Sonunda kara olan 21 kelime var. KARA ile biten kelimeler listesini inceleyerek aradığınız kelimeleri bulabilirsiniz. Türkçe araştırmalarınızda, scrabble oyununda bu kelimeleri kullanabilirsiniz. Ayrıca İçinde kara olan kelimeler listesine ya da başında kara olan kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, işlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi
Harf Sayısına Göre Kelimeler
KEŞKÜLÜFUKARA
BALDIRIKARA
BAŞTANKARA, KIÇTANKARA
BAĞRIKARA, ÇATALKARA, KARNIKARA, SIRTIKARA
İNCEKARA, YANIKARA
ACIKARA, ÇAYKARA, KAPKARA, KARKARA, MALKARA, MASKARA
ANKARA, BAKARA, FUKARA, MAKARA
KARA
A A K R Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler
4 Harfli Kelimeler
AKAR, AKRA, ARAK, ARKA, KARA
3 Harfli Kelimeler
AKA, ARA, ARK, KAR
2 Harfli Kelimeler
AK, AR, RA
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- KEŞKÜLÜFUKARA
-
Kelime Kökeni : Farsça
-
[isim]
Keşkül
-
[isim]
Keşkül
- BALDIRIKARA
-
-
[isim]
Nemli yerlerde yetişen birçok eğrelti otu türünün ortak adı, karabaldır
-
[isim]
Nemli yerlerde yetişen birçok eğrelti otu türünün ortak adı, karabaldır
- BAŞTANKARA
-
-
[isim]
Ötücü kuşlar takımının baştankaragiller familyasından, Kuzey Afrika, Avrupa ve Asya'da yaşayan, böcek yiyerek tarıma yararlı olan, oldukça kısa, güçlü ve sivri gagalı, çeşitli renklerde olabilen bir kuş türü (Parus maior)
-
[isim]
Ötücü kuşlar takımının baştankaragiller familyasından, Kuzey Afrika, Avrupa ve Asya'da yaşayan, böcek yiyerek tarıma yararlı olan, oldukça kısa, güçlü ve sivri gagalı, çeşitli renklerde olabilen bir kuş türü (Parus maior)
- KIÇTANKARA
-
-
[isim]
Baştan demirleyen, kıçtan da halatlarla kıyıya bağlanan gemi
-
[isim]
Baştan demirleyen, kıçtan da halatlarla kıyıya bağlanan gemi
- ÇATALKARA
- ...
- BAĞRIKARA
-
-
[isim]
İskete kuşunun bir türü (Saxicola torquata)
-
[isim]
İskete kuşunun bir türü (Saxicola torquata)
- KARNIKARA
-
-
[isim]
Börülce
-
[isim]
Börülce
- SIRTIKARA
-
-
[isim]
Lüferin bir türü
-
[isim]
Lüferin bir türü
- YANIKARA
-
-
[isim]
Şarbon
-
[isim]
Şarbon
- İNCEKARA
- ...
- KARKARA
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Uzun bacaklılardan, bataklık bölgelerde yaşayan, kışı sıcak ülkelerde geçiren, başı sorguçlu turna
-
[isim]
Uzun bacaklılardan, bataklık bölgelerde yaşayan, kışı sıcak ülkelerde geçiren, başı sorguçlu turna
- MASKARA
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
Eğlendirici, sevimli, güldürücü, sevimli, soytarı, hoş
- "Görseniz ne maskara şey!"
- "Şu kendini bütün memlekete maskara eden münevver züppenin eksik tarafı millî şuurdan başka nedir?" (Orhan Seyfi Orhon)
- "Hazır yemeğe tamah edip insanların maskarası olmanın âlemi var mı?" (Haldun Taner)
-
[isim]
Karnaval maskesi
- "Çocuk bir maskara satın aldı."
-
[isim]
Kirpik boyası, rimel
-
Şerefsiz, onursuz, haysiyetsiz, rezil (kimse)
- "Bırak şu maskarayı."
-
Eğlendirici, sevimli, güldürücü, sevimli, soytarı, hoş
- ÇAYKARA
-
-
[isim]
Çay kenarında çıkan göze, kaynak, pınar
-
[isim]
Çay kenarında çıkan göze, kaynak, pınar
- ACIKARA
-
-
[isim]
Sık, yuvarlak ve küçük taneli bir çeşit ekşi üzüm
-
[isim]
Sık, yuvarlak ve küçük taneli bir çeşit ekşi üzüm
- MALKARA
- ...
- KAPKARA
-
-
[sıfat]
Her yanı kara
- "Dağlar kül rengi bir aydınlığın içinde kapkara yükseliyorlardı." (Tarık Buğra)
-
Kömür gibi kara, simsiyah
- "Gözleri zeytin gibi kapkara mahalle kızı..." (Osman Cemal Kaygılı)
-
[sıfat]
Her yanı kara
- ANKARA
- ...
- MAKARA
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Üzerine iplik, tel, şerit vb. sarılan, kenarları çıkıntılı, ekseni boyunca delik silindir, bobin
- "Dersin ciddiliğine bakmadan koyuverdik makaraları." (Atilla İlhan)
- "Yukarı katta ihtiyar imamla yatalak hasta karısının aşağıdan tamamıyla işitilen kavgalarına dair hikâyelerinin makarasını çözerdi." (Halit Ziya Uşaklıgil)
-
Sürme kapak rayları üzerinde hareket edecek biçimde metal veya plastikten yapılmış değişik tiplerdeki sürme kapak aleti
-
Bir yükün yukarıya kaldırılmasını sağlayan araç
-
Ağır yüklerin kaldırılma ve indirilmesinde kullanılan, birbirine paralel iki veya daha çok tabla arasında dönen, kenarı çepeçevre oluklu tekerlek veya tekerleklerden oluşmuş mekanik alet
-
[isim]
Üzerine iplik, tel, şerit vb. sarılan, kenarları çıkıntılı, ekseni boyunca delik silindir, bobin
- FUKARA
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[sıfat]
Yoksul, fakir
- "Biriktirdiği bütün parasını sadaka olarak fukaraya verir." (Yahya Kemal Beyatlı)
-
[isim]
Derviş
- "Bir Bektaşi fukarası."
-
Zavallı
- "Bu karışık ve çok fukara bir kumpanyaydı." (Halide Edip Adıvar)
-
[sıfat]
Yoksul, fakir
- BAKARA
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
İskambil kâğıdı ile oynanan bir kumar
- "Geçenlerde bir iş adamı bakarada yüz bin liraya yakın para kaybetti." (Falih Rıfkı Atay)
-
[isim]
İskambil kâğıdı ile oynanan bir kumar