Başında leke olan 12 kelime var. Leke ile başlayan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe ile ilgili araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Ayrıca İçinde leke olan kelimeler listesine ya da sonu leke ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz.
Karmaşık harflerden başında leke bulunan kelimeleri bulmak için Kelime Bulma Makinesi'ni kullanabilirsiniz.
Harf Sayısına Göre Kelimeler
LEKELENMEK, LEKELETMEK, LEKESİZLİK
LEKECİLİK, LEKELEMEK, LEKELENME, LEKELETME
LEKELEME
LEKESİZ
LEKECİ, LEKELİ
LEKE
E E K L Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler
4 Harfli Kelimeler
ELEK, KELE, LEKE
3 Harfli Kelimeler
EKE, ELK, KEL
2 Harfli Kelimeler
EK, EL, KE, LE
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- LEKELENMEK
-
-
[nsz]
Leke oluşmak
-
Kötü tanınmak
-
[nsz]
Leke oluşmak
- LEKESİZLİK
-
-
[isim]
Lekesiz olma durumu
-
[isim]
Lekesiz olma durumu
- LEKELETMEK
-
-
[-i]
Lekeli duruma getirmek
-
[-i]
Lekeli duruma getirmek
- LEKELEMEK
-
-
[-i]
Bir şeyi kirletmek, bir şey üzerinde leke oluşturmak
- "Kumaşı lekelemek."
-
Birine, namusa dokunur bir suç yüklemek
- "Durup dururken bir genci lekelemek güzel bir şey değil..." (Çetin Altan)
-
[-i]
Bir şeyi kirletmek, bir şey üzerinde leke oluşturmak
- LEKECİLİK
-
-
[isim]
Doğa biçimlerini değil, boya biçimlerini değerlendiren ve boya vuruşundan doğan görüntünün, insanın iç coşkusunu anlatmaya yeter olduğuna inanan soyut resim anlayışı, taşizm
-
[isim]
Doğa biçimlerini değil, boya biçimlerini değerlendiren ve boya vuruşundan doğan görüntünün, insanın iç coşkusunu anlatmaya yeter olduğuna inanan soyut resim anlayışı, taşizm
- LEKELENME
-
-
[isim]
Lekelenmek işi
-
Adı kötüye çıkma
-
[isim]
Lekelenmek işi
- LEKELETME
-
-
[isim]
Lekeletmek işi
-
[isim]
Lekeletmek işi
- LEKELEME
-
-
[isim]
Lekelemek işi
-
Namusa dokunur bir suç yükleme, iftira etme
- "Eski müdürlerini her gittikleri yerde olmadık iftiralarla lekelemeye çalışıyorlardı." (Haldun Taner)
-
[isim]
Lekelemek işi
- LEKESİZ
-
-
[sıfat]
Lekesi olmayan, tertemiz
- "Ayşe'nin güneşli yanık ayakları, lekesiz pembe halıya gömülüyordu." (Cahit Uçuk)
-
Namuslu
-
[sıfat]
Lekesi olmayan, tertemiz
- LEKECİ
-
-
[isim]
Kuru temizleme yapan, kuru temizleyici
- "Fahim Bey bütün bunları lekeciye temizletip yine giyermiş." (Abdülhak Şinasi Hisar)
-
[isim]
Kuru temizleme yapan, kuru temizleyici
- LEKELİ
-
-
[sıfat]
Herhangi bir sebeple üzerinde leke oluşmuş, lekesi olan
- "Armutların en fenası, en kavruk, en lekeli ve en hamı bile asildir." (Refik Halit Karay)
-
Kötü tanınmış, lekelenmiş
-
[sıfat]
Herhangi bir sebeple üzerinde leke oluşmuş, lekesi olan
- LEKE
-
Kelime Kökeni : Farsça
-
[isim]
Kirliliği gösteren iz
- "Adi madenî kol düğmeleri bunları yeşilimtırak bir leke ile kirletirdi." (Abdülhak Şinasi Hisar)
- "Çocuk giysisini leke etmiş."
- "Annemi kıskanıyor, bana leke sürmek istiyor." (Halide Edip Adıvar)
-
Bir yüzeyde türlü sebepler dolayısıyla oluşan farklı renk
- "Kuyruğunun ucu ile alnının orta yerinde beyaz lekeler vardı." (Ömer Seyfettin)
-
Vücudun herhangi bir yerinde oluşan değişik renk
-
Yüz kızartacak durum, namussuzluk, kara, şaibe
- "Kendi vicdanında kendi durumunu düzeltmek, geçmişin lekesini yıkamak istiyordu." (Halide Edip Adıvar)
-
Güneş, ay, yıldız veya herhangi bir gezegenin parlak yüzeyinde görülen karanlık bölüm
-
[isim]
Kirliliği gösteren iz