Başında ka olan 10 harfli 387 kelime var. Ka ile başlayan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe ile ilgili araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Ayrıca İçinde ka olan kelimeler listesine ya da sonu ka ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz.
Karmaşık harflerden başında ka bulunan kelimeleri bulmak için Kelime Bulma Makinesi'ni kullanabilirsiniz.
Harf Sayısına Göre Kelimeler
A K Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler
2 Harfli Kelimeler
AK
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- KAÇIRILMAK
-
-
[nsz]
Kaçırma işi yapılmak veya kaçırma işine konu olmak
-
[nsz]
Kaçırma işi yapılmak veya kaçırma işine konu olmak
- KADINLILIK
- ...
- KAYBEDİLİŞ
- ...
- KAMÇILATMA
-
-
[isim]
Kamçılatmak işi
-
[isim]
Kamçılatmak işi
- KARANFİLCİ
-
-
[isim]
Karanfil yetiştiricisi
-
[isim]
Karanfil yetiştiricisi
- KALAKALMAK
-
-
[nsz]
Bir şey veya durum karşısında şaşırmak
-
Güç durumda kalmak
- "Arka tekerler alıp başını geçti gitti. Kırk yolcu yolun ortasında kalakaldık." (Bedri Rahmi Eyuboğlu)
-
[nsz]
Bir şey veya durum karşısında şaşırmak
- KAPIVERMEK
- ...
- KARABAĞLAR
- ...
- KAYTARMACI
-
-
[isim]
Kaytaran kimse
-
[isim]
Kaytaran kimse
- KAZIKLAYIŞ
-
-
[isim]
Kazıklama işi veya biçimi
-
[isim]
Kazıklama işi veya biçimi
- KANCALANMA
-
-
[isim]
Kancalanmak durumu
-
[isim]
Kancalanmak durumu
- KARTONLAMA
-
-
[isim]
Kartonlamak işi
-
[isim]
Kartonlamak işi
- KAVİMLEŞME
- ...
- KAPATTIRMA
-
-
[isim]
Kapattırmak işi
-
[isim]
Kapattırmak işi
- KASTARLAMA
-
-
[isim]
Kastarlamak işi
-
[isim]
Kastarlamak işi
- KAZITTIRMA
- ...
- KANUNCULUK
-
-
[isim]
Kanuncu olma durumu
-
[isim]
Kanuncu olma durumu
- KARŞILAMAK
-
-
[-i]
Dışarıdan gelen bir kimseye karşılayıcı olarak çıkmak, istikbal etmek
- "Belgrat, Türkiye Cumhuriyeti başvekilini karşılamaya hazırlamıştır." (Falih Rıfkı Atay)
-
Karşılık olmak, denk gelmek, tekabül etmek
- "Herhâlde bu küçük bahçeyi kendi sebze ihtiyaçlarını karşılamak için yetiştirmişlerdi." (Necati Cumalı)
-
Söylenen, yapılan, bildirilen bir şeyi olumlu veya olumsuz bulmak
- "Bu suçlamayı hiç üzerimize almadan karşılar ve hoş görürüz." (Burhan Felek)
-
Önlemek, durdurmak
- "Bu ilaç sıtmayı karşılar."
-
Boksta karşı oyuncunun yumruklarını savmak
-
[-i]
Dışarıdan gelen bir kimseye karşılayıcı olarak çıkmak, istikbal etmek
- KARYAĞDILI
-
-
[sıfat]
Üstünde beyaz benekler bulunan
- "Sırtında İngiliz kumaşından karyağdılı mükemmel bir elbise." (Refik Halit Karay)
-
[sıfat]
Üstünde beyaz benekler bulunan
- KATKISIZCA
- ...