Başında mev olan 50 kelime var. Mev ile başlayan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe ile ilgili araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Ayrıca İçinde mev olan kelimeler listesine ya da sonu mev ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz.
Karmaşık harflerden başında mev bulunan kelimeleri bulmak için Kelime Bulma Makinesi'ni kullanabilirsiniz.
Harf Sayısına Göre Kelimeler
MEVHİBEİİLAHİYE
MEVZİLENDİRMEK
MEVZİLENDİRME
MEVLEVİHANE, MEVZİLENMEK
MEVCUDİYET, MEVKUFİYET, MEVLEVİLİK, MEVZİLENİŞ, MEVZİLENME, MEVZUBAHİS
MEVCUTLUK, MEVKUFLUK, MEVLİTHAN, MEVSİMLİK, MEVSİMSEL, MEVSİMSİZ
MEVCUDAT, MEVKİDAŞ, MEVKUFEN, MEVZUSUZ
MEVDUAT, MEVHİBE, MEVKUTE, MEVLANA, MEVLEVİ, MEVZUAT, MEVZULU
MEVALİ, MEVCUT, MEVHUM, MEVİZE, MEVKUF, MEVKUT, MEVLİT, MEVLUT, MEVRUT, MEVSİM, MEVSUF, MEVSUK, MEVZİİ, MEVZUN
MEVDU, MEVKİ, MEVLA, MEVTA, MEVUT, MEVZİ, MEVZU
MEVT
E M V Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler
2 Harfli Kelimeler
EM, EV, ME, VE
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- MEVHİBEİİLAHİYE
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Tanrı vergisi
-
[isim]
Tanrı vergisi
- MEVZİLENDİRMEK
- ...
- MEVZİLENDİRME
- ...
- MEVZİLENMEK
-
-
[nsz]
Mevziye yerleşmek, mevziye girmek
-
[nsz]
Mevziye yerleşmek, mevziye girmek
- MEVLEVİHANE
- ...
- MEVZUBAHİS
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[sıfat]
Söz konusu
- "O hâlde burada yine kanmak ve kandırmak mevzubahistir." (Sait Faik Abasıyanık)
-
Adından söz edilen
-
[sıfat]
Söz konusu
- MEVKUFİYET
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Tutukluluk durumu
-
Alıkonulma durumu
- "Bu sıkıcı evin içinde, bu mevkufiyetin yalnızlığı içinde çıldırayım mı?" (Yusuf Ziya Ortaç)
-
[isim]
Tutukluluk durumu
- MEVLEVİLİK
- ...
- MEVCUDİYET
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Varlık
- "Ey Türk gençliği! Birinci vazifen; Türk istiklalini, Türk cumhuriyetini, ilelebet muhafaza ve müdafaa etmektir. Mevcudiyetinin ve istikbalinin yegâne temeli budur." (Atatürk)
-
Varoluş
-
[isim]
Varlık
- MEVZİLENME
-
-
[isim]
Mevzilenmek işi
-
[isim]
Mevzilenmek işi
- MEVZİLENİŞ
- ...
- MEVKUFLUK
- ...
- MEVSİMSEL
-
-
[sıfat]
Mevsimlik
- "Mevsimsel işçi."
-
[sıfat]
Mevsimlik
- MEVSİMLİK
-
-
[sıfat]
İlkbahar ve sonbaharda giyilen
- "Sırtında mevsimlik bir manto vardı." (Mahmut Yesari)
-
Mevsime ait
- "Hemen şeftali, portakal, mevsimlik sulu meyve, ne varsa satmaya başlıyorum." (Sait Faik Abasıyanık)
-
[zarf]
Bir mevsim için, bir mevsim süresince
- "Bu köşk mevsimlik tutulmuş."
-
[sıfat]
İlkbahar ve sonbaharda giyilen
- MEVLİTHAN
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Mevlit okuyan kimse
-
[isim]
Mevlit okuyan kimse
- MEVCUTLUK
- ...
- MEVSİMSİZ
-
-
[sıfat]
Zamanı iyi seçilmemiş, uygun zamanı gelmeden olan veya yapılan
- "Bunlar kendi aralarında mevsimsiz bir mevki paylaşması kavgasına girmiş görünüyorlardı." (Yakup Kadri Karaosmanoğlu)
-
[sıfat]
Zamanı iyi seçilmemiş, uygun zamanı gelmeden olan veya yapılan
- MEVKİDAŞ
- ...
- MEVKUFEN
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[zarf]
Tutuklu olarak
- "Muhittin Paşa mevkufen Sivas'a getirilmiştir." (Atatürk)
-
[zarf]
Tutuklu olarak
- MEVCUDAT
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Var olan şeyler, varlıklar
-
Yaratıklar
-
[isim]
Var olan şeyler, varlıklar