Başında kar olan 8 harfli 82 kelime var. Kar ile başlayan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe ile ilgili araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Ayrıca İçinde kar olan kelimeler listesine ya da sonu kar ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz.
Karmaşık harflerden başında kar bulunan kelimeleri bulmak için Kelime Bulma Makinesi'ni kullanabilirsiniz.
Harf Sayısına Göre Kelimeler
A K R Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler
3 Harfli Kelimeler
ARK, KAR
2 Harfli Kelimeler
AK, AR, RA
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- KARINCIK
-
-
[isim]
Vücudun çeşitli organları içinde bulunan boşluk
-
Kalbin alt bölümünde bulunan ve biri sağdaki akciğere kan pompalayan, öbürü soldaki akciğerden vücuda pompalanacak kanı almaya yarayan iki boşluk
-
[isim]
Vücudun çeşitli organları içinde bulunan boşluk
- KARMAŞIK
-
-
[sıfat]
İçinde aynı cinsten birçok öge bulunan, birbirine az çok aykırı birçok şeyden oluşan, mudil
- "Karmaşık bir sorun. Karmaşık bir düşünce."
-
Çözeltide kendisini oluşturan parçalara iki yönlü olarak ayrışan (iyon veya birleşik), kompleks
-
Ögelerinin veya gerekli işlemlerin sayısının çokluğu, çeşitliliği yüzünden anlaşılması, yapılması güç olan, komplike
-
[sıfat]
İçinde aynı cinsten birçok öge bulunan, birbirine az çok aykırı birçok şeyden oluşan, mudil
- KARIKMAK
-
-
[nsz]
Göz fazla ışıktan kamaşmak
-
Göz kar yağmış bir alana bakmaktan kamaşmak
-
[nsz]
Göz fazla ışıktan kamaşmak
- KARAFAKİ
- ...
- KARGIŞLI
-
-
[sıfat]
Tanrı'nın ve insanların nefretine, lanetine uğramış, melun, lanetli
-
[sıfat]
Tanrı'nın ve insanların nefretine, lanetine uğramış, melun, lanetli
- KARINMAK
-
-
[nsz]
Sallanarak karışmak
-
Çiftleşmek
-
[nsz]
Sallanarak karışmak
- KARARSIZ
-
-
[sıfat]
Kararı olmayan
- "Kararsız adam."
-
Karar vermekte güçlük çeken, duruksun, mütereddit
-
Düzensiz, istikrarsız
- "Kararsız hava."
-
[sıfat]
Kararı olmayan
- KARPUZSU
-
-
[sıfat]
Karpuzu andıran, karpuza benzeyen, karpuz gibi, karpuzumsu
-
[sıfat]
Karpuzu andıran, karpuza benzeyen, karpuz gibi, karpuzumsu
- KARBOJEN
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Bileşiminde % 95 oksijen ve % 5 karbondioksit bulunan gaz karışımı
-
[isim]
Bileşiminde % 95 oksijen ve % 5 karbondioksit bulunan gaz karışımı
- KARANLIK
-
-
[sıfat]
Işığı olmayan, bütünü veya bir parçası ışıktan yoksun olan
- "Akşamdı, ortalığa hafif bir karanlık çökmüştü." (Reşat Nuri Güntekin)
- "Tekrar ana yola geldiğim zaman karanlık basmıştı." (Sait Faik Abasıyanık)
- "Gece kandili birdenbire sönmüş, oda zifirî karanlık kesilmişti." (Ömer Seyfettin)
- "Gözleriyle sokakların karanlıklarını yırtmaya uğraşarak sinirli bir telaş içinde çırpınıyordu." (Hüseyin Rahmi Gürpınar)
-
[isim]
Işık olmama durumu
- "Biz, karanlığın içinde ilerliyoruz." (Haldun Taner)
- "Türkiye'nin güneşi battı, karanlığa gömüldük." (Burhan Felek)
-
Yasalara, töreye uygun olmayan
- "Bu karanlık işlerin hesabını sorarlar." (Memduh Şevket Esendal)
-
Gereğince anlaşılıp bilinemeyen, ne olacağı, sonu belli olmayan (durum)
- "Bu kadar karışık ve karanlık bir mevzuda neye istinaden, hangi ... teşhis konulabilir?" (Abdülhak Şinasi Hisar)
-
Karışık
-
[isim]
Üzüntü, sıkıntı, perişanlık
- "Demiştim ya; bütün memleketi bir yas karanlığı kaplamıştı." (Yakup Kadri Karaosmanoğlu)
-
[sıfat]
Işığı olmayan, bütünü veya bir parçası ışıktan yoksun olan
- KARAKTER
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Ayırt edici nitelik
-
Bir bireyin kendine özgü yapısı, onu başkalarından ayıran temel belirti ve bireyin davranış biçimlerini belirleyen, üstün ana özellik, öz yapı, ıra, seciye
- "Yıldız'ın iyi bir eğitimi, kuvvetli bir karakteri var." (Aka Gündüz)
-
Bir kimsenin veya bir insan grubunun tutumu, duygulanma ve davranış biçimi
- "Pek uysal, tatlı, neşeli karakterine rağmen dostum kavgacıdır." (Refik Halit Karay)
-
Basımda harf türü
-
Bir eserde duygu, tutku ve düşünce yönlerinden ele alınan kimse
-
Bireyin kendi kendisine egemen olmasını, kendi kendisiyle uyum içinde bulunmasını, düşünüş ve hareketlerinde tutarlı, sağlam kalabilmesini sağlayan özellikler bütünü
-
[isim]
Ayırt edici nitelik
- KARAMSAR
-
-
[sıfat]
Kötümser
- "İşsiz geçirdiği her gün biraz daha karamsar oldu." (Necati Cumalı)
-
[sıfat]
Kötümser
- KARMALIK
-
-
[isim]
Karma olma durumu
- "Meclisin bütün karmalığı bu yuvarlak sofranın etrafında idi." (Falih Rıfkı Atay)
-
[isim]
Karma olma durumu
- KARMAŞMA
-
-
[isim]
Karmaşmak işi
-
[isim]
Karmaşmak işi
- KARAMELA
-
Kelime Kökeni : İtalyanca
-
[isim]
Eritilmiş ve birazı yakılmış şekerle yapılan şekerleme
-
[isim]
Eritilmiş ve birazı yakılmış şekerle yapılan şekerleme
- KARAYAZI
- ...
- KARNİVOR
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[sıfat]
Etobur
-
[sıfat]
Etobur
- KARBONİK
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[sıfat]
Karbonla ilgili olan
-
[sıfat]
Karbonla ilgili olan
- KARBONİT
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Karbon grubundan basit madde
-
[isim]
Karbon grubundan basit madde
- KARDİYAK
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Kalp hastalığı olan kimse
-
[sıfat]
Kalple ilgili
-
[isim]
Kalp hastalığı olan kimse