Başında ku olan 9 harfli 95 kelime var. Ku ile başlayan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe ile ilgili araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Ayrıca İçinde ku olan kelimeler listesine ya da sonu ku ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz.
Karmaşık harflerden başında ku bulunan kelimeleri bulmak için Kelime Bulma Makinesi'ni kullanabilirsiniz.
Harf Sayısına Göre Kelimeler
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- KURŞUNSUZ
-
-
[sıfat]
Kurşunu olmayan
-
Kurşun elementi içermeyen
- "Kurşunsuz benzin."
-
[sıfat]
Kurşunu olmayan
- KUKLAVARİ
-
Kelime Kökeni : Rumca
-
[sıfat]
Kukla gibi, kuklaya benzer
- "Kuklavari bir tempo ve üslup içinde görünüp bize dönüyor, sonra yine kayboluyordu." (Haldun Taner)
-
[sıfat]
Kukla gibi, kuklaya benzer
- KUBBEALTI
- ...
- KUVARSSIZ
- ...
- KURGULAMA
-
-
[isim]
Kurgulamak işi veya durumu, montajlama
-
[isim]
Kurgulamak işi veya durumu, montajlama
- KUZEYDOĞU
-
-
[isim]
Kuzeyle doğu arasındaki yön
-
[isim]
Kuzeyle doğu arasındaki yön
- KURULANIŞ
-
-
[isim]
Kurulanma işi veya biçimi
-
[isim]
Kurulanma işi veya biçimi
- KULAKTOZU
-
-
[isim]
Kulak memesi
-
[isim]
Kulak memesi
- KUTSANMAK
- ...
- KULAÇLAMA
-
-
[isim]
Kulaçlamak işi
-
[isim]
Kulaçlamak işi
- KURULAYIŞ
-
-
[isim]
Kurulama işi veya biçimi
-
[isim]
Kurulama işi veya biçimi
- KUYRUKSUZ
-
-
[sıfat]
Kuyruğu olmayan
-
[sıfat]
Kuyruğu olmayan
- KULLANMAK
-
-
[-i]
Bir şeyden belli bir amaçla yararlanmak
- "Parmaklarının arasındaki mendili eskiyinceye kadar kullandığın hiç oldu mu?" (Hüseyin Cahit Yalçın)
-
Bir kimseyi bir hizmette bulundurmak, çalıştırmak
- "Siz analarımızı nasıl esir gibi kullandınızsa biz de sizi öyle kullanacağız." (Halide Edip Adıvar)
-
İşletmek, değerlendirmek
- "Parasını ticarette kullanmak."
-
[nsz]
Giymek, takmak
- "Hiç yağmurluk kullanmazdı."
-
[nsz]
Sigara, içki vb. şeylere alışmış olmak, içmek
-
[nsz]
Kelimeyi yazmak, söylemek
- "Lakırtılarında çok kere çifter çifter kelimeler kullanırdı ki bunlar bazen manayı değiştirir." (Abdülhak Şinasi Hisar)
-
Harcamak, sarf etmek
- "Sattıkları küpenin parasını çok idareli kullanıyorlardı." (Peyami Safa)
-
Amacına ulaşmak için birinden veya bir şeyden yararlanmak, onu amacına alet etmek, sömürmek, istismar etmek
- "Hâlbuki onlar, işte bu saflığı istismar ediyorlar. Bütün düşünceleri seni kullanmak, o kadar!" (Atilla İlhan)
-
Araç veya aleti işletmek, yönetmek
- "Nitekim çocuklarımın bile kullandıkları hesap makineleri, bunların küçük modelleridir." (Burhan Felek)
-
[-i]
Bir şeyden belli bir amaçla yararlanmak
- KURTBOĞAN
-
-
[isim]
Boğan otu
-
[isim]
Boğan otu
- KUTULAYIŞ
-
-
[isim]
Kutulama işi veya biçimi
-
[isim]
Kutulama işi veya biçimi
- KUŞAKLAMA
-
-
[isim]
Kuşaklamak işi veya biçimi
-
[zarf]
Kuşak biçimini andırarak
- "Duvarın içine kuşaklama, bir ağaç koymalı."
-
[isim]
Kuşaklamak işi veya biçimi
- KUDURTMAK
-
-
[-i]
Kudurmasına sebep olmak
-
Öfkelenmesine yol açmak
-
[-i]
Kudurmasına sebep olmak
- KUTULAMAK
-
-
[-i]
Kutuya yerleştirmek, kutuya koymak
-
[-i]
Kutuya yerleştirmek, kutuya koymak
- KURTARMAK
-
-
[-i]
Bir canlıyı bir felaketten, tehlikeden veya zor durumdan uzaklaştırmak
- "Şu durup dururken şimşek gibi çakan ağrılardan kurtarsınlar, servetimin yarısını anamın ak sütü gibi vereyim." (Reşat Nuri Güntekin)
-
Kurtulmasını sağlamak
-
Uzaklaştırmak
-
Kazandırmak, yeniden ele geçirmek
- "Milletin istiklalini yine milletin azim ve kararı kurtaracaktır." (Atatürk)
-
Bir şeye zarar gelmesini önlemek
- "Bu kız beni ilk defa çevreme karşı isyandan kurtardı." (Halide Edip Adıvar)
-
Birinin cezalandırılmasına engel olmak
- "Baban bana vaktiyle iyilik yaptı, seni kurtaracağım." (Halide Edip Adıvar)
-
[nsz]
Bir şeyin değerini karşılamak
- "Beş bin liradan aşağısı kurtarmaz!"
-
[-i]
Bir canlıyı bir felaketten, tehlikeden veya zor durumdan uzaklaştırmak
- KUSUVERME
- ...