Başında kara olan 8 harfli 32 kelime var. Kara ile başlayan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe ile ilgili araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Ayrıca İçinde kara olan kelimeler listesine ya da sonu kara ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz.
Karmaşık harflerden başında kara bulunan kelimeleri bulmak için Kelime Bulma Makinesi'ni kullanabilirsiniz.
Harf Sayısına Göre Kelimeler
A A K R Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler
4 Harfli Kelimeler
AKAR, AKRA, ARAK, ARKA, KARA
3 Harfli Kelimeler
AKA, ARA, ARK, KAR
2 Harfli Kelimeler
AK, AR, RA
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- KARAMSAR
-
-
[sıfat]
Kötümser
- "İşsiz geçirdiği her gün biraz daha karamsar oldu." (Necati Cumalı)
-
[sıfat]
Kötümser
- KARAYAZI
- ...
- KARAEVLİ
- ...
- KARAKUŞİ
-
Kelime Kökeni : Türkçe
-
[sıfat]
Kanun, kural, mantık ölçülerine dayanmayan
- "Tiyatro eleştirmenleri, yazarlar, aydınlar bu karakuşi karara karşı çıktılar." (Haldun Taner)
-
[sıfat]
Kanun, kural, mantık ölçülerine dayanmayan
- KARANFİL
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Karanfilgillerden, güzel renkli çiçekler açan bir süs bitkisi (Dianthus caryophyllus)
-
Mersingillerden, Molük adalarında, Filipinler'de ve Hindistan'da yetişen ve yaprakları sürekli yeşil kalan bir ağaç (Caryophyllus aromaticus)
-
Bu ağacın karanfil yağı elde edilen ve baharat olarak kullanılan, ağız kokusunu gideren, acımsı, koyu renkli, küçük çivi biçimindeki tomurcuğu
- "Yengemin verdiği karanfili dişlerimle ezip emerek odaya giriyorum." (Yusuf Ziya Ortaç)
-
[isim]
Karanfilgillerden, güzel renkli çiçekler açan bir süs bitkisi (Dianthus caryophyllus)
- KARAİĞNE
-
-
[isim]
Bir çeşit iğneli karınca
-
[isim]
Bir çeşit iğneli karınca
- KARAVİDE
-
Kelime Kökeni : Rumca
-
[isim]
Kerevit
-
[isim]
Kerevit
- KARAYAKA
-
-
[isim]
Doğu Karadeniz kıyı bölgesinde yetişen, uzun kuyruklu, beyaz renkli koyun türü
-
[isim]
Doğu Karadeniz kıyı bölgesinde yetişen, uzun kuyruklu, beyaz renkli koyun türü
- KARAVELA
-
Kelime Kökeni : İtalyanca
-
[isim]
Büyük deniz teknesi
-
Gemilerde denizcilik kurallarına aykırı durum
-
[isim]
Büyük deniz teknesi
- KARAKEME
-
-
[isim]
Domalan
-
[isim]
Domalan
- KARAASMA
-
-
[isim]
Lohusa otu
-
[isim]
Lohusa otu
- KARABİNA
-
Kelime Kökeni : İtalyanca
-
[isim]
Namlusu genellikle yivli, kısa ve hafif bir tüfek
- "O devirlere ait baltalar, karabinalar, paslanmamış çelikleriyle müzelerimizdedir." (Orhan Seyfi Orhon)
-
[isim]
Namlusu genellikle yivli, kısa ve hafif bir tüfek
- KARARTMA
-
-
[isim]
Karartmak işi
-
Savaş durumunda düşman uçaklarından korunma amacıyla ışıkları örtme veya söndürme biçiminde alınan önlemlerin bütünü
-
[isim]
Karartmak işi
- KARAKEÇİ
-
-
[isim]
Sazana benzer bir tatlı su balığı (Barbus fluviatilis)
-
Kıl keçisi
-
[isim]
Sazana benzer bir tatlı su balığı (Barbus fluviatilis)
- KARANLIK
-
-
[sıfat]
Işığı olmayan, bütünü veya bir parçası ışıktan yoksun olan
- "Akşamdı, ortalığa hafif bir karanlık çökmüştü." (Reşat Nuri Güntekin)
- "Tekrar ana yola geldiğim zaman karanlık basmıştı." (Sait Faik Abasıyanık)
- "Gece kandili birdenbire sönmüş, oda zifirî karanlık kesilmişti." (Ömer Seyfettin)
- "Gözleriyle sokakların karanlıklarını yırtmaya uğraşarak sinirli bir telaş içinde çırpınıyordu." (Hüseyin Rahmi Gürpınar)
-
[isim]
Işık olmama durumu
- "Biz, karanlığın içinde ilerliyoruz." (Haldun Taner)
- "Türkiye'nin güneşi battı, karanlığa gömüldük." (Burhan Felek)
-
Yasalara, töreye uygun olmayan
- "Bu karanlık işlerin hesabını sorarlar." (Memduh Şevket Esendal)
-
Gereğince anlaşılıp bilinemeyen, ne olacağı, sonu belli olmayan (durum)
- "Bu kadar karışık ve karanlık bir mevzuda neye istinaden, hangi ... teşhis konulabilir?" (Abdülhak Şinasi Hisar)
-
Karışık
-
[isim]
Üzüntü, sıkıntı, perişanlık
- "Demiştim ya; bütün memleketi bir yas karanlığı kaplamıştı." (Yakup Kadri Karaosmanoğlu)
-
[sıfat]
Işığı olmayan, bütünü veya bir parçası ışıktan yoksun olan
- KARACASU
- ...
- KARALAMA
-
-
[isim]
Karalamak işi
-
El alıştırmak için çok tekrarlanarak yazılan yazı
-
Üstünde düzeltmeler yapılan, temize çekilmemiş yazı taslağı, müsvedde
- "İlk şiirim olan bir türkü güftesini, Üsküp türkülerinde gördüğüm vezinle karalamaya başladım." (Yahya Kemal Beyatlı)
-
Leke sürme, kötülük yükleme
-
[isim]
Karalamak işi
- KARAMBOL
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Bilardo oyununda isteka ile vurulan bilyenin öbürlerine dokunması
-
Çarpışma, birbirine çarpma
-
Karışıklık, karmaşa
-
[isim]
Bilardo oyununda isteka ile vurulan bilyenin öbürlerine dokunması
- KARAÇALI
-
-
[isim]
Hünnapgillerden, kurak yerlerde yetişen, çiçekleri altın sarısı renginde, dikenli bir bitki, çalı dikeni (Paliurus spinosa)
-
İki kişinin arasına girerek ilişkileri bozan kimse
-
[isim]
Hünnapgillerden, kurak yerlerde yetişen, çiçekleri altın sarısı renginde, dikenli bir bitki, çalı dikeni (Paliurus spinosa)
- KARAVANA
-
Kelime Kökeni : İtalyanca
-
[isim]
Genellikle orduda yemek dağıtımında kullanılan büyük metal kap
-
Bu kaptan dağıtılan yemek
- "Bugün karavana çok iyi idi."
-
İnce, yassı elmas
-
Atış taliminde hedef tahtasını bile vuramama
-
[isim]
Genellikle orduda yemek dağıtımında kullanılan büyük metal kap