir şeyle arasında benzerlik bulunan, benzetilen
-
[sıfat]
Bir şeyle arasında benzerlik bulunan, benzetilen
- MÜMARESE
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Yatkınlık
-
[isim]
Yatkınlık
- MÜTEBAKİ
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[sıfat]
Geri kalan, kalan
-
[sıfat]
Geri kalan, kalan