Sonunda lak olan 6 harfli 39 kelime var. LAK ile biten kelimeler listesini inceleyerek aradığınız kelimeleri bulabilirsiniz. Türkçe araştırmalarınızda, scrabble oyununda bu kelimeleri kullanabilirsiniz. Ayrıca İçinde lak olan kelimeler listesine ya da başında lak olan kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, işlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi

Harf Sayısına Göre Kelimeler


Kelime bulma makinesi

A K L Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler

3 Harfli Kelimeler

KAL, LAK

2 Harfli Kelimeler

AK, AL, LA

Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.



Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)

KUŞLAK

  1. [isim] Av kuşları bol olan yer

BOZLAK

  1. [isim] Orta ve Güney Anadolu'nun birçok bölgesinde bir türkü ezgisi
  2. Bu ezgiyle söylenen, konusu acıklı türkü
    • "Afşar bozlağı."

LAKLAK

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [sıfat] Leyleğin gagasıyla çıkardığı ses
  2. Ara vermeden söylenilen saçma sapan söz dizisi, gevezelik

HOPLAK
...
YAYLAK

  1. [isim] Otlak

ASALAK

  1. Bir canlıda sürekli veya geçici yaşayarak ona zarar veren başka canlı, parazit
  2. [sıfat] Başkalarının sırtından geçinen (kimse), abacı, ekti, otlakçı, tufeyli

ÇATLAK

  1. [sıfat] Çatlamış olan
    • "Çatlak bardak."
  2. Deli
  3. [isim] Ara, aralık
    • "İki denizci kara bulutlar çatlağından güneş ışığının güldüğünü sandılar." (Halikarnas Balıkçısı)
  4. [isim] Yer altındaki taş kütlelerinin basınç ve gerilim dolayısıyla yer değiştirmeden çatlayıp yarılması, diyaklaz
    • "Esmer toprağın yüzünü saran çatlaklar sanki yerin dibine kadar iniyordu ." (Tarık Buğra)
  5. [isim] Çatlama

CAVLAK

  1. [sıfat] Çıplak, tüysüz
    • "Arkasına fırlayan külahını ben elimle tutup cavlak kafasına geçirdim." (Falih Rıfkı Atay)
    • "Ne olacak a canım, hepimiz de ya bir kaza neticesinde veyahut kazasız olarak cavlağı çekeceğiz." (Halikarnas Balıkçısı)

DIZLAK

  1. [sıfat] Dazlak

LEYLAK

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Zeytingillerden, yaprakları karşılıklı bir ağaççık (Syringa vulgaris)
  2. Bu ağacın koni durumunda toplanmış, beyaz, eflatun veya pembe renkte, güzel kokulu çiçekleri
    • "Bahar yağmuru ancak mor salkımlarla leylakların açtığı bir memlekette çekilebilir." (Refik Halit Karay)

CIRLAK

  1. [sıfat] Hoşa gitmeyen, çok belirgin renk
  2. [isim] Cırcır böceği

ŞALLAK

  1. [sıfat] Çıplak
  2. Giyimine özen göstermeyen kimse

IŞILAK

  1. [isim] Parıltı

ŞAPLAK

  1. [isim] "Şap" diye ses çıkaran tokat
    • "Rahmi'nin sırtına güya şaka olsun diye bir şaplak indirdikten sonra..." (Burhan Felek)

HAŞLAK

  1. [sıfat] Kızgın, kaynar, çok sıcak
    • "Fakat kendisini iki çatık kaşın altında parlayan iki hiddetli göz karşıladı. Sevincinin üzerine haşlak sular döküldü." (Aka Gündüz)

MUTLAK

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [sıfat] Salt
    • "Eskilerden üstün olmasa da onlar kadar mutlak bir roman yazmak istiyorum." (Halide Edip Adıvar)
  2. Kendi başına var olan, hiçbir şeye bağlı olmayan, bağımsız, saltık
  3. [zarf] Kesinlikle

DAZLAK

  1. [sıfat] Başında saçı olmayan (kimse, baş)
    • "Işığı, donuk donuk yansıtan dazlak bir kafa." (Atilla İlhan)

PIRLAK

  1. [isim] Doğan, atmaca vb. yırtıcı kuşları yakalamada çağırtkan olarak kullanılan, avcılarca bir kafes içinde av yerine bırakılan kuş

HARLAK

  1. [isim] Harıltı ile akan su, çağlayan

TUZLAK

  1. Otları tuzlu olan veya ot bitmeyen, çorak, verimsiz (yer)

Kelime Anlamları Kaynağı : Türk Dil Kurumu Güncel Türkçe Sözlüğü