Başında l olan 5 harfli 119 kelime var. L harfi ile başlayan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe ile ilgili araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Ayrıca İçinde l harfi olan kelimeler listesine ya da sonu l harfi ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz.
Karmaşık harflerden başında l bulunan kelimeleri bulmak için Kelime Bulma Makinesi'ni kullanabilirsiniz.
Harf Sayısına Göre Kelimeler
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- LOŞÇA
-
-
[sıfat]
Az ışık almış, yarı karanlık
- "Loşça bir köşeye çekilerek ortalığı gözden geçirmekten başka yapacağı bir şey yoktu." (Peyami Safa)
-
[sıfat]
Az ışık almış, yarı karanlık
- LEPRA
-
Kelime Kökeni : Yunanca
-
[isim]
Cüzzam
-
[isim]
Cüzzam
- LETÇE
- ...
- LOBUT
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Kalın, kısa ve düzgün sopa
- "Yaradana sığınıp Osmanlı tokadını çarptık mı adamı lobut yemişe çeviren biz değil miydik?" (Atilla İlhan)
-
Kol gücünü geliştirmek için kullanılan, gürgenden jimnastik aracı
-
[isim]
Kalın, kısa ve düzgün sopa
- LEDÜN
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Tanrı katı
-
[isim]
Tanrı katı
- LİNET
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
İshal
-
[isim]
İshal
- LİRET
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
İtalyan para birimi
-
[isim]
İtalyan para birimi
- LEZİZ
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[sıfat]
Tadı güzel, lezzetli
-
Hoş, güzel, zevkli, latif
- "Bunun öte tarafında hayalî, leziz bir âlem mevcuttur." (Memduh Şevket Esendal)
-
[sıfat]
Tadı güzel, lezzetli
- LİVAR
-
Kelime Kökeni : Rumca
-
[isim]
Avlanan balıkları canlı olarak saklamak için ağzı içine doğru konik örülmüş sepet
- "Keçi kellesinin ince derisini parça parça kesip de ağlara takmak için hazır edip livarına tıktığı zaman ..." (Sait Faik Abasıyanık)
-
İçinde diri balık saklanan, denizden ayrılmış havuz
-
[isim]
Avlanan balıkları canlı olarak saklamak için ağzı içine doğru konik örülmüş sepet
- LİMAN
-
Kelime Kökeni : Rumca
-
[isim]
Gemilerin barınmalarına, yük alıp boşaltmalarına, yolcu indirip bindirmelerine yarayan doğal veya yapay sığınak
- "On beş gün sonra, geldiği gibi büyük törenle limanımızdan ayrıldı." (Haldun Taner)
-
[isim]
Gemilerin barınmalarına, yük alıp boşaltmalarına, yolcu indirip bindirmelerine yarayan doğal veya yapay sığınak
- LEYDİ
- ...
- LİMBO
-
Kelime Kökeni : İtalyanca
-
[isim]
Irmaklarda, sığ sularda yük taşıyan bir tür tekne
-
Bir ticaret gemisinin içindeki yükü, bordasına yanaşan başka bir gemiye aktarma işlemi
-
[isim]
Irmaklarda, sığ sularda yük taşıyan bir tür tekne
- LİZÖZ
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Yatakta kadınların giydiği bir çeşit yün hırka
-
[isim]
Yatakta kadınların giydiği bir çeşit yün hırka
- LÜGAT
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Kelime, söz, sözcük
- "Deli eniştemiz, dil dökerek ve lügat paralayarak âlim görünmek isterdi." (Abdülhak Şinasi Hisar)
-
Sözlük
- "Bu arada bizim diyalekt dediğimiz mahallî sözleri umumi lügate aktarmak da kabildir." (Burhan Felek)
-
[isim]
Kelime, söz, sözcük
- LİGHT
-
Kelime Kökeni : İngilizce
-
[sıfat]
Bakınız yeğni
-
[sıfat]
Bakınız yeğni
- LÖKOZ
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Lösemi durumu
-
[isim]
Lösemi durumu
- LAKAP
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Bir kimseye, bir aileye kendi adından ayrı olarak sonradan takılan, o kimsenin veya o ailenin bir özelliğinden kaynaklanan ad
- "Arkadaşının taktığı bu lakabı, Ger Ali, soyadı kanunu çıkınca isminin başından alıp sonuna koydu mu bilmiyorum." (Yusuf Ziya Ortaç)
-
[isim]
Bir kimseye, bir aileye kendi adından ayrı olarak sonradan takılan, o kimsenin veya o ailenin bir özelliğinden kaynaklanan ad
- LİKÖR
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Meyve veya bazı bitkiler ile alkol, esans karışımından yapılan şekerli içki
- "Bu likör vakitsiz, amma şişeleri açmış bulunduk." (Peyami Safa)
-
[isim]
Meyve veya bazı bitkiler ile alkol, esans karışımından yapılan şekerli içki
- LAMEL
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Mikroskopla yapılan incelemede bazen lamların üstüne kapatılan dört köşe, küçük ve ince cam parçası
-
Çok ince tabaka
-
[isim]
Mikroskopla yapılan incelemede bazen lamların üstüne kapatılan dört köşe, küçük ve ince cam parçası
- LODOS
-
Kelime Kökeni : Rumca
-
[isim]
Güneyden veya güneybatıdan esen ve bazen de yağış getiren yerel rüzgâr, kaba yel, boz yel
- "Dinmiş lodosların uğultusu içinde / İstanbul'u dinliyorum, gözlerim kapalı." (Orhan Veli Kanık)
- "Hava öğleden beri lodosa çevirdiği için soğuk değildi." (Peyami Safa)
-
Bu rüzgârın estiği gün veya zaman
- "Lodosta balığa çıkılmaz."
-
Güney yönü
-
[isim]
Güneyden veya güneybatıdan esen ve bazen de yağış getiren yerel rüzgâr, kaba yel, boz yel